PaRaNoiA
Kayıtlı Üye
Dua ile yaptırmak? Siz öyle mi sanıyorsunuz? Büyücü değilsiniz, büyü eğitimi ile ilgili bilgiler hakkında fikriniz yok, parapsikoloji ile hiç ilginiz olmadı, yetileriniz zaten yok, çevrenizde de ilgili yok, tasavvuf ehli de değilsiniz ve bu kavramlar da işleyiş tarzı da sizin için yabancı bir alan biliyorum ancak o kadar zamandır sitede dolaşıyorsunuz bazı şeyleri artık kavramanız gerekirdi.
İnsanlara dualı sözcüklerin yaydığı titreşim gücü kullanılarak etki edilmesi büyüdür. Sadece sizler dua edilmiş olduğuna inanmakta ısrar ediyorsunuz, çünkü böyle görmek nefsin işine geliyor, içinizi ferahlatıyor. Vicdan rahat olunca da birilerine şu kadar şu duaların olduğu ifadeleri söyleyince büyü yapılmamış sayılıyor. Bu insanın kendi kendini uyutmasıdır.
Günümüz insanının bu suçta fazla parmağı yoktur, geçmişte böyle dayatılmıştır ama insanın zekası vardır, doğru ile yanlışı ayıracak kabiliyettedir, aklını kullanıp yaptığının ne olup olmadığını gayet iyi anlayabilir. Ama işine geliyor bilmezlikten gelmek. Yıllar bu masalla geçti zaten günümüze dek.
Hırsı ile isteklerini, hayallerini gerçekleştirmek, hep öyle kalması için de yönetimi elinde tutmak isteyenler, bazı isteklerini büyü yolu ile yapmışlar ve bu yolda başka insanları uyutmuşlardır. Kimi de eski büyü geleneklerini kaybetmemek ve yeni gelen dinlere, yönetim şekillerine uymuş görünüp ölümden dönmek, hayatta kalmak için uyutmuştur.
Antik çağdaki ezoterik eğitimler de, felsefe ve bilim okulları da tasavvuf ehlinin eğitimi de iki çeşit olmuştur. Birincisi normal halka diğeri ise içlerinde ışık görünenlere kapalı kapılar altında, gizli olarak. Tabi arada bazı çakal tipler de çıkmıştır bu iki gruba uymayan. Günümüzde kendini fasulye gibi nimetten sayıp kendilerini hoca olarak gösteren bu tipler dolandırıcılık mesleği ile geçinmekte ve halkı sömürmekte, işlerini yaptırtmak için de mürit çekmektedir. Tarihte ise gizli eğitimi farkedip neden kendileri de gizli eğitim almadıkları için hasetlerinden ihbar etmiş ve okulların yıkılmasına, insanların ölmesine sebep olmuşlardır.
Siz kendi halinde dindar bir insanken fazla zikir okumanız nedeniyle varlıkların ziyaretinden endişelenip bu siteye üye olmuş birisiniz. Özelden birçok şey açıkladım zaten. Varlıklar gerek dua amaçlı gerekse büyü amaçlı kullanılan ortak sözlerin yaydığı titreşim nedeniyle ortaya çıkan enerjiden beslenirler. Çocukluğunuzdan beri neyin nasıl okunması gerektiğine dair gerçek bir üstadın yanında eğitim görmüş olsa idiniz alışkın olurdunuz ve kendinizi korumasını da onlardan yararlanmasını da size zarar vermemelerini de daha pek çok şeyi de öğrenmiş olurdunuz. Bugün burada bu sorunları yaşamazdınız kısacası.
Kendi halinde bir insanın yarım yamalak okumaları belli bir enerji yayar ve besin kaynağı olarak dumanı tüten bir çorba gibi gelir varlıklara ancak ana yemek yoktur ve onlar bekler sizden. Asıl sorun o zaman çıkar. Zorla fazladan gelişigüzel okuma yapmanıza ve batmanıza yol açar. Dualı sözcükleri aklınıza göre uygun gördüğünüz zamanlarda ve yanlış sayılarda okumak üzerinize negatif enerji yükler, ağır gelir, hasar görürsünüz. Oysa bunları sadece aklınıza geldiği anlarda sayısız ve sadece kalbinizden zikretmek dua yerine geçerken siz bambaşka işlere kalkıştığınız için aileniz için de tehlike oluşur.
Varlıklar önce sizin enerjinizi sömürür sonra etrafınızdakilerin, sizi başka enerji kazanma yollarına sevkederler, siz ibadet yaptığınızı sanırsınız, yetmez yine isterler, bitersiniz bir posa gibi tüketirler. Bazı çakal tipli kişilerden bahsetmiştim, onlar kurnaz olduğu için buna önlem geliştirmişlerdir, yanlarına sürekli okuyacak kişiler bulurlar, onların enerjisini varlıklara sunarlar, onlar da bu besinin bedeli olarak bizim çakala bazı nimetler verirler, güçlenen çakalımız yaptıkları sayesinde etrafına yeni kurbanlar pardon müritler seçer, sunar onları da varlıklara. Herkes memnun. Uyuyan da uyutan da beslenen de.
Siz aslında neyin yanlış olduğunu çok güzel öğrendiniz ama bilinçaltınız kabullenmekte ısrar ediyor. Siz hatalı davranmaya teşvik ediyor. Sonuçta genlerinizde binlerce yıllık uyku var, rahatını bozup kalkmak işine gelmiyor. Durum bu.
İsteseniz de bizim gibi genlerle doğmadığınız için bir üstaddan bir ömür eğitim ve bunun sonucunda icazet yani bir nevi onay, diploma, yeterlilik alamazsınız. Yanlarında çakallık eğitimi alabilirsiniz en fazla. Ama piyasadaki diğer çakallar sizi yer çünkü çakallık geni de sizde yok. Bu yüzden sadece dindar bir insan olarak hayatınıza dönün ve derin işlerle ilgilenmeyin. Hatanız daha iyi ibadet etme isteği, zaten ibadet şekli belirlenmiş Allah'a uyun, daha iyisi de ola ki? Onun dediğini yeterli bulmayıp dahasını sormak sizce caiz midir? Kendi maneviyatınızı bu şekilde kendiniz zedeliyorsunuz. Allah sizi zaten en uygun halinizle yaratmış, başka türlüsünü istese o şekilde yaratırdı. Zaten sizden razı. Neden anlamamakta ısrar ediyorsunuz? Kraldan çok kralcı olmak sadece bazıları için besin kaynağı olmaya yarar. Ama yine de takdir sizin, kendinizi sunabilirsiniz tabi bizim itirazımız yok.
Uzun açıklamanız için teşekkür ederim. Aklıma takılan bir soruyu sormak istiyorum. Genlerinizden ve üstadın öğrencisini bulmaktan bahsetmişsiniz. Peki üstad o kişiyi nasıl buluyor ? Ya da sahte bir üstad olan biri farklı genleri olanı tespit edip o kişiyi kullanması mümkün müdür ?