Neden buradayız ve Hayatın Amacı

Rica ederim. Bir de şu bilgiyi vereyim size; hislerin en saf yoğunlukta olduğu nokta evrenin matematik düzenine girildiği kapıdır. Gerçekten iç sesine yoğunlaşılmadığı zamanlar dediğiniz gibi karmakarışık olur. İnsanlar bunun için uğraşmışlardır binlerce yıldır, kimi Tibetin tepesine çıkıp Nirvanaya ulaşmaya çalışmıştır kimi dergahlara kapanmıştır kimi tefekküre dalmıştır kimi derviş olarak yollara düşüp çilesini doldurmuştur.

Sevgili Origanum; -tekamül,hayatın amacı,evren ve ilâhi düzen-bu konularda sizinde bir kitap yazmanızı yürekten istiyorum.Bilgilerinize karşı bir merakım var kısaca..Evet en doğru tabirle "merak".Kısa kısa okuyunca sanki kursağımda kalıyor.

fako' Alıntı:

Benim düşünce ve görüşüme göre; bir amacımız yok. Çünkü her bir insanın amacı farklı, dünyayı örümcek ağından örülmüş ince el işi olarak görüyorum. Her birimiz bir ipliğiz. En ufak karışıklıkta dolanacak ve çözülemeyecek olan, ancak hiç bir zamanda dolanmayıp o kusursuz ve inci mesafeyi koruyabilen iplikler. Tek başımıza hiç bir şeyiz. Hepimiz aslında bir bütün olarak bir şeyi simgeliyoruz. Kimisi büyük desenin,resmin sağ köşesi kimisi ortası. Tek olarak baktığımızda basit bir iplik iken azıcık uzaklaşırsak mükemmel bir şeyi yansıtıyoruz. Uzun lafın kısası hepimizin amacı farklı da diyebiliriz neden bu kadar dolandırdım bilmiyorum, sanırım duygu patlaması yaşadım.

Genişletmek için tıkla ...

İşte böyle benzetmeleri okuyunca ben yazmadan duramıyorum, konuyu hortlatayım da herkes görsün diye. Siz de gelin fako, teker teker gelin ben en arkada seyirci olurum sesim de çıkmaz. Gelsin tüm eskiler lütfen

gizliherif' Alıntı:

Merhaba, kitabın büyük bir kısmını okudum ve okuduğum en mantıklı evren teorisini içeren kitap, parapsikolojik olayların açıklaması da bilimsel olarak çok iyi açıklanmış. Fakat akla yatmayan birkaç nokta var, ruhun tekamülü için üst üniteler tarafından olayların daha önceden belirlendiği ve kaderin değiştirilemeyeceği gibi durumlardan ve evrende hiçbir şeyin boşuna olmadığından bahsediliyor. Öyleyse 2 yaşındaki 3 yaşındaki bebeklerin hunharca katledilmesi, kazalar sonucu ölmesi bir ruhun tekamülüne yararı nasıl olabilir? Yoksa değer farklanması mekanizmasına göre önceki enkarnelerden kalma ya da karmaya bağlı olaylar neticesiyle mi böyle oluyor?

Genişletmek için tıkla ...

şehitler tekamüllerini başka bir alemde devam ettiriyor olabilirler @dennise 'e sormuştum bunu belki daha iyi bir cevap verir

KarBahçesi' Alıntı:

şehitler tekamüllerini başka bir alemde devam ettiriyor olabilirler @dennise 'e sormuştum bunu belki daha iyi bir cevap verir

Genişletmek için tıkla ...

Sehit olanlar, Kuran`a gore eceli gelmislerden sayilmiyorlar :
Onlara olduler demeyin, onlar sizin gibi riziklanmaya devam ediyorlar (Kuran)

Allah men ediyor hatta hakaret sayiyor. Sehitler riziklanmaya yani mujdelenmeye devam ederler. Sahadet aleminde tutuluyorlar. Orasi ustun kozmik duygu baglarinin hakim oldugu VIP kulubudur. Vatanseverler ve mucadele uzerine vefat edenler birbiri ile kaynasirlar. Dusman milletlerden savasanlar bile ahbap olurlar orda.

Her hormonun bir tabakasi vardir. Adrenalin hormonunun tabakasi sahadet makami tabakasidir. Epifiz, hipofiz gibi her hormon ruhun bir uzanti tabakasinin sebebi kilinmistir. Adrenalin ilginc bir hormondur. Oyle zamanlarda salgilanir ki, cesur cikislar yaparsiniz, trafik kazasi, deprem vs gibi olaylar, ani baskinlar hosunuza bile gider. Adrenalin salgisi durunca da kendinizden korkarsiniz. Ben nasil bu kadar dirayetli kalabildim dersiniz.

Simdi adrenalinin bir ruhsal uzanti boyutu var. Oyle spor yapmayla alakali degil bu hormon sadece. Adrenalin salgilaniyorken olen kisi acilan bir boyut kapisindan sahadet makamina gecer. Buna da hic sasirmaz. Cunku dunyada yasarken zaten ayni anda orada da yasiyordu. Ibni Arabi bir menzilde bir sey yaparsiniz ve o sizin 28 menzildeki tabakalariniza direk yansir der.

MEsela savaslarda adamin ayagi kopuyor. Ama o bunu da anlamiyor. SAvas bitince atindan inmeye davraniyor ama yere basamadigini farkediyor. Yigilip kaliyor yere. Ayak coktan kopmus, sanki beyin kopmamis gibi davrandigi icin kan bile pihtilasmis. Haberi yok. Kendi kendini tedavi bile etmis vucut.

Simdi sehit olanlar olduklerini de ayni iskalama ile farkedemiyorlar. Allah o yuzden tekamulleri devam ediyor diyor. Oldu zannetmeyin diyor. Onlara yanmayin kendinize yanin cunku onlar mujdelenerek yola devam ediyorlar diyor.

Allahualem NEslican da sehittir. Cunku ben baktim. Yogun mucadelesi vardi kizcagizin. Heyecanliydi da. Umalim da sehitlerden yazilsin.

Ne bahtiyar bir kul olmali ki, gitmeden once cok fazla dua aldi, kendisi ile uyumlu frekanslari ortaya cikardi, onlarla tam hizalandi ve arkasinda birsuru kisinin sevgi ve merhamet duygularini da alarak gitti. Yani kozmik bir ``bu kisiyi taniyor olabilirsiniz takibe almak ister misiniz`` isareti olustu.

Allah onure etmeyi dilemeseydi bu imkan ona nasip bile olmazdi.

Bence bu soruyu soracak en son biz olmalıyız. Neden derseniz Grand Theft Auto 'daki gibi dilediğimizi yapabiliyor, kafamıza göre takilabiliyoruz. Ha mesela suan Bodrum 'da karanlıkta dolaşan örümcek olsak belki denk gelir arada hasbihal edebiliriz ve fakat insan mı hala sorguluyorsak kafamizin içini açıp bakmakta fayda görüyorum.

Şu an hissettiğim bir amacımın olmadıığı. Birşeyleri deniyorum, insan ilişkileri ve vücudumu tanımaya odaklanmışım.