Stres yönetiminde zayıf olmak

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Ori
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Ori

🌙
Elit Üye
Stres yönetiminde zayıf olmak, bireyin stresle başa çıkmada yetersiz kalmasına ve bu durumun fiziksel, duygusal ve zihinsel sağlığını olumsuz etkilemesine yol açar. Stresle başa çıkma becerileri zayıf olan bireyler, günlük hayatlarında küçük sorunlarla bile baş etmekte zorlanabilir ve zamanla daha ciddi sorunlarla karşılaşabilirler. İşte stres yönetiminde zayıf olmanın neden olabileceği bazı durumlar:

Fiziksel Sağlık Sorunları: Stresle başa çıkamayan bireylerde yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, uyku bozuklukları ve bağışıklık sistemi zayıflığı gibi fiziksel sağlık sorunları gelişebilir. Sürekli stres altında kalmak, vücudun kendini toparlama kapasitesini düşürür ve fiziksel yıpranmaya neden olur.

Duygusal Dengesizlik: Stresle başa çıkmakta zorlanan bireyler, sık sık öfke, kaygı, depresyon veya hayal kırıklığı gibi yoğun duygusal dalgalanmalar yaşayabilir. Bu dengesizlik, kişinin ruh sağlığını olumsuz etkiler ve zamanla duygusal tükenmeye yol açabilir.

Odaklanma ve Verimlilik Kaybı: Stres yönetiminde zayıf olan kişiler, genellikle dikkatlerini toplamakta ve işlerine odaklanmakta zorlanır. Stres altında verimlilikleri düşer ve işleri zamanında bitiremeyebilirler. Bu durum, iş ve okul gibi alanlarda başarısızlıklara yol açabilir ve bireyin motivasyonunu daha da düşürebilir.

İlişkilerde Gerginlik: Stresi yönetemeyen kişiler, stres altındayken çevrelerine karşı sabırsız, tahammülsüz ve hatta saldırgan olabilirler. Bu da, aile, arkadaşlık ve iş ilişkilerinde çatışmalara yol açabilir. Stresle başa çıkma konusunda zorluk yaşayan kişiler, genellikle başkalarına karşı kapalı veya yanlış anlaşılmaya açık olabilirler.

Kötü Alışkanlıkların Artması: Stresi yönetmekte zayıf olan bireyler, rahatlama yollarını zararlı alışkanlıklarda arayabilirler. Örneğin, alkol, sigara veya sağlıksız yiyeceklere yönelme gibi davranışlarla kendilerini geçici olarak iyi hissetmeye çalışabilirler. Ancak bu tür davranışlar, stresin temel nedenini çözmek yerine uzun vadede daha fazla sağlık sorunu yaratır.

Uzun Vadeli Başarı ve Mutluluk Eksikliği: Stres yönetiminde zayıf olan bireyler, sürekli stres altında yaşadıkları için uzun vadeli hedeflerine ulaşmakta zorlanabilirler. Duygusal tükenmişlik ve sürekli yetersizlik hissi, bireyin hayattan aldığı tatmini azaltır ve yaşam kalitesini düşürür.

Stres yönetiminde zayıf olan bireylerin, stresi azaltma teknikleri (nefes egzersizleri, mindfulness, yoga gibi), sağlıklı yaşam alışkanlıkları geliştirme (düzenli uyku, dengeli beslenme) ve sosyal destek arama gibi yöntemlerle stresle başa çıkma becerilerini geliştirmesi mümkündür. Bu becerileri geliştirmek, bireyin stresle daha sağlıklı bir şekilde baş etmesine ve daha dengeli bir yaşam sürmesine yardımcı olur.
 
Evet ama günümüz hayat koşullarında bu pek mümkün görünmüyor. Psikiyatriste gidersin seni dinler ne berbat bir hayatın varmış ama sen her şeyi olduğu gibi kabullenmek yerine şikayet ediyorsun diyemez de depresyondasın der napsın :sick:
 
stres yönetimi şart, çok basit sitres altında kalan modern çağ insanı maalesef bunu yönetemiyor. Çok ciddi bir sorun bu. O kadar uzman ( ya da sözde uzman ) yeterli değil. Zira be temel de stres denetimi konusunda bir sorunun olduğunun farkında olmayan bir toplum var. Nasıl çözüm arasın ya da nasıl doğru çözüm bulsun.
 
Otomobillerde vitesler olduğu gibi, biz insanlarda da bilinç durumlarını kontrol etmemizi sağlayan farkındalık vitesleri vardır. Tüm kadim bilgelik te aslında bu bilinç geçişlerini yönetme sanatı etrafında şekillenir.

Dua ederken, olumlama yaparken, ya da kendini maji ederken, çok istediğin şeyin ta kendisi olabiliyorsun o an için. Imgelerken kendin olmaktan çıkıp o şeyin kendisi olmayı deneyimliyorsun.

Ama bu becerin senin için aynı zamanda bir tuzağa da dönüşebiliyor. Çünkü bir vesvese, kuruntu veya tetiklenen bir travmana dayalı bir duyguya kapıldığında da o sanal duygunun da ta kendisi oluyorsun aslında ve o duyguyu istemsizce körüklediğini ve tüm mantıklı gerekçelerini de bizzat zeka belirtinle tasarladığını anlayamıyorsun. Üstüne büyüteç tutuyorsun ve beyininin tüm bilişsel faliyetlerini o duyguyu büyütmeye şartlıyorsun. Geçmişini bile kodluyorsun bazen. Çünkü marifet zannettiğin meta odaklanma gücünü nerede nasıl kullanacağını öğrenmedin. Beynin de bunu kafasına göre olmadık duygulara uyarlamaya başladı.

O halde bir şeyleri tutkuyla isterken o şeyin kendisi olabilen bilinç durumundan çıkabilmeyi de öğrenmek gerekir. Gözlemcinin imajinasyon yaparken kendine hedef koyduğu duygunun kendisi olabilmek, evreni şekillendirme gücü doğursa da, bu işin kontrol memanizması herzaman gözlemcinin de farkında olan üst viteslerdeki ehillik ile gelir.

Buna farkındalık diyoruz, zaten klasik konu.. Ama farklındalık konseptini iyi anlayıp bir vites daha arttırdığımızda, farkındalığımızın da farkında olan daha kontrollü bir bilinç seviyesi karşımıza çıkıyor.


Yani stresi yönetmek için, aslında stresin ta kendisi olduğumuzu görebilmek gerek. Bunun için de sımsıkı tutunma ve imgeleme yeteneğimizden o an için özgürleşip yükselebilmemiz, ve kendimizi Hz Süleyman gibi tam karşıdan etkisiz eleman gibi görebilmemiz de gerekir ki süreç kolaylaşsın. Bu olmadan da stres yönetilir. Ama organizmanın genetik sağlamlığından götürür. Yani seni hızla yaşlandırır.
 
Son düzenleme:
Bütün forumdaslara soruyorum. Siz nasıl stres ile baş ediyorsunuz.?
Stresi yaratan unsuru bir süreliğine yok sayarak. Yani başka şeylerle meşgul oluyorum. Özellikle evcil hayvanlarımla vakit geçirmek iyi geliyor bana.
Eskiden sarma sarardım saatlerce. "Boş duran eller şeytanın elleridir" Ellerimi meşgul ettiğimde zihnim de oraya yönleniyordu.
 
Önceleri,yaklaşık şu anki dönemden 10 yıl kadar önce önce o stresi veren, yaratan karşımdaki kimse bütün eteğimdeki taşları döker söylenecek ya da söylenmeyecek her ne varsa söylerdim sonrasında da saatlerce bazen günlerce bile yataktan çıkmazdım uyurdum bildiğiniz uyurdum.Sonra bu cevap verme olayını sevmemeye başladım dedim ki karşındaki bu durumu yaratanlar bu tepkileri dahi haketmiyorlar sessiz kal sus ve izle ne zaman ki 30 yaşına girdim ve hayatımı tamamen tek başıma idame ettirmeye başladım bir süre zorlasa da tepki vermemek, sessiz kalmak, bi müddet sonra bilinçli yapılan şeyler artık yaşam biçime dönüşüyor orası zaten insanın kırılma noktası oluyor bu hiçliği sayarken de o arada elleri ya da zihni bende başka meşguliyete veriyorum yemek yapmak,temizlik yapmak,uzun süreli bi puzzle serip günlerce dizmek,resim yapmak,ya da bu yetişkinler için boyama kitapları boyamak( bu baya ruh halini belli ediyor sonrasında eline alıp baktığında iyi kafadayken boyamayla ruhen iyi olmadığın zamanlar renkleri bile kaleme alışın ) orda anlıyor insan aslında kolay bişeyler yaşamadığını...
 
Açık havada hızlı tempo yürüyüş de iyi geliyor strese kulağında kulaklık en sevdiğin müzikler eşliğinde. Hehe bir de komplo teorisi videoları izlemek, stresle baş etmekte etkili oluyor ayy neler varmış bunlar daha fragman ohh be deyip rahatlıyorsun :sick:
 
Olayin ilk sıcaklığında duvar gibi sessiz kalıyorum. Çocuğum dahil kimseyle konuşamıyorum. Daha sonra @Elnora_alila ile telefon seansı başlıyor. Konu, soyut somut farketmeksizin toprağı kazıyor, gömüyor hatta üstüne çiçeğini ekiyoruz. Herkes g.. Olmuş bizden iyisi yok diye kendimize gaz verip bu hafta görüşemedik diye kahve içmeye çıkıyoruz. İki konuşup beş kahkaha attığımız dan dönüşte sinir stres kalmamış oluyor.
@Elnora_alila muckkk. :))
 
Bütün forumdaslara soruyorum. Siz nasıl stres ile baş ediyorsunuz.?
Bugün uygulamaya başladığım bir şeyi paylaşayım. İşe yarıyor.

Stres oluştuğunda, stresin kaynağını biliyorsam, stresi yaşamayı mı SEÇTİĞİMİ soruyorum kendime. Cevap hep HAYIR oluyor. Alttan alta o kaygı devam ediyor, hissediyorum ama en azından varlığını fark edebiliyorum. Kontrolü kazandıkça onu da yöneteceğim.: )
 
Toplumumuzu bilinçli şekilde strese sokmaya çalıştıklarını düşünmeye başladım. Tvyi açıp kanallara bakıyorum bir tane bile mutluluk saçan dizi film yok. Gündüz programları kasvet dolu. 10 sene önceki dizilere bakıyorum mutluluk neşe saçıyor. Şimdi hangi dizide gülüyoruz? Beyinlerimize sürekli kötüyü aşılıyorlar. Saksıdaki çiçeğe bile kötü kötü konuştugumuzda çiçek soluyor. Televizyon izlemeyi bıraktım herkese de tavsiye ederim. Televizyon izlerseniz de yabancı dizi izleyin belgesel izleyin
 
Toplumumuzu bilinçli şekilde strese sokmaya çalıştıklarını düşünmeye başladım. Tvyi açıp kanallara bakıyorum bir tane bile mutluluk saçan dizi film yok. Gündüz programları kasvet dolu. 10 sene önceki dizilere bakıyorum mutluluk neşe saçıyor. Şimdi hangi dizide gülüyoruz? Beyinlerimize sürekli kötüyü aşılıyorlar. Saksıdaki çiçeğe bile kötü kötü konuştugumuzda çiçek soluyor. Televizyon izlemeyi bıraktım herkese de tavsiye ederim. Televizyon izlerseniz de yabancı dizi izleyin belgesel izleyin
Birde sosyal medya sürekli olumsuzluk pompalıyor. Kapattığımdan beri daha rahatım.Orasi bir vitrin ve seni sevmeyen negatif düşünen herkesin bütün enerjisini sana akıttığı yer. Hiç gereği yok bence
 
Geri
Üst