Sohbet Muhabbet

Okuyucular bana mı alınmış olabilir? Ben forumdan memnunum.
Forumun sahibi memnun değil. Ben de empati yaparak yazdım.
Kaliteli sohbet isteyen, yapsın, diyorum.
Ben forumdan memnun olmadığımı söylemedim . Bazı konuların altına yapılan yorumlardan rahatsızım. Ne güzel okuyorum okuyorum öyle bir yorum geliyor ki diyorum ne alaka konu ile. Gizlimabetin doğasına aykırı olmamalı.
 
Kusursuz sistem yoktur gibi yapar ama çaktırmadan vardır.

Herşey perdeli bir surette kusurludur. Tek başına herşey kusurludur. İnsanı, hayvanı, bitkisi, genetiği, tabiatı, içgüdüsü, güneşi, yazı, kışı, yağmuru, bilimi hatta teknolojisi bile akıl almaz derecede kusurludur. Hatta bunlar kusurlardan ibarettirler. Rüzgarı, depremi, toprak kayması, aşkı meşki hep kusurludur. Sözlükteki tüm kelimeler ve kavramlar kusurludur.
Esmayı bile fazla kaçır hemen kusurunu gösterir.

Kusursuzu tarif etmek için bile sadece kusurluları kullanırız. O halde kusursuzluğu nerede arayacağız ?

Ortada Bu kadar kusur varken, nasıl oluyor da tüm bu kusurlar kendilerini devam ettirecek kadar güçlü ve ezici, ama öteki kusurların varolma haklarını işgal edemeyecek kadar zayıf ve geçersiz bir dengede seyir edebiliyorlar ? Güneş neden yok etmiyor ? Etoburlar neden otoburların soyunu tüketemiyorlar ? kaç yıl geçti hala sistem kendi kendini devam ettiriyor. Adeta bir kusuru başka bir kusur ile dengeleme sihirbazı olarak tasarlanmış ve ilk gününden akıllanmış bir yerde yaşıyoruz.


O halde kusursuz olan, sistemin içindeki kusurlarda aranamaz. Sistemin sadece kusurlardan ibaret olmasına bakarsak temelden aldanırız. İstikralı olmasına bakmak lazım, herkese yetecek kadar dengeli olup olmasına bakmamız lazım. Kısa, orta ve uzun vadede sistem herkese hakettiğini yaşatıyor mu ? Yaşatıyor. Devletler yıkılıyor, İnsanlar ettiklerini buluyorlar.. Sistemin işletim ve kayıt kısmında kusursuzluk var. Vadelere yaymada kusursuzluk var. Hemek belasını bulsun diyoruz ya hani ? O da kusurlu hemen bulmayacak işte, Kusursuz bir zamanlamaya denk getirilecek ve bunu da sana kusurlu gibi gösterecek.
 
Son düzenleme:
Kusursuz sistem yoktur gibi yapar ama çaktırmadan vardır.

Herşey perdeli bir surette kusurludur. Tek başına herşey kusurludur. İnsanı, hayvanı, bitkisi, genetiği, tabiatı, içgüdüsü, güneşi, yazı, kışı, yağmuru, bilimi hatta teknolojisi bile akıl almaz derecede kusurludur. Hatta bunlar kusurlardan ibarettirler. Rüzgarı, depremi, toprak kayması, aşkı meşki hep kusurludur. Sözlükteki tüm kelimeler ve kavramlar kusurludur.
Esmayı bile fazla kaçır hemen kusurunu gösterir.

Kusursuzu tarif etmek için bile sadece kusurluları kullanırız. O halde kusursuzluğu nerede arayacağız ?

Ortada Bu kadar kusur varken, nasıl oluyor da tüm bu kusurlar kendilerini devam ettirecek kadar güçlü ve ezici, ama öteki kusurların varolma haklarını işgal edemeyecek kadar zayıf ve geçersiz bir dengede seyir edebiliyorlar ? Güneş neden yok etmiyor ? Etoburlar neden otoburların soyunu tüketemiyorlar ? kaç yıl geçti hala sistem kendi kendini devam ettiriyor. Adeta bir kusuru başka bir kusur ile dengeleme sihirbazı olarak yasarlanmış bir yerde yaşıyoruz.


O halde kusursuz olan, sistemin içindeki kusurlarda aranamaz. Sistemin sadece kusurlardan ibaret olmasına bakarsak temelden aldanırız. İstikralı olmasına bakmak lazım, herkese yetecek kadar dengeli olup olmasına bakmamız lazım. Kısa, orta ve uzun vadede sistem herkese hakettiğini yaşatıyor mu ? Yaşatıyor. Devletler yıkılıyor, İnsanlar ettiklerini buluyorlar.. Sistemin işletim ve kayıt kısmında kusursuzluk var. Vadelere yaymada kusursuzluk var. Hemek belasını bulsun diyoruz ya hani ? O da kusurlu hemen bulmayacak işte, Kusursuz bir zamanlamaya denk getirilecek ve bunu da sana kusurlu gibi gösterecek.
Kusursuzluk kusurlarda gizli mı yani?
 
Kusursuzluk kusurlarda gizli mı yani?

Kesinlikle.


Soyu tükenmekte olan bir antilop, aç bir aslanın dikkatini o an için çekmez. Aslan bir süre başka bir yerde avlanır. Niçin öyle davrandığını bilmez ama karar alır ve uygular. Serbest radikaller o kadar da serbest değiller yani. Gizemini koruyan ince manevralar tüm perdelenmişliği ile akıllı davranırlar. Kusur dediğimiz herşey, işin hikmetini kavrayamamaktan doğar. İşletim kusursuzdur. Kayıt sistemi eksiksizdir. Vakti geldiğinde önden gönderdiklerimizi bulmamamız imkansızdır. Ama tüm perdelenmişlikler üzerinden biz napıyoruz ? sistemi adaletsizlikle suçluyoruz.
 
Ben temel kusur ispatıdıdır adalet.

Adalet ? Nedir peki kusurlu bir varlık olan insan tanımıyla beklenebilecek bir şey midir?

Adelet kim için var.
ceylan için mi kaplan için mi,
İkisine aynı anda adaletin gelmesi mümkün değil. Sistem av ve avcı yerine başka bir şey oluşturabilir miydi evet.

Bilinmemezlik ideasını ben açıklayamıyorum ama mevcut düşüncemi ve inancımı da korumak istemiyorum bahanesi gibi geliyor.

eğer sistem kusurlu olmasaydı sürekli olarak yıkıp inşa edilmezdi. Bolluğun için de varlık dendiğimiz şey 0.000001 oranında ya yaratım dediğimiz şey istatiksel olarak çok da değerli bir şey değil ki bir de onda kusursuzluk bulalım.

İnsanın kendine mana araba çabası işte. Ben değerliyim ve varım çabası sadece tüm bunlar
 
Kusur içinde kusursuzluk olarak betimlenen, insanın kendinde görmek istediğini dış koşullara yansıtmasıdır.
Bu durumu '' algısal projekte '' diye tanımlayabiliriz çünkü yaşadığımız dünyadan daha iyisini görmedik.
Ve en iyisi bizim dünyamızken, en muhteşemi de bizler olmalıyız algısına sahibiz.

Sağ paçamızdan kibir, sol paçamızdan güç isteği akıyor.
 
Eskiden mabete sohbet etmeyi çok severdim. Şimdi her konu çocuk muhabbeti gibi. Aşırı sokak ağzı.
Kesinlikle katılıyorum her konu bağlamaya varliklara baglaniyor. İnsan doğası enerjisi işin felsefesi hiç konuşulmuyor. Oysa ki hangi ekolden olursak olalım bu işler insanın kendi doğasını anlaması enerjisi farkına varması ve işin felsefesi ile alakalı. Bu kadar çok bağlama ve varlık konusulunca mahalle ufurukcusunun kapısının önünde konuşuyormuş gibi oluyor
Burada kendime de özeleştiri yapmam lazım. Bazen çok güzel paylaşımlar oluyor o paylaşımlara bir cümle olsa bile yorum yapmak farklı perspektiflerde konuşmayı sağlıyor. Çok beğendiğim halde o paylaşıma tembellik edip yorum yapmayıp başkaları konuşsun ben okuyayım yaklaşıminda oluyorum. Almadan vermek olmuyor tabi. Doğa kanunlarına aykırı.
 
Aranan mana var midir?
Bana yok gibi geliyor çünkü.
Eksiden bir sürü mana yüklerdim
Şuan ki fikrim, insanın manası sadece anı yaşamak olabilir o da bir mana ise ☺️
İster idim Allah'ı buldum ise ne oldu
Ağlar idim dünü gün güldüm ise ne oldu
İşit Yunus u işit, us yine deli oldu
Erenler manasına daldım ise ne oldu?
Yunus Emre

Sanırım Yunus Emre de sizler gibi bir mana bulamamış.
 
Yazılım komple kusursuz, donanım resmen kusurludur.

Donanımsal olarak Fırtına koptuğunda ekinlerin harap olması mı kusurludur? Yoksa fizik kanunlarındaki mutlak matematik yazılım mı kusursuzdur?

Tabi ki fizik kuralları kusursuz bir bütün olarak karşımıza çıkarlar. Çünkü yüksek matematikle hesaplanabilirdirler. Ve hesabın dışına çıkmazlar. Havaya taş attığın zaman kaç metre yukarı gideceği daha taş elinden çıkmadan bellidir. Rüzgarın, yer çekimini, fırlatma kuvvetinin, yani etki edecek tüm faktörlerin hesaplanabildigi bir ortamda sonuç ta mükemmeldir. Kader diyoruz buna. Kader kusursuzdur. Sadece kadere etki eden gizli ve perdeli girdileri önceden hesaplayamiyoruz. Kusursuzluk yazilimdadir yani. Donanimda Kusursuzluk aranmaz. Akli zaafa düşürür bu.
 
Son düzenleme:
Aranan mana var midir?

Nasıl bakarsan öyle görürsün. Ama nasıl bir iç aleme sahipsen de ancak öyle bakabilirsin. Başka türlü bakamazsın bile.


Bana yok gibi geliyor çünkü.

Mana yok dersen yok olur. Var dersen var olur.
Dış dünya, senin içinde nasıl bir özlem ve temenni olduğuna göre, kendini nereye ait hissettiğine göre bir anda 180 derece değişebilir sana karşı.



O halde bu dönek dünyanın sırları bile son derece özel insanlara ayrılmış olmalı. Herkesin herseyi aynı kademeden bilmesi istememiş olabilir. Ki öyle bir zorunluluk yok zaten.


Sonuç : kusurlar bile ince ince ve kusursuzca tasarlanmış ve ustaca aralara serpipmiş. 😀
 
Nasıl bakarsan öyle görürsün. Ama nasıl bir iç aleme sahipsen de ancak öyle bakabilirsin. Başka türlü bakamazsın bile.




Mana yok dersen yok olur. Var dersen var olur.
Dış dünya, senin içinde nasıl bir özlem ve temenni olduğuna göre, kendini nereye ait hissettiğine göre bir anda 180 derece değişebilir sana karşı.



O halde bu dönek dünyanın sırları bile son derece özel insanlara ayrılmış olmalı. Herkesin herseyi aynı kademeden bilmesi istememiş olabilir. Ki öyle bir zorunluluk yok zaten.


Sonuç : kusurlar bile ince ince ve kusursuzca tasarlanmış ve ustaca aralara serpipmiş. 😀

Çok romantik bir bakış açısı, insansız bir evren belki ustaca olabilir ama insanlı evren bariz hatalı
 
Geri
Üst