İç dökme postu

cathrine' Alıntı:

Size de katılıyorum...Ama ben başarılı insanlardan ziyade ruhumuza iyi gelecek insanlarla beraber olmayı tercih ederim...Uzun süre sosyal bir yaşamdan uzak kalmamın sebebi kendi ruh sağlığımı korumak içindi galiba...Çünkü bazı insanlar öyle bir enerji düşürüyordu ki;hiç olmamaları olmalarından iyidir deyip uzaklaştım ve yalnızlık bana çok iyi gelmişti ,alıştım da...Ama bir yere kadarmış...Şimdi de sosyalleşmeye çalışsam bile ara sıra yine yalnızlığa çekilme ihtiyacı hissederim....Sanırım her insan belli zamanlarda kendi tercihiyle yalnız kalmak ister...Ama insanların birbirine ihtiyacı var tabii ki ...''Bir elin nesi var,iki elin sesi var.''''Yalnız taştan duvar olmaz''Herşey dengede olmalı...Eğer kalabalık olacaksak birbirimize iyi gelmeliyiz...İnanın ki kimse yalnız kalmaya istekli değildir ama görülen zararlar insanı yalnızlığa iter...Umarım hepimiz bir yolun buluruz....

Genişletmek için tıkla ...

İyi yapmışsınız yaşamadan deneyimleyemezdiniz zaten. Buradaki asıl nokta dediğiniz gibi ortayı bulmakta. Birde tüm bunların en üst seviyesi var. Yanlız olmadan zihninde istediğin an yanlız kalabilme... Bir çok başarılı insanın hayat hikayesini kendi ağızlarından dinleme fırsatım oldu ortak noktaları ise her zaman son kararı kendilerinin veriyor olmasıydı. Çevrelerinde her daim onlara bir şeyler öğretecek ve tavsiye edecek bolca insan barındırmalarına rağmen zihinlerinde her daim yanlız kalmayı basarabiliyorlar.

maxiçilek' Alıntı:

yalnız kalmayın kariyer para her zaman olur içsel mutlu olmaya çalışın rasyonel gerçekler var uzaklaşamayız dünyanın dengesi bu ne kendimiz nede başkası iyilik meleği şahane olamaz biz insanız her tür huy var içimizde bunu kabul edip kendi ahlaki duygusal dengende tolerans gösterip yaşayacaksınz size sosyal çevre gerekli oralarda türk dernek vakıfları var bağlantılar bulun insan kendiyle kaldıkça problem büyür çevre edinin.

Genişletmek için tıkla ...

Bu söylediğimi asla genellemek ya da bir grubu hedef almak amacıyla söylemiyorum. Ben burada bulunan ve iletişime geçtiğim Türklerden pek bir olumlu hissiyat alamadım. Hepsi size sanki onlardan bir talep içinde olacakmışsınız gibi davranıyor ve bu yüzden asla samimi olmuyorlar. Türk restoranına gidince sanki iş veya kalacak yer talep ediyormuşum gibi düşünüyorlar ve sizlere sürekli unsolicited advice diyebileceğim akıl vermeye çalışıyorlar, gerçekten çok kötü tecrübelerim oldu. Bu yüzden daha çok kendimin ilgi alanları olan şeylere odaklanıyorum; ancak onlar için de şu an ayıracağım bir kaynak yok bazı ek masraflar sebebiyle, vakti gelince aklımda olan şeyleri yapacağım. çok teşekkür ederim

cathrine' Alıntı:

Biz de bu durumu aşmaya çalışıyoruz...Sosyalleşmek bazı insanlara zor geliyor...Çünkü insanlar bu çağda yurtdışı ya da kendi ülkesi fark etmeksizin internet üzerinde iletişim kurmaya alıştılar...İnternet üzerinden bazı gruplardan arkadaşlık kurup dışarıda görüşebilecek kişiler değiliz...Daha doğrusu benim gibi düşünen kişileri kast ediyorum...İnsanların elinde olan bir şey değil bu....Bu söylediğiniz herkes için geçerli değil..Keşke daha kolay güvenebilsek...İnternet üzerinden arkadaşlıklar kurup bunu somutlaştırıp tanışmaya kadar gidemez herkes...Çekingenlik,dışarıya güvenememek,anksiyete....Herkes o kadar kolay arkadaşlık kuramıyor ,bu yüzden yalnızlık çekiyoruz zaten....Eskisi gibi neden komşularımızla,arkadaşlarımızın arkadaşlarıyla ya da sahilde,kafede ,seyahat sırasında da dostluklar kurulamiyor?Belki de oluyordur da ben ve benim gibi arkadaşlarım kendimizi çok kapatmışızdır...Kısacası @Ben_&_Kedilerim arkadaşım da sosyal medyadan kurulan arkadaşlıklara benim gibi sıcak bakamıyor ya da güvenemiyordur diye düşünüyorum... @Ben_&_Kedilerim Hangi ülkede olduğunuzu bilmiyorum ama siz sosyal medyada kurulan dostluklara açık mısınız?Ya da bu konuda ne düşünüyorsunuz?Bu arada ben sadece kendimi adapte edememekten şikayet ediyorum...Yani bu şekilde çevresi çok genişleyen ,bütün arkadaşlarıyla sosyal medyada tanışan kişiler de var...Onları daha cesur ,özgüvenli ve uyumlu buluyorum....Ama kendim yapamıyorum işte...Benim asosyalliğim ya da çekingenlik ve güvensizliğimle ilgili bir durum...Bu duruma benim gibi uyum sağlamak isteyip de adapte olamayanlar vardır belki...Ben de bu konuda içimi dökmüş oldum... @Ben_&_Kedilerim Bu sizin konunuzdu ama ben de içimden gelenleri paylaşmış oldum....Teşekkür ederim,burada konuyu dağıtmak istemem ama siz de de sosyal medya konusunda fikirlerinizi yazabilirseniz çok sevinirim...

Genişletmek için tıkla ...

Haha kesinlikle katılıyorum. Ben de gerçekten sosyal medya üzerinden kurulan arkadaşlıklar konusunda anksiyete sebebiyle önyargılıyım. İnsanlarla kolay iletişim kuramıyorum, aşırı çekingenim ve kesinlikle sosyal anksiyete sahibiyim; ama bazen o kadar içim dolup taşıyor ki bir daha hiç görmeyeceğim ya da ismini bile bilmediğim insanlara çok saçma sapan ayrıntılar verebiliyorum hayatımla ilgili ve sonra da bunu sürekli kafamda evirip çeviriyorum, Mesela birisi bana aileniz nasıl diye sorduğunda (tamamen nezaketten sorulmuş bir soru ) ve öylesine bir şey olmasına rağmen annem ve babamın neden vefat ettiklerine kadar anlatıyorum. Sonra da yuh diyorum kendime yuh be diyorum cidden şoka uğruyorum kendim yüzünden, günlerce aklımda dönüp duruyor bir dahaki sefere şunu diyeceğim diye tembihliyorum yine aynı saçmalığı yapıyorum, fazla açık olmak çok kötü, sonra da insanlar ailemin olmadığını bilmesine rağmen neden bana aileleri ile yaptıkları tatil planlarını anlatıyorlar diye sinir oluyorum. En güzeli anlatmamak lol ben bu süreçte çok fazla arkadaş kaybettim, çok yakın dediğim arkadaşım istanbuldan ev alma telaşı sebebiyle bana baş sağlığı bile günler sonra diledi, çok yoğunmuş hanımefendi. Hepsini sildim hatta engelledim.

Ben_&_Kedilerim' Alıntı:

Haha kesinlikle katılıyorum. Ben de gerçekten sosyal medya üzerinden kurulan arkadaşlıklar konusunda anksiyete sebebiyle önyargılıyım. İnsanlarla kolay iletişim kuramıyorum, aşırı çekingenim ve kesinlikle sosyal anksiyete sahibiyim; ama bazen o kadar içim dolup taşıyor ki bir daha hiç görmeyeceğim ya da ismini bile bilmediğim insanlara çok saçma sapan ayrıntılar verebiliyorum hayatımla ilgili ve sonra da bunu sürekli kafamda evirip çeviriyorum, Mesela birisi bana aileniz nasıl diye sorduğunda (tamamen nezaketten sorulmuş bir soru ) ve öylesine bir şey olmasına rağmen annem ve babamın neden vefat ettiklerine kadar anlatıyorum. Sonra da yuh diyorum kendime yuh be diyorum cidden şoka uğruyorum kendim yüzünden, günlerce aklımda dönüp duruyor bir dahaki sefere şunu diyeceğim diye tembihliyorum yine aynı saçmalığı yapıyorum, fazla açık olmak çok kötü, sonra da insanlar ailemin olmadığını bilmesine rağmen neden bana aileleri ile yaptıkları tatil planlarını anlatıyorlar diye sinir oluyorum. En güzeli anlatmamak lol ben bu süreçte çok fazla arkadaş kaybettim, çok yakın dediğim arkadaşım istanbuldan ev alma telaşı sebebiyle bana baş sağlığı bile günler sonra diledi, çok yoğunmuş hanımefendi. Hepsini sildim hatta engelledim.

Genişletmek için tıkla ...

Kendinize çok fazla yükleniyorsunuz....''Aile''sorulduğu zaman ayrıntıya girdiğiniz için üzülmeyin...O kişileri belki bir daha görmeyeceksiniz ya da yine göreceksiniz...Ben de eskiden sizin gibi kafama aşırı takmaktan (overthinking deniliyormuş)yorgun düşerdim...Sonradan düşününce onlar da bizim gibi insan ve eğer istemiyorlarsa sizi dinlemezler ve giderler...Bunlar hep bizim mükemmelliyetçi yapımızdan kaynaklanıyor...Hep başkaları mı bize anlatsın?Sizin şeffaf olmaınız orijinal bir özelliğiniz bence...Eğer bu konuda böyleyseniz her konuda dürüstlüğe eğilimli bir insansınız demektir...Keşke herkes bu kadar açık olabilse...Siz olmanız gerektiği gibisiniz...Rol yapmıyoruz,maske takmıyoruz diye kendimizi yargılamayalım...Aslında güzel bir özelliğe sahipsiniz ama insanların tepkilerinden tedirgin oluyorsunuz açık olduğunuz için...''Aileniz olmadığı halde''size oturup tatil planlarını anlatıp incitmekten korkmayan insanlar biraz düşünsün...!Ama yok...Çoğu insanın bazı planlarını ya da yaşadıklarını paylaşmalarının ''bizi incitmek,kırmak''amaçlı anlatıldığını sezdiğim için ''herşeyi anlatma''duygumdan ben de pişman olmuştum...Bilmeden ,ağzından kaçırıp da bazı sevinçli duygularını benimle paylaşanlardan bahsetmiyorum...Bir durumunuzu anlattığınızda insanların yaranıza basarak ,acınızı sızlatmaya çalışanların iyi niyetli olabileceğini düşünemiyorum...Örneğin:''Hiçbir zaman çocuk sahibi olamayacağını öğrenmiş''bir insanın bunu çevresine anlattıktan sonra ,arkadaşlarının o kişiye sürekli hamilelik sürecini anlatmaları gibi bir durum...O kişiler herşeyi yaşayabilir,bir sürü güzel anıları olabilir ama o kişinin yanında sürekli o sevinçli anlardan bahsetmek karşı tarafı incitir...Bu deneyimleri zaten yaşıyorlar ama bunları paylaşacakları kimse ''o anne olamayacak''kişi değil...Başkaları da var anlatacak ama o gelip ''çocuğu olmayacak''kişiyle bunları paylaşıyor...Buna yorumunuz ne olurdu?Size ''tatil planlarını''anlatanlar da benim için aynı kategoride...Kendinize yüklenmeyin ama bu kadar ''açık''olmak sizi rahatsız ediyorsa bu özelliğinizi törpüleyebilirsiniz...Buna ne diyebiliriz ki...?Ama sizi çok iyi anlıyorum...Siz sadece dürüst olmaya çalışıyorsunuz...

cathrine' Alıntı:

Benim de isteğim bu...Çevre oluşturmak çok önemli...Sohbet etmek,arkadaşlarımızla bir araya gelip kahve içmek...sosyalleşmek...Sosyal bağlar insanı hayatta ruhsal olarak canlı hissettiren en önemli değerlerden biri...Geçmiş yıllarda bu benim için çok kolayken son yıllarda zorlaştı...Şimdi burada yazarken daha çok anladım...Aslında son yıllarda yaşadığımız ''korona''süreci de benim içinde bulunduğum durumu olumsuz yönde etkilemiş olabilir...Önemli olan iyi bir arkadaş çevresi oluşturmak ve ara sıra yalnızlığa çekilmek iken ben tam tersini yapmışım...Ara sıra sosyalleşip genelde içime kapanmışım....Her şey düzeltilebilir... @maxiçilek Önerileriniz için çok teşekkürler....

Genişletmek için tıkla ...

uyaranımız çok sosyal medya ,internet arap vahabisi gibi tabiki yaşayamayıız sağlıklı olan yüz yüze artık kimseye güvenemiyoruz insanların sağlıklı ilişkiler kuracağı sosyal klüpler kurslar aktiviteler üniersite iş ortak yasal sosyal kamu ortamlar lazım uzak doğuda bunlar için sosyal destekler başladı galiba korede insanlar artık çok yalnız güvensiz yani bende korkuyorum kimseye güvenemiyorum sosyal medya kullanmıyorum çok vasat geliyor bende kaygınızı anlıyorum bende işimde kendimi güvende hissediyorum sevmeye çalışıyorum yaradandan dileğim insanlığın geçte olsa düzelmesi kimse zeki güzel ihtiraslı hırslı şevhetli zengin şiddet güç odaklı taleplerde olmak zorunda değil üreten sakin sosyal güvenliği sağlam yaşaması dileğim zorlayıcı dengeler dengemizi bozuyor hümanist polyanna olmaya gerek radikal uç siyasi görüş olmayada gerek yok uçlar tehlikelidir insan özdür sakin üreten mütevazi insan mutlu olur.

nurumm' Alıntı:

Hayatımın 4/3 ünü bi zaman bu şekilde çevre edinmekle oluşturmuştum.Kasıtlı olarak istediğim ya da yaptığım bişey değildi. Kendiliğinden oluşan bi durum aslında bu da başı bi geldi mi devamı böyle ip söküğü gibi başlıyor.Gayetde sağlıklı ve güzel dostluklar,arkadaslıklar oluşturdum.İlk etapta zincirlerinizi kırarsanız devamı gelecektir @cathrine.Çevre üzerinden çevre edinmeyi deneyin gerçekten. İnternet ya da sosyal ağlardan arkadaslık kurmayı hiç bi zaman için nedende sağlıklı bulmadım kurulmaz değil kurulabilir aynı şehirlerde ve aynı yaşantı tarzlarına da sahip olmak gerek ki bu sosyal ilişki devamını getirsin.

Genişletmek için tıkla ...

hemfikir biri olmanıza sevindim .

Seni çok iyi anlıyorum acaba iletişim halinde olma şansımız varmı

Ben_&_Kedilerim' Alıntı:

Sizler hayatın bu tarz zorlukları ile nasıl baş ediyorsunuz?

Genişletmek için tıkla ...

İçinde Yaşadığımız dualite dünyası adı üstünde ikiye ayrılır.

Dualite denkleminin matematiğine sadık kalarak, hayatın tüm evrelerini ikiye ayrılmak hem kolaydır. Hem Gereklidir. Hem Tertiplidir. Hem de Ilmidir.

Açken - tokken
Zenginlikte - fakirlikte
Hastalıkta - sağlıkta
İyi günde - kötü günde
Zafer kazanınca - mağlup olunca
Gençlikte - ihtiyarlıkta

Vs vs.



Kolaylık dönemlerinde, yani rüzgarı arkamıza almışken kollektife yaptığımız tüm katkılar, karmik birer yatırım aracı olup, zorluk dönemlerinde bize short cut, köprü, yol ve teselli olarak geri dönerler. Bu evrenin en klasik şaşmaz matematik kesinlikteki denklemidir.


Hayatı sadece mutluluk arayarak geçiren insanlar, temelde bencil oldukları için depresyona uğradıkları zaman en çok çakılı kalan insanlardır genellikle.

Halbuki hayat müşterektir. Kollektife daha çok katkı yapan insanlar genellikle daha aidiyet hisseden insanlar olurlar. Aidiyet hissi sahiplenme ve talep etme hisleri de getirir ve yaşama doğal bir şekilde asılırsın.

Ben_&_Kedilerim' Alıntı:

Başa çıkma mekanizmalarınız nedir?

Genişletmek için tıkla ...

Iyi insan olmayı elden bırakmamak.
Mutsuz insanlar temelde bencil oldukları için evrendeki kaynaktan bağını keserek tüm aidiyet hislerine ihanet eden insanlardır. Aidiyet temel duygudur ve bir kere yitirilirse sahiplenme ve hayattan umma güdüsü de kırılır ve tükenmişlik bu noktada başlar.


Ayette "asra (yani zamanın ruhuna) yemin olsun ki insan ziyandadır. Ancak iman edip (yani düşünce sistemini pekiştirip) Salih amellerde bulunanlar (Kollektife katkı yapmaya devam edenler) müstesna (bunların dışındadır.) diyor.


Zaten depresyonu yenenler genelde kalplerini Kollektife açarak kendilerine hızla bir kollektif düşünce sistemi inşa eden insanlar haline geliyorlar genellikle. Ayet tüm mekaniği olabilecek en sade ve tüm ekollere cuk oturacak şekilde özetliyor.

Ben_&_Kedilerim' Alıntı:

Başa çıkma mekanizmalarınız nedir?

Genişletmek için tıkla ...

Özetle : '' Çaresizliği ortadan kaldırırsan, çare görünür olur. '' Rumi öğretisi

Saplandığın düşünce mi ? İnsan mı ? Her ne olursa olsun '' yık ''
Yıkmaktan korkarak taşımaya devam ettiğin her X ; çaresizlik ile başladığın yolda zorunluluk halini alır.
Zorunluluk oluşturmadan yık. İşte o zaman çarenin ne olduğunu açıkça görürsün.

Çaresizlikte sensin, çare de.

@Ben_&_Kedilerim Nuh'un gemisinde kadınlar bölümü var yalnız İngiliz vatandaşları açısından Türkiye'nin vize politikaları çok sert tutuluyor.

Spirütüel evriminizi tamamlamaya özen gösterin.Tevhidin ruhundan kopmayın.Koparsanızda tevhidin yararına olsun.

Allah'ın Resulüne İhtarını Hatırlayın:

"Resulüm biz senin gözlerinin gökyüzüne döndüğünü görüyoruz, o halde yüzünü Mescidi Haram'a dönkü insanların aleyhine kanıtı kalmasın."

Süleyman'ın Özdeyişlerini Hatırlayın:

"Oğul, görünmez gerçek yasa sadece onun yasasıdır.O halde onun yasasına uy uy ki hayat bulasın."

Kral Davut'un Ezgileri(Mezmurlar):

"Rabbin sözü saf bal gibidir yedikçe yiyesin içtikçe içesin gelir."

President of Worlds.
Pi,Your President.

NOAH'S ARK VISA ACCEPTED.