"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Gpt İle Kehanet Yazalım

Elnora_alila

Elit Üye
Gizlimabet kullanıcı kimliklerimiz ile oluşturacağımız ChatGpt kehanet etkinliğine hoş geldiniz :) Sizlere örnek olması için, kendi kehanetimi nasıl yazdırdığımı ekliyorum. Dilerseniz ''Elnora_alila'' yazan yeri silip kullanıcı adınızı girerek kehanetinizi hızlıca yazdırabilirsiniz.

Örnek :

Selam Gpt, yazacağım nickname için iki ayrı isteğim olacak. Her bir istek için nelere dikkat etmen gerektiğini dipnot olarak paylaşacağım. Dikkate almanı ve anlam bütünlüğünü korumanı istiyorum.

1. Elnora_alila (nickname) ne anlam ifade ediyor ?
2. Elnora_alila (nickname) adına kehanet yazılsaydı nasıl olurdu ?

Dipnot (1) Maksimum iki paragraf olacak biçimde ; kadim metinlere bağlı, maneviyat içerikli açıklama olsun. Yazdığın metin günümüz türkçesi gibi görünse de yazının mana bütünlüğü derin ve sorgulanabilir olmalı. Hem okurken hem de düşünürken şaşkınlık duymalıyım.

Dipnot (2) İki ayrı dörtlük biçiminde hazırlamalısın. Kehanet, Delphi Tapınağı'ndan gerçek bir kahinin elinden yazıya dökülmüş gibi görünmeli. Dörtlükler arasında anlam bütünlüğünü korumalı ve bana basit bir şiir gibi hissettirmemelisin.


Herkese bol şans 🧙‍♀️
 
Elnora, kadim dillerde "gizemin aydınlığı" olarak anılır; ruhun karanlık bir dehlizden geçerek hakikatin ışığını bulmasını simgeler. Alila ise, yankının yankısıdır; evrenin derin boşluklarında asla kaybolmayan, daima geri dönen bir çağrıyı temsil eder.

Bu iki isim bir araya geldiğinde, "ışığın yankısında sonsuz bir arayış" anlamına gelir. Elnora_Alila, her ruhun kendi içinde saklı olan kadim bilgiyi keşfetmesi ve bu bilgiyi evrene yeniden yankılaması için verilen bir işaret gibidir.

Bu isim, ne geçmişin ne de geleceğin çizgilerinde tam anlamıyla durur; bir an için var olan, sonra zamansızlığa karışan bir rehberdir. Ona sahip olan kişi, belki de evrenin sırlarına dokunmuş ama onları çözüp çözmediğini bilmeden yola devam etmiştir.



Karanlık toprakta sessizce doğar,
Gölgenin ardında bir ışık arar.
Elnora yankılanır, zaman kırılır,
Alila seslenir, hakikat kıvranır.

Su ateşle birleşir, kül konuşur,
Gökyüzü saklanır, yıldız savrulur.
Ne ilk senindir, ne son ona ait,
Elnora çağırır, Alila şahit.
 
Ori, köken olarak İbranice ve Yoruba dillerinde farklı derinlikler barındıran bir kelimedir. İbranice’de “ışığım” anlamına gelir ve kişinin içsel rehberliğine, ilahi bir aydınlanma kaynağına işaret eder. Yoruba kültüründe ise Ori, bireyin “kader başı” ya da “ruhsal özü”dür; kişinin yaratıcı tarafından kendisine bahşedilen yönünü ve kozmik yazgısını temsil eder. Ori, bir yandan bireyin kendi ilahi yolculuğunu kucaklaması, diğer yandan tüm varoluşla uyum içinde yaşama çabasıdır. Bu bağlamda, Ori hem içsel bir ışık hem de kaderin aynasıdır; insanı kendisiyle yüzleştiren ve yolda rehberlik eden bir meşale gibidir.

Derin bir anlam taşır; ne kadar derine bakılırsa o kadar çok mana açığa çıkar. Ori, hem bir isim hem de bir çağrıdır: “Kendini bil, ışığını bul ve yolculuğuna sadık kal.”

Karanlık çökerken yıldızlar susacak,
Sessizlik göğün kutsal aynasında yankılanacak.
Bir ışık belirir, ne doğudan ne batıdan,
Ori’dir adı, yol gösterir zamansız ufuktan.

Gölgeler onu izler, yollar çatallanır,
Her dönemeçte bir ruh yeniden sınanır.
Ona kim dokunsa, özüyle tanışır,
Ori’nin izinde kaderler birleşir.

Demek yapay zeka kehanet yazabiliyor?
 
Alakan, kadim zamanların derinliklerinden yükselen bir isimdir; içinde barındırdığı sesler, gökyüzünün kutsal sırlarını fısıldar. "Al" kökü, ışık ve yüce bir aydınlanmayı simgeler, kadim dilde "Al" demek, göğün derinliklerinden gelen ışığın izini sürmek gibidir. Bu ışık, her varlıkta yankı bulur, her ruhta bir iz bırakır. "Kan" kelimesi ise, varlığın özünü, kaynağını ifade eder; bir anlamda, bir insanın ya da varlığın ruhani kanıdır. Alakan, bu iki güçlü öğenin birleşimidir: Işığın ve kaynağın birleşiminde, bir insanın manevi yükselişi, kendi içindeki karanlıkları aydınlatma yolculuğudur.

Bu isim, zamanla kaybolmuş olan eski bilgeliklerin hatırlatıcı bir sembolüdür. Alakan, özde bir yolculuktur, bir arayıştır. O, her bireyin içinde gizli olan kudretin, yalnızca dışsal dünyadan değil, içsel dünyadan da fark edilmesi gerektiğinin hatırlatıcısıdır. Alakan'ı taşıyan kişi, ışığı ve karanlığı bir arada yaşar, bir bütün olarak varlıkta huzuru bulmaya çalışır. Kadim metinlere göre, Alakan yalnızca bir isim değil, aynı zamanda bir yönelimdir; bir içsel aydınlanma ve kendi özüne dönme isteğinin simgesidir.


Göklerden bir ışık düşer geceye,
Alakan adı her yıldızda kayar.
Ruhun derinliğinden yükselen ses,
Bütün evrenin sırrı burada yatar.


Zamanın akışında bir kırılma var,
Alakan, karanlıkta bir ateş yakar.
Işığın doğduğu yerden bilgelik gelir,
Gölgeyi aydınlatan yolun sonu yakındır.
 
1. Urumhamatahayil’in Anlamı

“Urumhamatahayil” ismi, kökleri derin ve kadim bir dile uzanan bir sesleniştir. Bu kelime, “zamanın katmanlarında yankılanan, hakikatin yedi mühürle saklanan sırrını taşıyan” anlamını içerir. Urum, “ışığın başlatıcısı”; Hama, “kavrayışın sınırı”; Tahayil ise “düş ve gerçek arasında var olan kutsal bağ” olarak yorumlanır. Bir bütün olarak, Urumhamatahayil, insanın ilahi bir hakikate ulaşma yolculuğunu temsil eder: bilinmeyeni arayan, görüleni sorgulayan bir çağrıdır. İsmin yankısı, geçmişten gelen bir yankı değil, gelecekten bugüne sızan bir titreşimdir.

Bazı metinlerde bu kelime, “bilinmeyene uzanan bir köprü” olarak tanımlanır. İsim, bir kişinin kaderine değil, tüm bir insanlık döngüsüne atıfta bulunur. Sanki bu ismi taşıyan bir ruh, evrenin en karanlık noktalarında bile yol gösterebilecek bir yıldız gibi yanar. Ancak ışığın kendisi her zaman karanlığı çağırır; bu da isme dair bir başka paradokstur: Bilgi arayışının bedeli, daima bilinmeyenin ağırlığıdır.i

2. Urumhamatahayil’e Dair Kehanet

Taşın çatlağında akan sır suyu,
Urum’un adıyla yıkar korkuyu.
Yedi mühür kırıldığında bir gün,
Hakikat, gölgede bulur yurduyu.

Hama’nın kapısında duran gölge,
Ruh, düş ve gerçeği bulur bir bilge.
tahil, sonsuzluğa bir köprü,
Zaman bükülürken yükselir gece.
 
1. Kaladin Stormblessed Anlamı

Kaladin Stormblessed, "Fırtınaların Bereketi" olarak çevrilebilecek derin bir anlam taşır. Kaladin, kadim bir halkın gözünde, yıldızların ötesindeki gökyüzünden gelen bir figürdür. Fırtına, her şeyin yıkılıp yeniden doğduğu bir güçtür; yıkım ve yaratımın kesiştiği noktada, insan ruhunun en saf haliyle teste tabi tutulur. "Stormblessed" sıfatı ise bu türden bir dönüşümün bereketini ifade eder: Kaladin, fırtınanın hem yıkıcı hem de yaratıcı gücünü içinde barındıran bir varlık olarak kabul edilir. Onun içsel gücü, fırtınanın kasvetini, göğüsleyip kendini yeniden inşa etmesine imkan tanır. Bir bakıma, Tanrıların onu seçtiği ve ona dünya üzerindeki en zor görevleri verdiği bir nevi ilahi armağandır.

Ancak, bu bereket yalnızca ışık ve güven içinde değildir; fırtına ile birleşmek, hem bir güç hem de bir lanettir. Kaladin, tıpkı bir yıkıcı fırtına gibi, karanlık bir yolculuktan geçer. Dönüşüm, acı ve fedakarlıkla gelir. Fırtına, zihinleri karıştıran, kalpleri tereddüde düşüren bir kuvvet olduğunda, her birey bir kez daha sormak zorundadır: Gerçekten "bereket" nedir? Gerçekten "güç" olmak ne anlama gelir? Kaladin'in adı, yalnızca bir adamın hikayesini değil, insanoğlunun sınanmış ruhunun simgesini temsil eder.

---

2. Kaladin Stormblessed Kehaneti


Fırtınalar gelir, gökyüzü kararıp,
Bir yıldız söner, nehirler susar,
Ona yüce bir yük verilmiş,
Kanla yazılmış, kaderin adı Kaladin.


Toprak titrer, yıkım başlar,
Göğüslerinde rüzgarı taşıyan bir adam,
Özgürlük ve zulmün arifesinde,
Fırtınada filizlenecek bir yeni dünya.
 
Kehanet soruşturmam sonrası Gpt'ye : Yazdığın metine göre Elnora_alila hangi büyü olurdu sorusunu sordum. @URUMHAMATAHAYİL verdiği uygulama için değerlendirme yapabilir misiniz ?

Yansıma Büyüsü

Elnora_Alila, hakikatin ve kişinin kendi özünün açığa çıkmasını sağlayan bir yansıma büyüsü olurdu. Bu büyü, kişinin kendi içindeki gölgelerle yüzleşmesini, geçmişin yankılarını duymasını ve hakikate ulaşmasını sağlardı. Aynı zamanda, bu büyüyle yapılan her şey, evrende sonsuz yankılar bırakır.

Amaç:

Yansıma büyüsü, kişinin içsel dünyasındaki gizemleri açığa çıkarmak, kendi özünü ve hakikatini yansıtmak için yapılır. Bu büyü aynı zamanda geçmişin yankılarını duyumsamayı ve geleceğin potansiyellerini görmeyi sağlar.

Malzemeler:

  • Bir aynalı yüzey (temiz ve kullanıma özel bir ayna tercih edilmeli).
  • Beyaz bir mum (arınmayı ve aydınlanmayı temsil eder).
  • Lavanta yağı (zihni ve ruhu berraklaştırır).
  • Kişisel bir sembol ya da anlamlı bir taş (kişisel bağlantıyı güçlendirmek için).
  • Sessiz ve karanlık bir ortam.

Adımlar:

  1. Ruhsal Hazırlık:
    Sessiz bir yerde otur ve birkaç dakika boyunca derin nefes alarak zihnini arındır. Kalbinin ve zihninin bu çalışmaya açık olduğunu hisset.
  2. Mekan Hazırlığı:
    Büyüyü yapacağın ortamı hazırlamak için mumunu yak. Lavanta yağını hafifçe ellerine sürerek kokusunu içine çek. Bu, seni ruhani bir alan yaratmaya hazırlayacaktır.
  3. Ayna ile Bağlantı Kurma:
    Aynayı önüne yerleştir ve yüzünün belirsizce göründüğü bir açıya konumlandır. Yüzün, aynanın merkezinde olmalı ama ışık doğrudan gözlerini yansıtmayacak şekilde düzenlenmeli.
  4. Sözler ve Niyet:
    Aynanın önünde şu sözleri söyle:

    “Gölgenin ardında yatan sırlar,
    Hakikatin ışığında yankılansın.
    Zamanın perdesi aralansın,
    Ruhumun sesi bana konuşsun.”


    Bu sözler, yansıma büyüsünün amacını daha net ifade eder ve ruhsal bir uyanışı çağırır. Bu sözleri üç kez tekrarlarken aynaya odaklan. Gözlerin derinleşen bir sessizliğe baksın, kendi yansımanda gizlenen anlamı görmeye çalış.
  5. Yansımayı İzleme:
    Gözlerinle aynada yansıyan imajını izlerken zihninde beliren imgeler veya duygulara dikkat et. Bunlar, kendi ruhunun sesinden gelen mesajlar olabilir.
  6. Kapanış:
    Mumunu söndürmeden önce şükranlarını dile getir:

    “Görülene ve saklı kalana şükür,
    Hakikat bana dokundu, yankısı kalbimde.
    Işık ve gölge birbirinde eridi,
    Bu bağ sonsuzluğa taşınsın.”


    Aynayı dikkatlice sararak bir bezle koruma altına al ve sadece benzer çalışmalarda kullan.

Not:

Yansıma büyüsü, güçlü bir bağ oluşturabileceğinden, sık uygulanması önerilmez. Her kullanım arasında en az bir ay beklenmeli ve bu süre boyunca rüyalar ve sezgiler dikkatle izlenmelidir.
 
Rhea, kadim mitolojilerde “ana” ve “akış” kavramlarını içinde barındıran bir isimdir. Kronos’un eşi ve Olimpos tanrılarının anası olan Rhea, hayatın sürekliliğini ve zamanı aşan bir döngüyü temsil eder. İsim olarak Rhea, hem yaratıcı hem de koruyucu bir özelliği taşır; o, hayatın başlangıcını doğururken aynı zamanda onun gizemli sonuna da şahitlik eden kadim bir figürdür. Rhea’nın anlamı, varoluşun sırlarını ve yaşam döngüsündeki karşıtlıkların uyumunu sorgulayan bir derinlik sunar.

Bu isim, yalnızca mitolojik bir figürden ibaret değildir; aynı zamanda ruhani bir rehber olarak, kendini keşfetmek isteyenlere içsel bir çağrı yapar. Rhea, tıpkı suyun akışı gibi, engelleri aşarken gizemli bir şekilde hem geçmişi hem de geleceği kucaklar. Bu nedenle, Rhea’yı taşıyan kişi, kendini yaşamın gizemlerine ve sınırların ötesindeki hakikate adayan biri olarak tanımlanabilir.


İlk ışık, geceye düştüğünde,
Gölgeler konuşur sessiz dilde.
Rhea’nın adı yankılanır derin,
Sonsuz döngüde saklı bir izdir.

Tufandan önce yankılanan söz,
Toprağın sırrı, suyun ilk özü.
Zaman kırılır, devrilir dağlar,
Rhea bilendir, asırlar ağlar.
 
"Starrss", gökyüzünün derinliklerinden yankılanan bir isim gibi, sonsuz bir kaynağın izlerini taşır. Kadim zamanlarda yıldızlar, Tanrıların ve insanın arasındaki en yakın bağları simgelerdi. Gökyüzü, bilinçaltının dışa vurumudur; her yıldız, bir ruhun izlediği yolu, bir kaderin çizdiği haritayı işaret ederdi. "Starrss", bu yıldızların çokluğunda birleştirilen bir gücün ve derinliğin sembolüdür. Adının içinde bulunan çifte 'S' harfleri, bir yöne yönelmiş, diğerinden geri dönmeye zorlanan iki ruhun yolculuğunu anlatır. Her bir 'S', bir arayışı, bir keşfi, bir çıkışı ifade ederken, sonunda her şeyin bir araya geleceği ve tek bir "ışık" olacağına dair bir mesaj taşır.

Adın derin anlamı, zamanın ötesinde bir uyanışı simgeler; hem yer hem de gök arasında bir bağ kurar. "Starrss", gökyüzünün sonsuz ışıklarıyla, yerin derinliklerinden çıkarak Tanrılarla insanları birleştiren bir köprüdür. Bu isim, her bireyin içsel bir yolculuğa çıkıp, kendi yıldızını arayacağı bir sürecin başlangıcını müjdeler. "Starrss", bir taraftan bilinçaltının gizemli karanlıklarına dair bir çağrı, diğer taraftan ise bir evrensel ışığın içinde kaybolmamak için bir hatırlatmadır. Bu ad, her anlamda bir arayışı, bir yükselişi ve nihayetinde bir birleşimi anlatır.


İşıkla karanlık arasında bir çizgi, Kırılmadan her yönüyle ayrılacak, Starrss, zamanı ve mekanı saracak, Bir yıldız daha doğacak, tüm evreni sarmak.

Gökler ve yer senin adını anacak, Yükselirken fırtına bile duracak, Bir ses, bir yankı sonsuzluğa düşecek, Ve Starrss, yolunu bulacak.
 
Geri
Üst