descartel96
Kayıtlı Üye
Ufkumu genişletecek bir kitap arıyorum. Tavsiyelerinizi bekliyorum.
"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"
Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.
Kitapkurdu Bölümü
- Konbuyu başlatan URUMHAMATAHAYİL
- Başlangıç tarihi
Aisling
Kayıtlı Üye
En son faust okuyordum, biraz ağdalı bir dili var ve genel olarak okurken o ne bu ne diye yanınızda google açık olsun. Bazı insanı sıkıyor, bazısı seviyor. Belki okumussunuzdur.
61 yılda yazılmış varoluşa dair, sorgulatan bir hikaye. Folklor, mitoloji açısından da çok zengin. İkinci olarak,diziside olan (God omens) türkçe çevirisiyle bir kıyamet komedisi var. Ingiliz yapımı-mizahı sever misiniz bilemem ama içinde mükemmel espriler var. Aziraphael ile crowley arasındaki konuşmalar da özellikle varoluşa dair nüktedan göndermeler var.
Aisling
Kayıtlı Üye
*Ek olarak Faust, ikinci üçüncü defa okuduğunda dahi içerisinde yeni öğeler bulunabilecek bir yapım.
Üçüncü olarak, önerebileceğim cyber-punk temalı kitap Incarceron derisi var. Konusunu anlatmaya kalksam çok uzun sürer. Olay örgüsü çorap söküğü gibi çünkü. Kısacası bilim kurgu üzerine farklı bit soluk arıyorsanız, bence seversiniz.
Üçüncü olarak, önerebileceğim cyber-punk temalı kitap Incarceron derisi var. Konusunu anlatmaya kalksam çok uzun sürer. Olay örgüsü çorap söküğü gibi çünkü. Kısacası bilim kurgu üzerine farklı bit soluk arıyorsanız, bence seversiniz.
descartel96
Kayıtlı Üye
Vay be sanırım Doğuda askerlik yaptığım sırada bunu okumuştum. Ama öyle ciddi değildim. Sayfaları karıştırmıştım. TeşekkürlerEn son faust okuyordum, biraz ağdalı bir dili var ve genel olarak okurken o ne bu ne diye yanınızda google açık olsun. Bazı insanı sıkıyor, bazısı seviyor. Belki okumussunuzdur.
İkinci olarak,diziside olan (God omens) türkçe çevirisiyle bir kıyamet komedisi var. Ingiliz yapımı-mizahı sever misiniz bilemem ama içinde mükemmel espriler var. Aziraphael ile crowley arasındaki konuşmalar da özellikle varoluşa dair nüktedan göndermeler var.
venusyenbiri
Kayıtlı Üye
Acaba bu hangi kitap.
Taisha Abelar ve Florinda Donner benim bildiğim kadın zamanları bunlar. Belki onlardan biridir.
Okurken gülümseten ya da gülmekten kırıldığınız kara mizah türünde öneri bekliyordum arkadaşlar....Yok mu hiç bu türde bana tavsiyesi olan...Kendim de araştırıyorum ama daha önceden okuyan arkadaşlarım önerirse ''gülme garantili''olur...
Geçenlerde yine böyle bir konu açmıştım,bir arkadaşım cevaplamış sadece....Komedi unsuru taşıyan gülmekten kırılacağımız kitap önerilerinizi bekliyorum...hepimzin ihtiyacı var bence....Yerli/yabancı fark etmez....Mizah iyileştirir
hekate22
Elit Üye
'Tanri öldü' sosyoloji ve kültürel bir tespittir.
" Tanrı öldü. Tanrı'dan geriye bir ölü kaldı; ve onu biz ölürdük. Kendimizi nasıl avutacağız, biz, katillerin katilleri?
Neydi bıçaklarımızın altında ölümüne kan döken, dünyanın sahip olmuş olduğu bu en kutsal ve en kudretli şey; bu kanı kim silecek üzerimizden?
Kendimizi temizlemeniz için hangi su var?
Hangi kefaret bayramlarını, hangi kutsal oyunları icat etmemiz gerekecek? (aklıma kan bayramları galdi)
Sırf ona layık görünmek için bizim de tanrı olmamız gerekmez mi ?"
Friedrich Nietzsche
Nadir taçlandırdırdığım sözlerden biridir.
Nietzsche, bir arkadaş ile yolda giderken karşıdan bir köylünün oldukça yüklü bir arabayı çekmeye çalışan atını acımasızca kırbaçladığı görür . At, daha hızlı adım atmaya çalışırken acı çekiyordu ve adam arabayı durdurup hayvanın boynuna sarılıp hıçkıra hıçkıra uzun müddet ağlar. Herkes şaşırarak onabakar ve polis gelirevine götürür . Ancak adam için çok geçti.
Delirmesinin sebebi, bu yaşadığı olayın benzeri olan çok sevdiği yazar dostoyevski' in, suç ve ceza romanında okuyup etkilendiği baş kahramanın gördüğü rüya bölümünden etkilenmesinin olduğu söylenir. Rüya şudur: bir adam üstünde olduğu arabanın acıyla kıvranan atını kırbaçladığını ve sonra öldürdüğünü ve roman kahramanı olan çocuğun gidip atın boynuna sarılıp ağladığı.
Pek sevilmeyen hatta aykırı bir adam görülen bu adam Nietzsche...
" Tanrı öldü. Tanrı'dan geriye bir ölü kaldı; ve onu biz ölürdük. Kendimizi nasıl avutacağız, biz, katillerin katilleri?
Neydi bıçaklarımızın altında ölümüne kan döken, dünyanın sahip olmuş olduğu bu en kutsal ve en kudretli şey; bu kanı kim silecek üzerimizden?
Kendimizi temizlemeniz için hangi su var?
Hangi kefaret bayramlarını, hangi kutsal oyunları icat etmemiz gerekecek? (aklıma kan bayramları galdi)
Sırf ona layık görünmek için bizim de tanrı olmamız gerekmez mi ?"
Friedrich Nietzsche
Nadir taçlandırdırdığım sözlerden biridir.
Nietzsche, bir arkadaş ile yolda giderken karşıdan bir köylünün oldukça yüklü bir arabayı çekmeye çalışan atını acımasızca kırbaçladığı görür . At, daha hızlı adım atmaya çalışırken acı çekiyordu ve adam arabayı durdurup hayvanın boynuna sarılıp hıçkıra hıçkıra uzun müddet ağlar. Herkes şaşırarak onabakar ve polis gelirevine götürür . Ancak adam için çok geçti.
Delirmesinin sebebi, bu yaşadığı olayın benzeri olan çok sevdiği yazar dostoyevski' in, suç ve ceza romanında okuyup etkilendiği baş kahramanın gördüğü rüya bölümünden etkilenmesinin olduğu söylenir. Rüya şudur: bir adam üstünde olduğu arabanın acıyla kıvranan atını kırbaçladığını ve sonra öldürdüğünü ve roman kahramanı olan çocuğun gidip atın boynuna sarılıp ağladığı.
Pek sevilmeyen hatta aykırı bir adam görülen bu adam Nietzsche...