ruhunuzu nasıl dinlendiriyorsunuz?

Bedenimi hissetmediğim sadece ruhumla yaradana yöneldiğim anlar.
Yaratıcıyla konştugum onun adını sürekli olarak dillendirdigim zaman ruhum hapsolduğu beden zindanında kurtuluyor. Dondurucu sogukta üşüyen bedenim bir anda kalpte başlayan içten bir ısınmayla üşüdüğünü bile hissetmez hale geliyor. Ölü bir kuşun cesedi gibi kaskatı kesiliyor. Elim kolum kıpırdamıyor.
Bu duyguyu yaşamasaydım eger hobilerimi icra ederken ki açık havada yürürken ki yalancı baharları, yalancı rahatlamaları gerçek sanırdım.
 
Bir şeyler karalarım. Başka yerlerdede yayımladığım hikayeler yahut kısa yazılar var. Aslında birazda ego tatmini. Kendi yarattığım dünyada, kaderleri ellerimde olan katakterler ile tanrıcılık oynuyorum. Yapıyorum ve bozuyorum. Yazıyor, çiziyorum.
 
Ruh dinlenir mi bilemem ama herkes gibi benim de çok güzel vakit geçirdiğim ve sonucunda mutlu olduğum aktiviteler var.
Anlatmaya başlarsam balık tutmayı ilk sıraya yazarım. Yanında hafif bir müzik ve bir tane bira çok iyi gider.
Tuttuğum balığı da geri salarım zaten. Heyecanı yeterlidir. Sakinlik, huzur ve heyecanı bir günde yaşarsınız. Yanınızda herhangi bir dostunuz da varsa keyif katlanır.

Bir diğerine geçersek, genelde insanın içini karartsada haber dinlemeyi, gazete okumayı vs ikinci sıraya yazarım. Bilemiyorum ama gündemi takip etmek, yaşananlardan haberdar olmak ve bu konular üzerine düşünmek, sonra da gidip birine detaylıca anlatmak hoşuma gider.

Şu sıralar pek sık oynayamasam da bilgisayar oyunlarını fena halde severim. Özellikle grand strategy denilen, harita üzerinden oynanan detaylı oyunlara bayılırım.
Stellaris var örneğin. Galaktik bir ırk yaratıp evrende koloniler kurmak veya barışçıl bir ırk olarak diğer ırklara yardım etmek çok zevklidir. Keşke uzay gemim olsada aralarına karışsam dedirtir insana.

Astronomi de var tabi.
Şehirde olmazsam eğer karanlık bir yer bulup gökyüzünü izlerim (balığa gece gidersem bu da cepte) her kafamı kaldırışımda tarifi imkansız bir duygu durumuna girerim. Ruhum özlemle dolup yıldızlara çekilir sanki o an. Şehirdeysem de yine bilgisayar başında astronomi programıyla kafayı bozarım. Kendimi sürekli astronomide geliştirmeye çalışırım.
Genelde bilgi açlığımı gidermek ve hayal gücümü beslemek bana iyi gelir.

Aslında en güzeli; tabi pek yapamasamda flört etmek. Bunun anlamlı olanı ve tadında bırakılanı her iki cinsede iyi gelir.
Ruhu karşılıklı olumlu bir paylaşımdan daha çok ne dinlendirebilir ?
Hem flört etmek vücuda ciddi anlamda serotonin salgılatır.
Şartlar yerindeyse neyi seviyorsam onu yaparım işte. Bu kadar yazmaya gerek yoktu aslında.
 
Yalnız, evden uzak akşam saatlerinde kulaklıkla müzik dinlemek en iyi gelen şey bu fakat yetmiyor daha uzak olmalı, çok uzak.
 
Bunlar dışında sanat konusunda herhangi bir şey yapmak çizim veya heykel, şiir yazmak çok güzel oluyor, yağmurda ıslanmak , şimdi meditasyon başladı henüz yeni başladım fakat muazzam hissettiriyor.
 
Ruhsal ve zihinsel olarak dinlenmek için tamamen yalnız kalmam gerekir. Uzun süre boyunca evde sadece kendimle baş başa kalamazsam hiç iletişimde olmasak bile, odamdan çıkmasam bile evdeki insanın/insanların varlığı beni yorar. Bunun dışında meditasyon yapmak, yemek yapmak, kimi zaman müzik dinlerken dinlenir ruhum kimi zaman da tamamen sessizlik ile. İnsanlar kötü gelse de kedi sevmenin beni ciddi anlamda iyileştirdiğine inanıyorum. Bugün kafamdan uzun süredir çıkmayan sorularla alakalı bir kitap okudum mesela ve bazı cevaplar almak yorulmuş ruhumu biraz dinlendirdi.
 
Geri
Üst