3.göz çakrasının kapatılması hakkında niçin hiçbir yerde bilgi yok ve kimse bilmiyor?

Ses duyuyorum derseniz ağır ilaç verir kesilsin diye zaten.
Versin de kurtulalım gerçekten yeter artık hayat kalitesi olmadan yaşanmıyor.

Ses duyuyorum derseniz ağır ilaç verir kesilsin diye zaten.
Bir de eklemeyi unutmuşum.Işıkların parlaklıkları aşırı derecede arttı. Güneş ışığının bir arabaya çarptığında bile oluşturduğu ışık bembeyaz parlak bir şey oluyor.Bunun dışında konumu okudu iseniz sana verdiğim mühür yeşil dedi bana ve ben mesela bir yere bakayım yastığım olsun giysim olsun bilgisayar ekranındaki herhangi bir şey olsun farketmez kafamı çevirdiğim an veya bakarken yeşil renk görmeye başlıyorum.

Bir de eklemeyi unutmuşum.Işıkların parlaklıkları aşırı derecede arttı. Güneş ışığının bir arabaya çarptığında bile oluşturduğu ışık bembeyaz parlak bir şey oluyor.Bunun dışında konumu okudu iseniz sana verdiğim mühür yeşil dedi bana ve ben mesela bir yere bakayım yastığım olsun giysim olsun bilgisayar ekranındaki herhangi bir şey olsun farketmez kafamı çevirdiğim an veya bakarken yeşil renk görmeye başlıyorum.
Yani duvara baktığımda yastığımın yansıması yeşil çıkıyor örneğin mesela hepsinde böyle düşünün.
 
Çakraları açmak ya da kapatmak kavramları üzerinden değerlendirmek aslında isabetli bir yaklaşım değil.

Denge eksenini bulmak ve oynama payı bırakmak gerek.

3. Gözün açıldığında göreceğin tüm varlıklar, aslında geri kalan 6 çakranın seni ileri seviye 3.göz deneyiminde destekleyememesinden kaynaklanır.

Yoksa açılsın yani kim istemez 3.gozunun alabildiğine açılmasını.

Ama alttan ilk 3 çakran, bütüncüllünü korumada yetersiz kalırsa da gerçeklikten kopar, savrulursun. Gerçeklik kayması yaşarsın. Kök çakran, 3. Gözünün açıldığı aleme karşı arza tutunmakta geri kalırsa fizik alemi umursamayacak hale gelebilir, bunu da kendine yeterli görebilirsin. Ama psikolojin de ona göre gelgitli seyreder.


Bize dünyada da ahirette de iyilik ver (mealen)

Fizik bedeninizi de meta-fizik bedenimizi de dengede tut diyor.
 
Tersine mühendislik yapın...Yanlız kalmayın acıları umursamayın değerler peşinde koşun hayvan gibi yaşayın kapanır.
Bu arada herhangi bir şey kullandınız mı trans için?
Üçüncü gözle kalp gözü aynı değil mi?
 
Kalp gözüyle üçüncü göz aynı şey değildir.Kalp gözü hakkını perdesidir.Gerci kalp gözü açılınca otomatik üçüncü gözde açılır.Ucuncu göz madde vesaire şeylerle kapanır.Kalp gözünde böyle bir durum yok.

Aşağıdakileri açmadan.Ve yükseltmeden Direk tepeyi açarsan.Görecegin şeyler negatif olur.
IMG_20230830_130757.jpg
 
Tersine mühendislik yapın...Yanlız kalmayın acıları umursamayın değerler peşinde koşun hayvan gibi yaşayın kapanır.
Bu arada herhangi bir şey kullandınız mı trans için?
Üçüncü gözle kalp gözü aynı değil mi?
Hayır siz benim ilk açtığım konumu okumuştunuz bir paganla ilgili orada yaşadıklarımdan kaynaklı.
 
Maalesef her yerde açmakla ilgili destanlar yazılan bu konuda tamamen kapatabilmek için kimsenin verdiği bir bilgi tecrübe çözüm yok.Belki bu forumda bilenler vardır diye düşünüyorum?

Merhaba,

İlk mesajım olacak, bir kaç gündür forumu sessizce mümkün olduğu kadar okuyup bitirmeye çalışıyorum ve gördüğüm kadarıyla buradaki insanların nacizane bilgilerinin yanında benimkiler denizde kum kalacaktır. Yine de kendi bildiğim kadarıyla bir şeyler söylemeye çalışayım;

Bahsettiğiniz deneyimler sadece üçüncü gözün açık olması ile alakalı değil ama psişik yeteneklerinizin de açık olmasıyla ilgili. Şayet hiç psişik konularla uğraşmayan ama üçüncü gözü açık biri, sadece kendi ve yakın çevresiyle ilgili (görsel veya hissiyat olarak) bir takım durugörüler, öngörüler görebilir sadece.

Belki bir süre psişik konulara ara vermekle başlayabilirsiniz ama bu hızlı bir çözüm sunmayacaktır. Esas önerim enerji balonu imajinasyonu tekniğidir. Ben hissetmek istemeyeceğim bir şey hissettiğim zamanlar, tepe çakramdan açılarak vücudumu sarmalayan bir enerji topunun içinde olduğumu ve bunun beni koruyacağını imajine ediyorum. Herhangi olumsuz bir şey (bu bir varlık da olabilir, enerjimi çeken bir insan ile kaçamadığım bir sohbet de olabilir,) bu balona çarpıp bana ulaşamadan geri gittiğini imajine ediyorum ve hızlı bir şekilde yardımcı oluyor. Yalnız uzun süredir parapsikolojiyle ilgili hiçbir şeyle uğraşmadığım için bu tür şeylere başvurmama da neredeyse hiç gerek olmadı. Gece meditasyonlarında kullanıyorum sadece, mümkün mertebe meditasyonlarımı da hava kararmadan önce yapmaya çalışıyorum.

Sorunuza değil de sorununuza dönecek olursam.
Çakraları açmak ya da kapatmak kavramları üzerinden değerlendirmek aslında isabetli bir yaklaşım değil.

Denge eksenini bulmak ve oynama payı bırakmak gerek.

3. Gözün açıldığında göreceğin tüm varlıklar, aslında geri kalan 6 çakranın seni ileri seviye 3.göz deneyiminde destekleyememesinden kaynaklanır.

Yoksa açılsın yani kim istemez 3.gozunun alabildiğine açılmasını.

Ama alttan ilk 3 çakran, bütüncüllünü korumada yetersiz kalırsa da gerçeklikten kopar, savrulursun. Gerçeklik kayması yaşarsın. Kök çakran, 3. Gözünün açıldığı aleme karşı arza tutunmakta geri kalırsa fizik alemi umursamayacak hale gelebilir, bunu da kendine yeterli görebilirsin. Ama psikolojin de ona göre gelgitli seyreder.


Bize dünyada da ahirette de iyilik ver (mealen)

Fizik bedeninizi de meta-fizik bedenimizi de dengede tut diyor.

%100 katılıyorum. Enerjinizi dengelerseniz yaşadıklarınızdan daha az etkilenir, daha az etkilendikçe de daha az rahatsız edilirsiniz. Yaz mevsimindeyiz. Eğer denize yakın bir yerde yaşıyorsanız bol bol denize girin vücudunuzdaki enerjinin dengelenmesi için. Mümkün olduğu kadar çıplak ayakla toprak üstünde yürüyün, sevdiğiniz insanlarla, sevdiğiniz şeylerle daha fazla ilgilenin. Geçmişten affedemediğiniz, aşamadığınız anılar varsa bunları aşmak için psikoterapiye başvurabilirsiniz ama lisanslı bir terapist olarak, Türkiye'de psikoterapinin üfürükçülükten çok ayrışamadığını ve doğru terapistleri bulup o doğru olanlar arasında da size uygun olanı bulmanın artık gerçekten zor olduğunu söylemek zorundayım.

Bu öneriler basit gibi görünebilir ama, siz yaşadıklarınızın verdiği rahatsızlık düzeyinden dolayı üçüncü gözünüzü kapatmak istiyorsunuz. Yani aslında sorun üçüncü gözün açık olması değil, yaşadıklarınızın size verdiği rahatsızlığın düzeyi. Bu tür küçük adımlarla (çıplak ayakla yürümek, içinizi sevgiyle dolduracak şeyler yapmak, tuzlu suyla arınmak vb.) kendi iç benliğinizi güçlendirirseniz, yaşadıklarınıza karşı daha güçlü durursunuz. Korkudan beslenen şeyleri uzaklaştırmak için üçüncü gözünüzü değil korkularınızı azaltmak daha sağlıklı olur bence.
 
Ben, üçüncü gözünüzün açık olduğunu düşünmüyorum.

Diğer konunuzda belirttiğiniz hayat hikayeniz ve şu anda olduğunuz kişi de yetersizlik duyguları var. Öz değerlendirme yapamıyorsunuz. Sizde ki kazanım ; başkalarının fikirlerine açıklık hali. Entellektüel yetenekleri olan her kişi sizin duygusal zekanıza etki edebilir. Deneyimle öğrenmeye kapalısınız.

Ailenizi güvende tutmak istiyorsunuz, onlara bağlısınız. Haliyle kök çakranızda istikrarsızlık var. Hayatın gereksinimlerini karşılamak isterken, kendi ayaklarınız üzerinde duramamak size belirgin depresyon getirir. Bağışıklığınızı etkiler, kilo sorunları yaşarsınız gibi gibi..

Bunları yerme, üzme amaçlı yazmıyorum. Tamamen gözleme dayalı fikir sunuyorum.
Duyduğunuz seslerin başka bir anlamı olabilir fakat üçüncü göz açık yargısı kullanmak, şimdilik yanlış geliyor.
 
Arkadaşlar cahil cahil tavsiyeler verip insanların zaten halihazırda kırılgan olan ruhsal sağlıkları ile oynamayın. Biri diyor ki üçüncü gözüm açık nasıl kapatacağım? Diğeri de diyor ki antidepresan kullan kapanır.

İÇERİK MOD TARAFINDAN DÜZELTİLDİ
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Sesler duyuyorum diyor.Doktora gitsin.Şizefroni belirtileri der.Her şeyi çok biliyorsunuz.Cahillikle suçluyorsunuz.Ne haliniz varsa görün.
 
Merhaba,

İlk mesajım olacak, bir kaç gündür forumu sessizce mümkün olduğu kadar okuyup bitirmeye çalışıyorum ve gördüğüm kadarıyla buradaki insanların nacizane bilgilerinin yanında benimkiler denizde kum kalacaktır. Yine de kendi bildiğim kadarıyla bir şeyler söylemeye çalışayım;

Bahsettiğiniz deneyimler sadece üçüncü gözün açık olması ile alakalı değil ama psişik yeteneklerinizin de açık olmasıyla ilgili. Şayet hiç psişik konularla uğraşmayan ama üçüncü gözü açık biri, sadece kendi ve yakın çevresiyle ilgili (görsel veya hissiyat olarak) bir takım durugörüler, öngörüler görebilir sadece.

Belki bir süre psişik konulara ara vermekle başlayabilirsiniz ama bu hızlı bir çözüm sunmayacaktır. Esas önerim enerji balonu imajinasyonu tekniğidir. Ben hissetmek istemeyeceğim bir şey hissettiğim zamanlar, tepe çakramdan açılarak vücudumu sarmalayan bir enerji topunun içinde olduğumu ve bunun beni koruyacağını imajine ediyorum. Herhangi olumsuz bir şey (bu bir varlık da olabilir, enerjimi çeken bir insan ile kaçamadığım bir sohbet de olabilir,) bu balona çarpıp bana ulaşamadan geri gittiğini imajine ediyorum ve hızlı bir şekilde yardımcı oluyor. Yalnız uzun süredir parapsikolojiyle ilgili hiçbir şeyle uğraşmadığım için bu tür şeylere başvurmama da neredeyse hiç gerek olmadı. Gece meditasyonlarında kullanıyorum sadece, mümkün mertebe meditasyonlarımı da hava kararmadan önce yapmaya çalışıyorum.

Sorunuza değil de sorununuza dönecek olursam.


%100 katılıyorum. Enerjinizi dengelerseniz yaşadıklarınızdan daha az etkilenir, daha az etkilendikçe de daha az rahatsız edilirsiniz. Yaz mevsimindeyiz. Eğer denize yakın bir yerde yaşıyorsanız bol bol denize girin vücudunuzdaki enerjinin dengelenmesi için. Mümkün olduğu kadar çıplak ayakla toprak üstünde yürüyün, sevdiğiniz insanlarla, sevdiğiniz şeylerle daha fazla ilgilenin. Geçmişten affedemediğiniz, aşamadığınız anılar varsa bunları aşmak için psikoterapiye başvurabilirsiniz ama lisanslı bir terapist olarak, Türkiye'de psikoterapinin üfürükçülükten çok ayrışamadığını ve doğru terapistleri bulup o doğru olanlar arasında da size uygun olanı bulmanın artık gerçekten zor olduğunu söylemek zorundayım.

Bu öneriler basit gibi görünebilir ama, siz yaşadıklarınızın verdiği rahatsızlık düzeyinden dolayı üçüncü gözünüzü kapatmak istiyorsunuz. Yani aslında sorun üçüncü gözün açık olması değil, yaşadıklarınızın size verdiği rahatsızlığın düzeyi. Bu tür küçük adımlarla (çıplak ayakla yürümek, içinizi sevgiyle dolduracak şeyler yapmak, tuzlu suyla arınmak vb.) kendi iç benliğinizi güçlendirirseniz, yaşadıklarınıza karşı daha güçlü durursunuz. Korkudan beslenen şeyleri uzaklaştırmak için üçüncü gözünüzü değil korkularınızı azaltmak daha sağlıklı olur bence.
Benim kendi uğraştığım bir şey yok inanın salise başı sesler duyuyorum.Bir pagan ile yaşadığım konuyu okudu iseniz durum o şekilde.Ve ne zaman imgeleme vs bir şeyler ile uğraşsam zihin ile ilgili inanın daha çok artıyor her şey.

Arkadaşlar cahil cahil tavsiyeler verip insanların zaten halihazırda kırılgan olan ruhsal sağlıkları ile oynamayın. Biri diyor ki üçüncü gözüm açık nasıl kapatacağım? Diğeri de diyor ki antidepresan kullan kapanır.

Manyak mısınız?
Bu tavsiyeyi veren beyefendi de aynı şekilde çocukluğundan beri muzdaripmiş bundan ve bu ilaçların içindeki maddelerin bu işe yaradığından bahsetti. Ki keza gerçekten uyuşturucu vb uyarıcı maddeleri kullandıktan sonra üçüncü gözünün açıldığını söyleyen insanlar da var. Benim bir arkadaşımın da annesi yaşadığı paranormal olaylardan sonra ses duymalar yaşarken kullandığı ilaçlarla o seslerden kurtulduğunu söyledi annesinin tabii annesi hastanede yattı mı bilmiyorum. Ve onun dışında forumda böyle bilgilerin bulunması gerektiğini de düşünüyorum.Mesela bu forumda eğitim veren üst yetkili alanında uzman olduğunu söyleyen çok kişiler var onlar neden hiçbir tavsiyede bulunup yardım etmiyorlar şu koca forumda o da ilginç.Ki çoğunun alanı reiki biornerji vb. iken. Ama bir sürü eğitim konuluyor bu konular ile ilgili.

Ben, üçüncü gözünüzün açık olduğunu düşünmüyorum.

Diğer konunuzda belirttiğiniz hayat hikayeniz ve şu anda olduğunuz kişi de yetersizlik duyguları var. Öz değerlendirme yapamıyorsunuz. Sizde ki kazanım ; başkalarının fikirlerine açıklık hali. Entellektüel yetenekleri olan her kişi sizin duygusal zekanıza etki edebilir. Deneyimle öğrenmeye kapalısınız.

Ailenizi güvende tutmak istiyorsunuz, onlara bağlısınız. Haliyle kök çakranızda istikrarsızlık var. Hayatın gereksinimlerini karşılamak isterken, kendi ayaklarınız üzerinde duramamak size belirgin depresyon getirir. Bağışıklığınızı etkiler, kilo sorunları yaşarsınız gibi gibi..

Bunları yerme, üzme amaçlı yazmıyorum. Tamamen gözleme dayalı fikir sunuyorum.
Duyduğunuz seslerin başka bir anlamı olabilir fakat üçüncü göz açık yargısı kullanmak, şimdilik yanlış geliyor.
Dediklerinizde haklısınız.Ama hiçbir şey o zamanlar arkadaşlarımın uzaktaki akrabalarımın vs konuştuklarını birebir duyabilmemi ve onların da bunu doğrulamalarını açıklayamıyor.
 
Benim kendi uğraştığım bir şey yok inanın salise başı sesler duyuyorum.Bir pagan ile yaşadığım konuyu okudu iseniz durum o şekilde.Ve ne zaman imgeleme vs bir şeyler ile uğraşsam zihin ile ilgili inanın daha çok artıyor her şey.

Sesler ne diyor size? Ne kadar süredir duyuyorsunuz ve ne sıklıkta? Paylaşmak İsterseniz özelden de mesaj atabilirsiniz. @Magnus357 'ye katılıyorum ayrıca eğer sesler hiç durmuyorsa sorunu çözebilmek için bir süre doktor kontrolünde ilaç kullanmanız faydalı olabilir. Yine bahsettiğim öneri modeline giriyor bu da, sorun neyse önce gücünüzü toparlamanız lazım, sonra sorunu daha kolay çözersiniz. Eğer başka hiçbir şey yardımcı olmuyorsa ilaçlar yardımcı olacaktır sonrası daha kolay olur.
 
Sesler ne diyor size? Ne kadar süredir duyuyorsunuz ve ne sıklıkta? Paylaşmak İsterseniz özelden de mesaj atabilirsiniz. @Magnus357 'ye katılıyorum ayrıca eğer sesler hiç durmuyorsa sorunu çözebilmek için bir süre doktor kontrolünde ilaç kullanmanız faydalı olabilir. Yine bahsettiğim öneri modeline giriyor bu da, sorun neyse önce gücünüzü toparlamanız lazım, sonra sorunu daha kolay çözersiniz. Eğer başka hiçbir şey yardımcı olmuyorsa ilaçlar yardımcı olacaktır sonrası daha kolay olur.
Ayın 4 ünde psikiyatristle randevum var hepsini anlatacağım bunun. Ve beyin tomografimin de çekilmesini istiyorum ne olursa olsun her zaman bilime öncelik vermek gerekiyor.Özellikle en ağır ilaçları talep edeceğim çünkü 4 yıldır var önce hafif başlayıp sonra arttı bu sesler. Bunun dışında görüşeceğim 2 hoca olacak. Sesler bana bir şey demiyor şunu yap bunu yap tarzı bazı olacak olayları önceden duymuş oldum bir kaç kez. Bu sevgilim olan adamla yaşayacaklarımız dışında bazı şeyler çıktı. Onun dışında arkadaşlarımın hanelerindeki konuşmaları anlık duydum birkaç kez ve doğruladılar. Ve çoğunlukla geçmişimde olan biten şeylerin seslerini duyuyorum mesela 1 gün önce bir şey okumuş olayım okuduğum şeyleri duyuyorum izlemiş olayım izlediğimi duyuyorum veya evde bir konuşma olsun vs yüksek sesle o bile yankılanabiliyor. Sanırım bazen aklımda düşündüğüm kurguladığım şeyleri bile duyuyorum.Ama bazı şeylerin çoğunun gerçek çıkması da gelecekte o duyduklarımı yaşayacak mıyım korkusu ile ben de paranoya anksiyete intihar istekleri vb durumlar yaratıyor.

Sesler ne diyor size? Ne kadar süredir duyuyorsunuz ve ne sıklıkta? Paylaşmak İsterseniz özelden de mesaj atabilirsiniz. @Magnus357 'ye katılıyorum ayrıca eğer sesler hiç durmuyorsa sorunu çözebilmek için bir süre doktor kontrolünde ilaç kullanmanız faydalı olabilir. Yine bahsettiğim öneri modeline giriyor bu da, sorun neyse önce gücünüzü toparlamanız lazım, sonra sorunu daha kolay çözersiniz. Eğer başka hiçbir şey yardımcı olmuyorsa ilaçlar yardımcı olacaktır sonrası daha kolay olur.
Ve bir de mesela bir filmin adını duyuyorum 2 gün sonra o film karşıma çıkıyor.Veya bir cümle duyuyorum örneğin : Burada iki tane pembe kurdele var diye bir bakıyorum izlediğim bir filmin diyaloğunda çıkıyor karşıma işte bunlar beni çok korkutuyor.

Sesler ne diyor size? Ne kadar süredir duyuyorsunuz ve ne sıklıkta? Paylaşmak İsterseniz özelden de mesaj atabilirsiniz. @Magnus357 'ye katılıyorum ayrıca eğer sesler hiç durmuyorsa sorunu çözebilmek için bir süre doktor kontrolünde ilaç kullanmanız faydalı olabilir. Yine bahsettiğim öneri modeline giriyor bu da, sorun neyse önce gücünüzü toparlamanız lazım, sonra sorunu daha kolay çözersiniz. Eğer başka hiçbir şey yardımcı olmuyorsa ilaçlar yardımcı olacaktır sonrası daha kolay olur.
İnanın her açıdan her şekilde bilimsel bakmaya çalışıyorum.Ama ışıkları aşırı parlak görmem o adamın yaptırdığı çalışmadan sonra işte sana verdiğim mührün rengi yeşil dedikten sonra cansız bir şeyin bu bir giysi yastık kılıfım baktığım bilgisayar ekranındaki herhangi bir şey olabilir yeşil renk yansıyor bunlar bana.Bir ara işte bana mühür yapmasını öğreten hocamın mührünün rengide kiremit rengi tarzı demişti ve ben bazen duvarda perdede vs iki tane bu rengin koca yansımasını görüyordum.
 
Ayın 4 ünde psikiyatristle randevum var hepsini anlatacağım bunun. Ve beyin tomografimin de çekilmesini istiyorum ne olursa olsun her zaman bilime öncelik vermek gerekiyor.Özellikle en ağır ilaçları talep edeceğim çünkü 4 yıldır var önce hafif başlayıp sonra arttı bu sesler. Bunun dışında görüşeceğim 2 hoca olacak. Sesler bana bir şey demiyor şunu yap bunu yap tarzı bazı olacak olayları önceden duymuş oldum bir kaç kez. Bu sevgilim olan adamla yaşayacaklarımız dışında bazı şeyler çıktı. Onun dışında arkadaşlarımın hanelerindeki konuşmaları anlık duydum birkaç kez ve doğruladılar. Ve çoğunlukla geçmişimde olan biten şeylerin seslerini duyuyorum mesela 1 gün önce bir şey okumuş olayım okuduğum şeyleri duyuyorum izlemiş olayım izlediğimi duyuyorum veya evde bir konuşma olsun vs yüksek sesle o bile yankılanabiliyor. Sanırım bazen aklımda düşündüğüm kurguladığım şeyleri bile duyuyorum.Ama bazı şeylerin çoğunun gerçek çıkması da gelecekte o duyduklarımı yaşayacak mıyım korkusu ile ben de paranoya anksiyete intihar istekleri vb durumlar yaratıyor.

4 yıl uzun bir süre, psikiyatrik değerlendirme iyi olabilir o yüzden. Duyduğunuz ve hatırladıklarınızı, ve 4'üne kadar tekrar duyarsanız onları da bir kağıda/defetere not etmenizi tavsiye ederim. Hem psikiyatrist'in değerlendirmesine yardımcı olur hem de belki siz de bir şeyleri daha iyi görebilir veya anlamlandırabilirsiniz daha geniş bir pencereden bakarak.
 
Geri
Üst