Rüyayı biri yorumlayabilirse çok memnun olurum.

Geçirdiğim bir kaza sonrası sol bacağım neredeyse paramparça olmuştu. Beni kaldıranlar yüzümünde dahil olmak üzere tüm vücudumun yaralar içinde olduğunu söylüyordu. Kanlar her yerdeydi. Bunun ne anlama geldiği konusunda yardımcı olursanız memnun olurum.

atasoymert' Alıntı:

Geçirdiğim bir kaza sonrası sol bacağım neredeyse paramparça olmuştu. Beni kaldıranlar yüzümünde dahil olmak üzere tüm vücudumun yaralar içinde olduğunu söylüyordu. Kanlar her yerdeydi. Bunun ne anlama geldiği konusunda yardımcı olursanız memnun olurum.

Genişletmek için tıkla ...

Yakınlarinizda küçük çocuklar varsa, akşamları onlara hoşlanacakları masallar anlatırsaniz veya masal kitapları okursanız bir daha kabus görmezsiniz. Zira o masal dünyaları sizin de bilinçaltınıza işler ve siz de küçük çocuklar gibi mışıl mışıl güzel rüyalar görürsünüz. Kabusları ise karamsar negatif yetişkinler görür.

Bariz bir şekilde kan görülen rüyalar yorumlanmaz.

Retro' Alıntı:

Bariz bir şekilde kan görülen rüyalar yorumlanmaz.

Genişletmek için tıkla ...

Yorumlanmaması rüyanın geçerliliği olmadığı için mi?

Alakan' Alıntı:

Yorumlanmaması rüyanın geçerliliği olmadığı için mi?

Genişletmek için tıkla ...

Sağlıklı bir zihnin birincil reflexi, bilinç dışı sembollerini yorumlamaktan ziyade organizmayı canlı ve ayık tutmaktır. Beyin, rüya görürken rüya gördüğünü de bilir aslında. Çünkü belli loblar aktif olurken belli loblar dinlenmeye alınır.

Rüyada bir tarafımız kesildiği zaman, eğer kan akmaya başladı ise, bu genellikle rüyada gördüğümüz son sahne olur ve rüya fişten çekilmişçesine kesilir.

Çünkü rüyadayken tüm o sembolleri hafızasına kaydetmeye devam eden ilkel beyin, bir anda bir uzvunun kanadığını, koptuğunu, kesilip alındığını vs görünce kanını damarlarında zaptetme reflexi ile hareket eder. Yani hayal ve gerçeği bu noktada ayırmaksızın asıl işine geri döner. Yani seni rüyandan uyandırır ve tehlikeden emin olman için tüm adrenalin bezlerini de uyarır. Adrenalin ise melatonini ve özellikle de epifizi bir anda keser.

Yüksek bir heyecan ile uyanırsın ve çok şükür rüyaymış elim kolum sağlam dersin ama rüyanın devamı ve finali gelmediği için yorumlanması da eksik ve yanıltıcı olur.


Ayrıca kan revan rüyalarını genellikle de rüyada musallat olan cinler seni korkutmak ve tiksinme duygusuna seni alıştırmak için gösterirler. Cinlerin insanları istila etme yollarından biri de "tiksinme" damarından deformasyonlar yapmalarıdır. Ağır musallatlı insanlar tiksinç toxic olan ne varsa dürtüsel olarak bunlara meylederler mesela ..

Retro' Alıntı:

Sağlıklı bir zihnin birincil reflexi, bilinç dışı sembollerini yorumlamaktan ziyade organizmayı canlı ve ayık tutmaktır. Beyin, rüya görürken rüya gördüğünü de bilir aslında. Çünkü belli loblar aktif olurken belli loblar dinlenmeye alınır.

Rüyada bir tarafımız kesildiği zaman, eğer kan akmaya başladı ise, bu genellikle rüyada gördüğümüz son sahne olur ve rüya fişten çekilmişçesine kesilir.

Çünkü rüyadayken tüm o sembolleri hafızasına kaydetmeye devam eden ilkel beyin, bir anda bir uzvunun kanadığını, koptuğunu, kesilip alındığını vs görünce kanını damarlarında zaptetme reflexi ile hareket eder. Yani hayal ve gerçeği bu noktada ayırmaksızın asıl işine geri döner. Yani seni rüyandan uyandırır ve tehlikeden emin olman için tüm adrenalin bezlerini de uyarır.

Yüksek bir heyecan ile uyanırsın ve çok şükür rüyaymış elim kolum sağlam dersin ama rüyanın devamı ve finali gelmediği için yorumlanması da eksik ve yanıltıcı olur.


Ayrıca kan revan rüyalarını genellikle de rüyada musallat olan cinler seni korkutmak ve tiksinme duygusuna seni alıştırmak için gösterirler. Cinlerin insanları istila etme yollarından biri de "tiksinme" damarından deformasyonlar yapmalarıdır. Ağır musallatlı insanlar tiksinç toxic olan ne varsa dürtüsel olarak bunlara meylederler mesela ..

Genişletmek için tıkla ...

Peki o zaman bir soru daha soracağım. Ben bazen rüyalarımda karnıma bir darbe alırım (bıçak silah vs ama kan yok) yahut geçen alevlerin üstünde yürüyordum mesela. Bunların acısını uyandığımda da hissetmeye devam ederim. Yani dediğiniz gibi beynim bunu gerçekmiş gibi algılar ve savunmaya geçer. Öyleyse bu tarz rüyaların da yorumlanmasında sakınca var.

Alakan' Alıntı:

Peki o zaman bir soru daha soracağım. Ben bazen rüyalarımda karnıma bir darbe alırım (bıçak silah vs ama kan yok)

Genişletmek için tıkla ...

Burada çok daha değişik imalar da olabilir. Ama girmek doğru değil.

Alakan' Alıntı:

Bunların acısını uyandığımda da hissetmeye devam ederim.

Genişletmek için tıkla ...

Çok normal bu, beyin suni sancılar da oluşturabiliyor düşsel yoğunlaşmalara bağlı olarak. En çok ta rüyalarda . Plasebo etkisine ulaşınca, olmayan sancıları da başlatırız, olan sancıları da bir anda yatıştırabiliriz. Bu böyle bir şeydir.

Alakan' Alıntı:

Yani dediğiniz gibi beynim bunu gerçekmiş gibi algılar ve savunmaya geçer. Öyleyse bu tarz rüyaların da yorumlanmasında sakınca var.

Genişletmek için tıkla ...

Derin anlamlar çıkarmamakta, özellikle de gaybi bilgiler almak sureti ile fazla kurcalamamakta fayda var.

İlla da yorumlayacaksanız da (çünkü büyük küçük herşeyin mutlaka bir izahı vardır) stresli, zor, verimsiz, boşa geçmiş veya tutukluk yapmış bir günün ardından beynin gereksiz bilgileri ve önceden de biriktirdiği benzer tortuları gözden geçirerek kalıcı olarak silmesine veya kategorizelendirmesine yorabilirsiniz. Bu beynin kendi dosyalama sistemidir ve kendi kendini optimize etmesine de izin vermek en doğrusudur.

Yani derin anlamlar getiren rüyalar nadirdir ve tekrar etmelidirler. Aynı senaryoya sadık kalarak farklı kareografilerde ve sembollerde tekrar etmelidirdır haberci rüyalar.

Mesela "7 yeşil başak" rüyası ve "7 semiz inek" rüyası gibi. 7 cılız ineğe karşılık, 7 kurumuş başak gibi.

Retro' Alıntı:

Burada çok daha değişik imalar da olabilir. Ama girmek doğru değil.



Çok normal bu, beyin suni sancılar da oluşturabiliyor düşsel yoğunlaşmalara bağlı olarak. En çok ta rüyalarda . Plasebo etkisine ulaşınca, olmayan sancıları da başlatırız, olan sancıları da bir anda yatıştırabiliriz. Bu böyle bir şeydir.



Derin anlamlar çıkarmamakta, özellikle de gaybi bilgiler almak sureti ile fazla kurcalamamakta fayda var.

İlla da yorumlayacaksanız da (çünkü büyük küçük herşeyin mutlaka bir izahı vardır) stresli, zor, verimsiz, boşa geçmiş veya tutukluk yapmış bir günün ardından beynin gereksiz bilgileri ve önceden biriltirdiği benzer tortularu gözden geçirerek kalıcı olarak silmesine veya kategorizelendirmesine yorabilirsiniz. Bu beynin kendi dosyalama sistemidir ve kendi kendini optimize etmesine de izin vermek en doğrusudur.

Yani derin anlamlar getiren rüyalar nadirdir ve tekrar etmelidirler. Aynı senaryoya sadık kalarak farklı kareografilerde ve sembollerde tekrar etmelidirdır haberci rüyalar.

Mesela "7 yeşil başak" rüyası ve "7 semiz inek" rüyası gibi. 7 cılız ineğe karşılık, 7 kurumuş başak gibi.

Genişletmek için tıkla ...

Bu anlattıklarımın devamı ve sürekliliği var da ben anlatmanın doğru olacağını düşünmedim. Sadece acaba yorumlanmaz mı diye tereddütte kaldım ama cevabımı aldım, teşekkür ederim.

Lüks bir villanız var. Bahçesi, havuzu, manzarası var. Keyfiniz de yerinde. Bununla birlikte kazan dairenizin nasıl çalıştığını görmek, bilmek, yakından tanımak da aslında son derece sağlıklı bir tedbir olabilecekken buna yanaşmıyoruz mesela. Boğucu ve kasvetli kömür odalarına girmek istemiyoruz...


İşte rüyalar da buna benzerler. Korkutan, ürküten rüyalar aslında hormonal dengenin korunması için gereklidirler. Kalbe de iyi gelirler bir noktada. Çünkü bir korku hormonunu bastırmak için geri kalan tüm hormonlar aktif rol alırlar ve dengeyi zamana yayarak paylaştırırlar. Bu olmazsa kişinin yıldızı düşerbilir ve canlılığı zayıflayabilir.

Bizim ülkemizde malesef ki hastalık süreci şifa, şifa süreci de hastalık olarak ele alınıyor.
Ruhun ve bedenin kendi kendini iyileştirirken ortaya çıkan semptomları yanlış yorumlayarak süreci baltalıyoruz.
Öğrenmeye aç ve süper zeki olan Bağışıklık sisteminin hastalıkla bir süre satranç oynamasına ve denklemi çözerek galip gelmesine izin veremiyoruz. Böylece bağışıklık sistemimize en büyük ihaneti de kendimiz yapıyoruz. Bu durum ruhani bağışiklik için de geçerli.