Işığı Aramaktır Masonluk

Tanrı Ademe kıymet verdi evet. Çünkü sürekli yaratma halinde olan tanrı melekler, cinler, hayvanlar derken, tanrısallığının son teknolojik harikası olan insanı yaratmaya karar verdiğini görüyoruz. Galaksilerdeki belki de bütün gelișmiș türlerin bizden haberi vardır belki de Kim bilir. Çünkü adem galaktik konseye sunuluyor ve geçer oy alarak tüm konseyin kendisine biat ettiğini görüyoruz.


Adem, kotası (yani gizli potansiyeli) itibari ile halifedir. Peşin peşin torpilli halife değildir. Yani önce kotasını doldurmayı başarmalı. Ama kotasının yarısını bile dolduramadan içinde bulunduğu gezegendeki bir çeşit komploya kurban gitti. Hem de tanrıya söz verdiği yerden düşürüldü tuzağa. Sonra rütbesi söküldü. Sonra sürgün edildi. O gün bu gündür tanrıya isyan eden kozmik gerilla hareketinin avucuna düşmüş durumda. İblis denen bir türün. Ama yine de semavi dinler ile adem oğullarına mahrum kaldıkları kozmik tarihi bilgiler ulaștırılıyor.
Ama adem burda iblisin zihin kontrol kölesi olmuş durumda. Duruma bir türlü uyanamıyor
Son anlattığınız paragraf şeytanın yarattığı gölge dünyalar teorisine çok benziyor.Teoriye göre şeytan adem oğlunu yenebilme yollarını bulabilmek için birden fazla küçük evrenler yarattı ve her evrende ademoğluna ve tanrıya karşı ne kadar kazanabileceğine dair olasılık hesaplamalarında bulundu.Belki şu an bulunduğumuz evrende sadece şeytanın nasıl kazanacağını hesaplamaya çalıştığı bir gölge dünyadır.
 
Son anlattığınız paragraf şeytanın yarattığı gölge dünyalar teorisine çok benziyor.Teoriye göre şeytan adem oğlunu yenebilme yollarını bulabilmek için birden fazla küçük evrenler yarattı ve her evrende ademoğluna ve tanrıya karşı ne kadar kazanabileceğine dair olasılık hesaplamalarında bulundu.Belki şu an bulunduğumuz evrende sadece şeytanın nasıl kazanacağını hesaplamaya çalıştığı bir gölge dünyadır.

Harika tespit!

Şeytanın yarattığı bir gölge simülasyon içinde olsak bile, tüm algılarımız şeytanların beynimize rahatça sızabiliyor olması dolayısı ile manipule edilebiliyor olsa bile şeytan günün sonunda tanrıya sadık kalıyor.

Anlaşma masasına oturdular çünkü tanrı ile. Anlaşmaya göre şeytana her türlü yetki verilecek, ama özgür iradeye şeytan asla müdahale edemeyecek diye anlaştılar.

Şeytan masadan karlı kalktı. Çünkü ademin telkine öyle bir zaafı var ki anında harcarım bunu dedi.

Zaten harcadı da. Nuh tufanında harcadı, Lut kavmi helakında harcadı, ad kavmi helakında harcadı, kıyamet kopunca da harcamış olacak. Sistem ne zaman ki şeytan tarafından tamamen ele geçirilse kitle imha anında gelir. Şeytan için değil ademin uyanma ihtimali için dönüyor dünya aslında. Ademden umutlar kesildiği anda, ele geçirilmiș ademlerin daha fazla yaşaması bile anlamsız olur. Çünkü kozmik değerleri yok. 5 duyuda kalmanın hiçbir ilahi ve kutsal değeri yoktur.
 
Tanrı Ademe kıymet verdi evet. Çünkü sürekli yaratma halinde olan tanrı melekler, cinler, hayvanlar derken, tanrısallığının son teknolojik harikası olan insanı yaratmaya karar verdiğini görüyoruz. Galaksilerdeki belki de bütün gelișmiș türlerin bizden haberi vardır belki de Kim bilir. Çünkü adem galaktik konseye sunuluyor ve geçer oy alarak tüm konseyin kendisine biat ettiğini görüyoruz.


Adem, kotası (yani gizli potansiyeli) itibari ile halifedir. Peşin peşin torpilli halife değildir. Yani önce kotasını doldurmayı başarmalı. Ama kotasının yarısını bile dolduramadan içinde bulunduğu gezegendeki bir çeşit komploya kurban gitti. Hem de tanrıya söz verdiği yerden düşürüldü tuzağa. Sonra rütbesi söküldü. Sonra sürgün edildi. O gün bu gündür tanrıya isyan eden kozmik gerilla hareketinin avucuna düşmüş durumda. İblis denen bir türün. Ama yine de semavi dinler ile adem oğullarına mahrum kaldıkları kozmik tarihi bilgiler ulaștırılıyor.
Ama adem burda iblisin zihin kontrol kölesi olmuş durumda. Duruma bir türlü uyanamıyor
Sürgün edilebilir; zihni hiç uyumamış olabilir ama hala sürgün de olabilir....O insanlardan hiç vazgeçmemiş olabilir; Ve biz ise, ondan hala daha uzak olabiliriz.

Sayın Retro bir gerçek, farklılıklar gösterilebilir. Farklı anlamlar yüklenebilir. Yukarda neyse Aşağı da odur. Aynı kaosu yaratıyor olabiliriz...bir fikir sadece!

Konunun devam etmesi ve paylaşımlarınız güzel çünkü düşündürüyorsunuz...
 
Harika tespit!

Şeytanın yarattığı bir gölge simülasyon içinde olsak bile, tüm algılarımız şeytanların beynimize rahatça sızabiliyor olması dolayısı ile manipule edilebiliyor olsa bile şeytan günün sonunda tanrıya sadık kalıyor.

Anlaşma masasına oturdular çünkü tanrı ile. Anlaşmaya göre şeytana her türlü yetki verilecek, ama özgür iradeye şeytan asla müdahale edemeyecek diye anlaştılar.

Şeytan masadan karlı kalktı. Çünkü ademin telkine öyle bir zaafı var ki anında harcarım bunu dedi.

Zaten harcadı da. Nuh tufanında harcadı, Lut kavmi helakında harcadı, ad kavmi helakında harcadı, kıyamet kopunca da harcamış olacak. Sistem ne zaman ki şeytan tarafından tamamen ele geçirilse kitle imha anında gelir. Şeytan için değil ademin uyanma ihtimali için dönüyor dünya aslında. Ademden umutlar kesildiği anda, ele geçirilmiș ademlerin daha fazla yaşaması bile anlamsız olur. Çünkü kozmik değerleri yok. 5 duyuda kalmanın hiçbir ilahi ve kutsal değeri yoktur.
6 ncı duyu var ise, adem uyanmak üzere olduğu varsayılmaz mı? Çünkü bu programa dâhil...bana şunu ifade etti. Şeytan ve Tanrı ademin kendi içindeki savaşı olabilirmi?
" Tanrı insani kendi suretinde yarattı "

Belki beklenen uyanış insanın tanrılığına dönmesi olabilirmi?
 
6 ncı duyu var ise, adem uyanmak üzere olduğu varsayılmaz mı? Çünkü bu programa dâhil...bana şunu ifade etti. Şeytan ve Tanrı ademin kendi içindeki savaşı olabilirmi?
" Tanrı insani kendi suretinde yarattı "

Belki beklenen uyanış insanın tanrılığına dönmesi olabilirmi?
Zülkarneyn (a.s) kim olduğu belli değil Kur'an da geçen Evrenin İmparatoru Kralı olarak ve geçiyor.Hizir ile aynı kişiler olduğu şöyleniyor.Zamani kullanma değişiklik yaratma.Bence onlar bizim geleceğimiz Tanrı çoktan savaşı kazanmış bitmiş herşey geçmişe tehazür eden şeyler bunlar.Beklide bunlar Tanrının bilinçalti olabilir.Tanrinin tekamülü Adem'in Evrenin İmparatoruluga yolculuğu.Bu yüzyil büyük bir atlama olup Tekamül devam edecektir.
 
Şeytan ve Tanrı ademin kendi içindeki savaşı olabilirmi?
" Tanrı insani kendi suretinde yarattı "

İçimizdeki savaş ta olabilir, dışarıdaki savaşın İçimizdeki yansımaları da olabilir ama.

Belki beklenen uyanış insanın tanrılığına dönmesi olabilirmi?


Tanrı bir var bir vardır; yani 1:1
Insan bir var bir yoktur; yani 1:0
Șeytan ise bir yok bir yoktur; yani 0:0

Yani tanrı isterse hem bir var bir yok olabilir, hem de bir yok bir yok olabilir.

Biz deneyimleme tabakası olarak 1:0 türüyüz. Var edenimizi kușatamayız ama ona tüm varlığımız ile kavușabiliriz.
 
İçimizdeki savaş ta olabilir, dışarıdaki savaşın İçimizdeki yansımaları da olabilir ama.




Tanrı bir var bir vardır; yani 1:1
Insan bir var bir yoktur; yani 1:0
Șeytan ise bir yok bir yoktur; yani 0:0

Yani tanrı isterse hem bir var bir yok olabilir, hem de bir yok bir yok olabilir.

Biz deneyimleme tabakası olarak 1:0 türüyüz. Var edenimizi kușatamayız ama ona tüm varlığımız ile kavușabiliriz.
Aklıma şu geldi:
1:1- iki kutbun birde oluşu
Sonra iki kutuptan birin kopuşu ve 1:0 oluşu.
Ve 1 in de 0 dan kopuşu 0:0 ve illizyonun oluşumu. Hani derler ya madde aslında yoktur, madde dişilden olmuştur . Bunu geri sayarsak ki ancak o zaman kavuşum olur...basit bir hesaptı sadece, kestirmeden.

Şuda var; ki evren de bir maddedir. Yaratılış kaostur. Kabalada hayat ağacı dediğimiz 10 küreden oluşur ve mikro , makro yani insanın görünen ve görünmeye halidir. Büyük evren, küçük evren her bir kürenin enerjisi insan sıfatıdır. Bilindiği gibi yaratılış 4 elementten mevcuttur. Kısaca yazmam gerekirse ilk Ateş, hava, su ve bunların birleşimiyle toprakla tamamlanır , şekil bulur. Ve insan en tamamlanmış hâliyle yani akıl, beden , ruh halini kuşanır. Ama madde formu, düşük bir enerji halidir. Bu yüzden bizlere düşmüşler denir 🙂
Buna sebeb yukarida ki tek ten kopuştur. Tanrının parçasıyken , bölündük. Iki kutup birbirinden ayrıldı karşıt oldu. Aslında bir savaştan söz edilirken o iki kutbun savaşından söz edilir. Dişil ve eril.. iki sütun. Aydınlık Karanlık. Ve bu aydınlık ve karanlık arasında bitmeyen bir savaş vardır. Bilindigi gibi insan eril ve dişili kendinde de taşır.

Musanın tanrıyla konuştuğu söylenir. Musa adını sorar tanrıya., O da şöyle cevap verir " Ben O,yum"
Aslında bunun anlamı Ben olan, tek olan değildir. Ben olan Sefirotun başta ki küredir. Ying yeng. Dişili ve erili kendinde olan. Yazının başında ve başında taç olan küre. Denirki o küre için
"Baş Olmayan Baş " o halde şöyle düşünürüz - neyin başı değil de ve neyin başıdır?- ilk okuduğumda böyle içimden sormuştum. Insanin şuurunun dayandığı yerdir. O kürenin üzerinde ki güç, bugün insan şuuru algılayamaz. Bizler anca o baştaki küreye kadar bir çok teoriler üretebiliriz bilincimiz açıldığı kadar yani kabaca uyandığımız ve farkındalığa vardığımız kadar. ...Ay çok uzun oldu umarım sıkmadım.

Işte birde böyle bir bilgi var. Bu yüzden bir çok farklı teoriler oluşuyor. Hangisi nereye kadar gerçek, kestirmek güç.
 
Son anlattığınız paragraf şeytanın yarattığı gölge dünyalar teorisine çok benziyor.Teoriye göre şeytan adem oğlunu yenebilme yollarını bulabilmek için birden fazla küçük evrenler yarattı ve her evrende ademoğluna ve tanrıya karşı ne kadar kazanabileceğine dair olasılık hesaplamalarında bulundu.Belki şu an bulunduğumuz evrende sadece şeytanın nasıl kazanacağını hesaplamaya çalıştığı bir gölge dünyadır.

Harika tespit!

Şeytanın yarattığı bir gölge simülasyon içinde olsak bile, tüm algılarımız şeytanların beynimize rahatça sızabiliyor olması dolayısı ile manipule edilebiliyor olsa bile şeytan günün sonunda tanrıya sadık kalıyor.

Anlaşma masasına oturdular çünkü tanrı ile. Anlaşmaya göre şeytana her türlü yetki verilecek, ama özgür iradeye şeytan asla müdahale edemeyecek diye anlaştılar.

Şeytan masadan karlı kalktı. Çünkü ademin telkine öyle bir zaafı var ki anında harcarım bunu dedi.

Zaten harcadı da. Nuh tufanında harcadı, Lut kavmi helakında harcadı, ad kavmi helakında harcadı, kıyamet kopunca da harcamış olacak. Sistem ne zaman ki şeytan tarafından tamamen ele geçirilse kitle imha anında gelir. Şeytan için değil ademin uyanma ihtimali için dönüyor dünya aslında. Ademden umutlar kesildiği anda, ele geçirilmiș ademlerin daha fazla yaşaması bile anlamsız olur. Çünkü kozmik değerleri yok. 5 duyuda kalmanın hiçbir ilahi ve kutsal değeri yoktur.
Ademin uğruna dünya dönüyor diyorsunuz lakin Kuran-ı Kerimde Allah,ademin onu hayal kırıklığına uğratmasından bahseder hatta hatırladığım kadarıyla kuranın bir yerinde sakın adem gibi olmayın diyede uyarır.
 
Ademin uğruna dünya dönüyor diyorsunuz lakin Kuran-ı Kerimde Allah,ademin onu hayal kırıklığına uğratmasından bahseder hatta hatırladığım kadarıyla kuranın bir yerinde sakın adem gibi olmayın diyede uyarır.

Adem oğlu Kuranın hemen her yerinde ikaz ediliyor, evet. Çok haklısınız.

İnsan acelecidir, insan cahildir, insan hemen olsun ister, insan aklını kullanmaz, insan yazık eder vb.. hatta melekler bile Ademin yaratılmasında itiraz ediyorlar çünkü Ademe özgür irade verildiğini anladıkları anda zaafını anlıyorlar "kan döker bu, yamyam bu, çok fenalıklar yapar bu niye bunu yarattın?" diyorlar.

Melekler bile haklı mı cikti? Haklı çıktılar.

Ama Allah sistemine öyle bir yenilik getiriyor ki melekler bile anlayamıyor bunun ne olduğunu çünkü kendileri o yenilik ile güncellenmemiș : özgür irade ile yani.

İlahi kanunların korunması ve düzenin sağlıklı devam etmesi için özgür iradeye şiddetle karşı çıkıyorlar. Çünkü her türlü olasılığı hesaplıyorlar ve düzenin kolayca bozulabilecegini kestirebiliyirlar.
 
Yani tanrı Ademin özgür iradesi ile neler yapacagını görmekten ziyade, insanı kendi kendisinin aslında ne olduğu gerçeği ile yüzleşirmeyi sevmiş. Bunu da hesap gününe ertelemiș. Tüm tüyoları insana vermesine rağmen insanın hesap günü kendi amellerinin sonuçlarını üstlenmesi beklendiği zaman yaşayacağı şaşkınlık sanırım tanrıları memnun edecek türden olmalı.
 
Ademin uğruna dünya dönüyor diyorsunuz lakin Kuran-ı Kerimde Allah,ademin onu hayal kırıklığına uğratmasından bahseder hatta hatırladığım kadarıyla kuranın bir yerinde sakın adem gibi olmayın diyede uyarır.
Bu Ademin düştüğünü hatanın sebebiyle onun gibi olmayın diyor.Adem bir protip.Gerçi şuan dünyadaki insanlar Adem'in yaptığı hataların 1000 mislisini yapıyorlar.Birde güçleri olmadığı halde.Ellerine bir güç geçse.Firravun gibi olacaktır.Bence burdaki en büyük mesele İnsanı Kamil olabilmek.Allahin sıfatlarini Ademde Zuhur etmesi.Bu süreç içerisinde özgür irade verdiği büyük küçük firavunlar da orta kayniyorlar kendi yaptığı kötülük çirkin şeylerden dolayı.Demek ki Allah insanları cennette almadan önce dünyada bunu Adem'in basarmasini istiyor.Aslinda bakınca çok kompleks konular bir Fikirden bir sürü konu çıkabiliyor.Buda Tanrının büyüklüğü gösteriyor.Yani İnsanın kolay kolay hazmedecegi şeyler değil.Özellikle günümüz insanın Tanriyla hiç bir bağlantısi olmayan insanların durumu çok kötü.Bizim cehennemizde onlara sabretmek diye düşünüyorum.Herseyi dengelemis sistem bir bakıma.
 
Ademin uğruna dünya dönüyor diyorsunuz lakin Kuran-ı Kerimde Allah,ademin onu hayal kırıklığına uğratmasından bahseder hatta hatırladığım kadarıyla kuranın bir yerinde sakın adem gibi olmayın diyede uyarır.
Şöyle bir yorumla karşılaşmıştım;
" siz O babanın ve Annenin çocukları değilsiniz "
Burada çok ince ve gizli detay vardır. Benim için öncelikli bir araştırmadır. Umarım kayda değer birşeyler buluruz 🙂
 
Bu Ademin düştüğünü hatanın sebebiyle onun gibi olmayın diyor.Adem bir protip.Gerçi şuan dünyadaki insanlar Adem'in yaptığı hataların 1000 mislisini yapıyorlar.Birde güçleri olmadığı halde.Ellerine bir güç geçse.Firravun gibi olacaktır.Bence burdaki en büyük mesele İnsanı Kamil olabilmek.Allahin sıfatlarini Ademde Zuhur etmesi.Bu süreç içerisinde özgür irade verdiği büyük küçük firavunlar da orta kayniyorlar kendi yaptığı kötülük çirkin şeylerden dolayı.Demek ki Allah insanları cennette almadan önce dünyada bunu Adem'in basarmasini istiyor.Aslinda bakınca çok kompleks konular bir Fikirden bir sürü konu çıkabiliyor.Buda Tanrının büyüklüğü gösteriyor.Yani İnsanın kolay kolay hazmedecegi şeyler değil.Özellikle günümüz insanın Tanriyla hiç bir bağlantısi olmayan insanların durumu çok kötü.Bizim cehennemizde onlara sabretmek diye düşünüyorum.Herseyi dengelemis sistem bir bakıma.
Burası cehennemdir , hayat zaten inisiyatör değimlidir? Her geldiğimiz dünyada tekamül sürecini geçiririz; kavuşana dek... Bu yolda her türlü insan varlığına denk geleceğiz diye düşünüyorum. Sabır burada devreye girer çünkü ego ve kibir için en büyük batak derler kadim bilgeler; bizi aşağı çeken parazitler de denilir. Denildiği gibi sayıları gün geçtikçe artıyor ve bilgi köşelerinde daha çok koşullanmaya başladılar; bunu endişe verici görüyorum şahsen.
 
Adem oğlu Kuranın hemen her yerinde ikaz ediliyor, evet. Çok haklısınız.

İnsan acelecidir, insan cahildir, insan hemen olsun ister, insan aklını kullanmaz, insan yazık eder vb.. hatta melekler bile Ademin yaratılmasında itiraz ediyorlar çünkü Ademe özgür irade verildiğini anladıkları anda zaafını anlıyorlar "kan döker bu, yamyam bu, çok fenalıklar yapar bu niye bunu yarattın?" diyorlar.

Melekler bile haklı mı cikti? Haklı çıktılar.

Ama Allah sistemine öyle bir yenilik getiriyor ki melekler bile anlayamıyor bunun ne olduğunu çünkü kendileri o yenilik ile güncellenmemiș : özgür irade ile yani.

İlahi kanunların korunması ve düzenin sağlıklı devam etmesi için özgür iradeye şiddetle karşı çıkıyorlar. Çünkü her türlü olasılığı hesaplıyorlar ve düzenin kolayca bozulabilecegini kestirebiliyirlar.
Düzen bozulduğu an kozmik yasa zaten devreye giriyor. Oysa düzen bozulmaz, bozduğumuz kendi için de yaşadığımız dünya düzenidir. Bunca acıyı insan oğlu çekiyor ve çektiriyor. . Bu ne ilktir ne'de sondur.
 
Yani tanrı Ademin özgür iradesi ile neler yapacagını görmekten ziyade, insanı kendi kendisinin aslında ne olduğu gerçeği ile yüzleşirmeyi sevmiş. Bunu da hesap gününe ertelemiș. Tüm tüyoları insana vermesine rağmen insanın hesap günü kendi amellerinin sonuçlarını üstlenmesi beklendiği zaman yaşayacağı şaşkınlık sanırım tanrıları memnun edecek türden olmalı.
Bu bekledikleri, insan zihninin bir Tanrı olduğuna uyanması olabilir'mi ?
 
Bu bekledikleri, insan zihninin bir Tanrı olduğuna uyanması olabilir'mi ?

Olabilir tabi ki.

Tüm melekler secde etti Ademe.

Bu ne demek? Ademin bir dediğini iki etmemek sureti ile onun hizmetine girdiler demek.

Adem kovulmadan önce kime biat etti ama? Iblise.

Düşünsene yaratıldın, herseyi sana öğreten bir yaratıcın var. Meleklerin bile senden umudu yokken adeta onlara ders veriyorsun, tüm kainata karşı sana tanrı destek veriyor.

Kimdir ya bu tanrı merak etmez misin?

İblis diye bir varlık senin bu merakını görüyor ve sana tanrının atölyesinin içinden gelen biri gibi sana içeriden bilgi sızdırıyor.

Yahu bu tanrı beni kobay olarak yarattı da beni mi kekliyor diye anlamak istemez misin?

İstersin. Kim olsa ister. Değirmenin suyu şuradan geliyor diyen gizemli kurtariciya kulak verir. Ve o elmayı yiyerek anlamak ister neler olup bittiğini.
 
Olabilir tabi ki.

Tüm melekler secde etti Ademe.

Bu ne demek? Ademin bir dediğini iki etmemek sureti ile onun hizmetine girdiler demek.

Adem kovulmadan önce kime biat etti ama? Iblise.

Düşünsene yaratıldın, herseyi sana öğreten bir yaratıcın var. Meleklerin bile senden umudu yokken adeta onlara ders veriyorsun, tüm kainata karşı sana tanrı destek veriyor.

Kimdir ya bu tanrı merak etmez misin?

İblis diye bir varlık senin bu merakını görüyor ve sana tanrının atölyesinin içinden gelen biri gibi sana içeriden bilgi sızdırıyor.

Yahu bu tanrı beni kobay olarak yarattı da beni mi kekliyor diye anlamak istemez misin?

İstersin. Kim olsa ister. Değirmenin suyu şuradan geliyor diyen gizemli kurtariciya kulak verir. Ve o elmayı yiyerek anlamak ister neler olup bittiğini.
Tüm meleklerin secde ettiğinden bahsedemeyiz çünkü incil ve tevratta düşmüş meleklerinde olduğu yazılıyor.Tek bir kaynağa göre gitmemek gerek
 
Tüm meleklerin secde ettiğinden bahsedemeyiz çünkü incil ve tevratta düşmüş meleklerinde olduğu yazılıyor.Tek bir kaynağa göre gitmemek gerek

Düşmüş melekler işte cinler kısaca. Ya da demonlar.

Cinlerin yüzde 90'ının da zaten Ademe tür olarak düşmanlığı iblisin isyanından gelir.

Cin çıkarma seanslarında bile ne kadar inatçı olduklarını görüyoruz.

Bu arada Ademe verilen özgür irade sanki ibliste de var gibi gözüküyor. Ama aslında yok.

Şeytan, kelime anlamı olarak asla ve asla yaptığına pişman olmayan, olamayan, olmayacak olan demektir. Şeytan tövbe etmeyecek surette yaratılmış bir cehennem meleği olarak düşünülebilir.

Yani özgür irade alanı tek hedefe kilitli. Bașka bir irade gösterebilecek bir yeteneği yok.
 
İblis udpade edilmemiş ve kozmik yetenekleri bayağılașarak tanrı katında 2. Plana itilmiș bir tür.

Tanrıya Ademi kötü ve kusurlu göstermek için de anca kendi eskimiș yöntemlerine baș vurabilir.

Adem ise, içinde iblisin de olduğu melekleri şaşkına çevirecek bir performans göstererek yaşayan tüm türlerin son teknoloji harikası olduğunu ispatlamıștır.


Şeytan ne kadar da zeki ve kıvrak bir tür olsa da, adem onun bütün numaralarını sezi yolu ile anlayabilir. Şeytanın hileleri formda bir adem için çok zayıftır.

Ademin cennetten kovulması bir yönü ile başarısızlık değil, sıfırdan bașlamasının istenmesi de olabilir.

Çünkü prototipler herzaman tam sürüm olarak görücüye sunulurlar, ama piyasaya çıkarken de eksik ve update edilebilir şekilde kısıtlı özelliklerle çıkarlar.

Adem dünyaya indiği anda yaşadığı ne varsa yarısını unuttu. Yașayarak ve hakederek hatırlamaya başladı.
 
Olabilir tabi ki.

Tüm melekler secde etti Ademe.

Bu ne demek? Ademin bir dediğini iki etmemek sureti ile onun hizmetine girdiler demek.

Adem kovulmadan önce kime biat etti ama? Iblise.

Düşünsene yaratıldın, herseyi sana öğreten bir yaratıcın var. Meleklerin bile senden umudu yokken adeta onlara ders veriyorsun, tüm kainata karşı sana tanrı destek veriyor.

Kimdir ya bu tanrı merak etmez misin?

İblis diye bir varlık senin bu merakını görüyor ve sana tanrının atölyesinin içinden gelen biri gibi sana içeriden bilgi sızdırıyor.

Yahu bu tanrı beni kobay olarak yarattı da beni mi kekliyor diye anlamak istemez misin?

İstersin. Kim olsa ister. Değirmenin suyu şuradan geliyor diyen gizemli kurtariciya kulak verir. Ve o elmayı yiyerek anlamak ister neler olup bittiğini.
Sayın Retro, tanrı insanı yarattığında ona secde edilmesini istemiş. Tüm melekler etmiş ama tanrının en sevdiği Lucifer buna itiraz etmiş; neden? Çünkü ondan başkasına seçbde etmeyeceğini söylemiş. Tanrıya en sadık meleği...
Simdi burada duruyorum ve düşünüyorum . Düşünüyorum derken aklıma Tevrat' ın Tekvin bölümü geliyor. Yaradılış kısmı.

Burada yaradılış en ince ayrıntılarla anlatılıyor. Tek, tek. Herşey tamamlanıyor ve Tanri mutlu oluyor. Sonra arkasından aynı devam bap , ayet devam ediyor. Bu din kutsal kitabın karakterinde olmayan bir düzen. Ayni hikaye yine aynı detayla tekrarlıyor ama, bur iki farkla.

Ilkinde Tan'rı eylemini Tanri ile başlar. Ikinci aynı hikayede ise Yehova'nın eylemi diye tekrarlar. Aklıma gelen ilk şey haklı olarak, iki yaratıcı mı var?

1. Ilkinde ki Tanri daha sevecen. Tüm meyve ağaçlarını insanlara sunmuş, istediği ağacın tüm meyvelerini insanlara sunmuş ve yaratım bitiyor Tanri mutlu, hoşnut.

2. Ikinci, tekrarlanan yaratılış, ayni yaratılış hikayesi ama bu hikaye Yahova adiyla başlar. Yehova Tanri, da tüm meyve ağaçlarını insanlara sunar ama bir tek hayat ağacı denilen ağacın meyvesini yasaklar; Bilgi Ağacı...etrafına ve yoluna ateşten melekler koyar
( adını şu an unuttum)
Onun meyvesini yiyenin ölümlü olacağı lanetinde bulunur.

Bu iki yaratıcı üzerinde çok düşündüm ve araştırmıştım. Yanlış anlamış olacağımı defalarca düşünmüş tekrar araştırmıştım.
 
Geri
Üst