Wiccanlik ve Melekler

Skleton' Alıntı:

Niye ilgilendirmiyor. hermes ile örnek verdim o yüzden soktum. ben hermes diyorum tothu karıştırma olaya. bir insan olarak kabul ediliyor ama siz kabul etmiyorsunuz

Genişletmek için tıkla ...

Arkadasim biz Tanrı Hermes (Toth) tan bahsederken siz hermatik bilimlerin kurucusu olan bir insanı Tanrisallastirdigimizi soyluyorsunuz.Mesela bir cocugun adi Allah in bir ismi olsun.Hadi kisaca Allah olsun muslumanlar o cocuga Allah deyip tapiyor mu?

yare-i yarim' Alıntı:

Hz. isa ile aynı dönemde yaşamış tyanalı apolyonus isminde bir pagan ermiş vardı bu pagan ermişi "tanrının sizin kurbanlarınıza ihtiyacı yok" diyip o dönemde tanrılara kurban kesilmesini neredeyse durdurma seviyesine getirmiş ve bu kişi mısırdaki isis öğretisinin uzantısı olan pitagoras mabedinde yetiştirilmiş bir kişi idi,bu konuda ne düşünüyorsunuz ?

Roma'nın hangi dönemiydi unuttum ancak bir pagan bilge bir eser yazmıştı ( iskendiriyye kütüphanesinin hala ayakta olduğu dönemdi ) o yazdığı eserde tanrı ve tanrıçaların aslında olmadığını varlık olarak tek bir ilahın olduğunu anlatıyordu iskenderiyye kütüphanesindeki topladığı kaynaklara dayanarak,ayrıca tanrı ve tanrıça'lar konusundada sizin söylediklerinize benzer şeyler söylemiş ve o dönemin pagan rahipleri bu eserdeki bilgilere karşı cevap verememiş.Sizin bu yazınız bana o eseri ve o dönemi hatırlattı. O eserin orjinali bugün bilinen biryerde gizli saklı değil birgün kısmet olursa bir grup uzman tutup bu eseri Türkçeye çevirtme planım var

Genişletmek için tıkla ...

Ekoller arası geçişler ve etkileşimler hep oldu. Hele de Mısır-Ortadoğu, Mısır-Yunan, Mısır-Roma arasında inanılmaz etkileşimler var.
Bunu bir çok bilim dalı derinlemesine incelemesine rağmen, kesin olarak kim kime ne zaman gitti ne etti ne dedi bunlar net bilinmiyor. Bilinen şey bunların kesinlikle bir biriyle etkileşim kurdukları ve bir birini etkiledikleri. Tanrılara kurban vermek ise bir nebze gerekli o dönem insanları için. Zira bazı katlardan alınan bilgilere göre, o tanrı ve tanrıçaların bazıları gerçekten var olmuş varlıklar, bazıları da insanların (yüksek ruhban sınıfı) oluşturduğu astral yansımalar. Bu mabetler, tapınmalar ve kurbanlar da bu astral yansımaları şarj etmek içindi. Hepsi demiyorum bazıları böyleydi. Yani ortada bir varlık da yok aslında. Bunlar üst düzey majikal işlemler.

Bahsettiğiniz eseri merak ettim. Fırsat olursa görmek isterim.

yare-i yarim' Alıntı:

Hz. isa ile aynı dönemde yaşamış tyanalı apolyonus isminde bir pagan ermiş vardı bu pagan ermişi "tanrının sizin kurbanlarınıza ihtiyacı yok" diyip o dönemde tanrılara kurban kesilmesini neredeyse durdurma seviyesine getirmiş ve bu kişi mısırdaki isis öğretisinin uzantısı olan pitagoras mabedinde yetiştirilmiş bir kişi idi,bu konuda ne düşünüyorsunuz ?



Roma'nın hangi dönemiydi unuttum ancak bir pagan bilge bir eser yazmıştı ( iskendiriyye kütüphanesinin hala ayakta olduğu dönemdi ) o yazdığı eserde tanrı ve tanrıçaların aslında olmadığını varlık olarak tek bir ilahın olduğunu anlatıyordu iskenderiyye kütüphanesindeki topladığı kaynaklara dayanarak,ayrıca tanrı ve tanrıça'lar konusundada sizin söylediklerinize benzer şeyler söylemiş ve o dönemin pagan rahipleri bu eserdeki bilgilere karşı cevap verememiş.Sizin bu yazınız bana o eseri ve o dönemi hatırlattı. O eserin orjinali bugün bilinen biryerde gizli saklı değil birgün kısmet olursa bir grup uzman tutup bu eseri Türkçeye çevirtme planım var

Genişletmek için tıkla ...

Kitap ve bilgenin ismini en azından- ben de bilmek isterim sakıncası yoksa

Benim düşüncem hayır çünkü vika dini şeytana olumlu bakmadığı gibi meleklere de pek olumlu bakacağını sanmıyorum..

Sevgili chilout ve gümüş esere ve yazarına en son 2 sene önce bakmıştım o yüzden şu an için aklımda değil sizler için tekrar bakıp bildiririm sizlere.

“BİLGELİĞİN DUDAKLARI ANLAMAYAN KULAKLARA KAPALIDIR”
Kybalion Yedi Kozmik Yasa (Hermetik Felsefesi) ana kaynağı bilinmemektedir. Kadim Mısır’dan bu yana kuşaktan kuşağa aktarılan gizemli Hermesçi öğretilerdir. Anonim olarak ortaya çıkmış, kendilerini üç inisiye olarak tanımlayan yazarlarının yorumlamasıyla 1912 yılında kitap olarak basılmıştır.
Hermes Trismegistus; Eski Mısır’ da yaşayan üstatlar üstadı, Tanrıların kâtibi, Üç Kere Yüce (kutsanmış) Hermes diye anılır. Okült’ün babası, astrolojinin kurucusu, simyanın kâşifidir. Mısır Krallıklarının ilk döneminde Musa’dan önce yaşadığı varsayılır. Ölümünden sonra Mısırlılar ona THOTH (Bilgeliğin Tanrısı) adını vererek tanrılaştırmıştır.
Hermetik öğretiler her ülkede, her dinde bulunmakla birlikte, herhangi bir ülkeyle ya da belirli bir dini mezheple bir tutulmamıştır. Aksi, bu öğretilerin dejenere olmasına ve kaybolmasına neden olabilirdi.
Bu grup, Hermetik yasaları (Zihinsel, Tekabül, Titreşim, Kutupluluk, Ritim, Sebep Sonuç, Cinsiyet) tartışmaya, öğrenmeye ve bilgi paylaşımına yönelik bir platform oluşturmak amacıyla kurulmuştur.
“Yedi Hakikat Prensibi vardır; her kim ki bunu bilip anlar, sihirli dokunuşu Tapınak Kapıları’nı sonuna kadar açan Büyülü Anahtara’a sahiptir.” Kybalion"""

Kybalion eserinde belirtilmiştir thot tanrısı diye bir şey yok sadece ilahlaştırılmıştır . bu da tanrı diyenlere kanıt olsun.