Geçmişde kim olduğumuzu nasıl anlarız?

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan Warcraft
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
kim neye inanırsa inansın bazen bende aradakalıyorum reankarnasyon uzaylılar din vicdan ırk ayrımı en iyisi net olmayan konularda ARAFTA OLMAK Bİ ŞIKKI SEÇMEK ZORUNDA DEĞİLİZ ÖLÜCEZ GÜNAHIMIZI ÇEKİP CENNETE GİRECEĞİZ BİZİ KURTARAN YARATICIMIZ OLACAK
 
Aslinda benimde beynimi oldukca yogun bicimde kurcaliyor bu dusunce.
Oyle ki ; sanki daha once de dunyadaymisim ve olmusum,sonra da tekrar dunyaya gelmisim gibi hissediyorum bazen.
Sol gogsumun altinda ise sanki bir ok yada buna benzer birsey sokulmus gibi bir iz var.Bu da kafami en cok karistiran seylerden bir tanesi.Cunku reankarnasyona inananlar da bu inanc ta var.Yani vucutlarindaki degisik izler,vs...
 
Platon , Virgil, daha başkaları ruh göçüne değinmişler vakt-i zamanında. Şimdi bir kitap okuyorum onda aslında kutsal metinlerde /kitaplarda vardı ama sonra bu bilgiler çıkarıldı diye yazıyor.

Ben de bazen mekansal sandıklarımı saymazsak tanıdığım ve bir şekilde bildiğimden yakın hissettiğim bazı insanları anlık ama sadece anlık çok başka yerde başka kıyafetleymişler gibi görüyorum , bunu anlayabilirim ama ben de o an orada olunca nooluyoz ya? diyorum çünkü aslında hepimiz buradayız. Ama şimdi okuduğum kitaba göre bu mümkünmüş aslında ama kitabın esinlendiği asıl kaynakları bulmaya çalışacağım, bir de kendim okuyayım diyorum bakalım aynı anlamı çıkarabilecek miyim :D
 
Derileri değiştirmek ve kılıkları değiştirmek diye geçen ayetler var. Bunlar reenkasnasyona işaret olabilir mi diye düşünmeye başladım aslında.
 
Kuran ölümden sonraki hayattan bahsediyor ve bu hayatin ebedi olacagini bildiriyor.
Bu Alemden göceriz /ölürüz.
Ölümün bir son olmadigini bildiriyor, ama ölen de bu Alemden ayriliyor, baska bir boyutta hayatini sürdürüyor.Anlatilan budur, yani yeniden dirileceksiniz vsa tarzindaki Ayetler reankarnasyonu tastiklemiyor.Kuran Allah kelamidir, ve beserin anlayacagi sekilde izzah ediyor.
Insanlar ölümü ve ölüm sonrasini hayal edemez yasamadigi icin, ve bu yuzden anlatmak adina bu sekilde izah ediliyyor.Ölüm insanin kavrayabilecegi bir sey degil, ne zaman yasar,iste o an anlar.
Yasanmadigi süre herkez herseyi söyleyebilir elbette..
Mademki Ayetler dedik, bende bir ayetten bahsetmek isterim,
Hayir anlamadiniz ! der..Ve bunu 3 kere tekrarlar.
ilmen yakin anladim zannedeceksiniz (ilim ile bazi seyleri cözdügümüzde)
Hayir anlamadiniz ! der Aynel yakin göreceksiniz (Birisinin öldügünü görmek hatta izlemek ..Anladim zannedersiniz )
Hayir anlamadiniz ! der tekrarlar, Biz Size hakkal yakin gösterecegiz der ( yasamak o hali hissetmek o hal ile hemhal olmaktir )
(Tekasur suresi)

Cok adi anilmis Filozoflarin yada bilim adamlarin birseyler demis olmasi sahsen beni cokda baglamiyor,Cünki onlarda ilmi ile kendi fikirlerini ortaya koydular.
Arzu eden Allahin kelamini tartisabilir.
Ama O söz verdi hakkal yakin tatiracagim dedi,Bir yerde Allahin kelami sözü..
Diger tarafda bir beserin (konumu ilmi ne olursa olsun) sözü.

Birde Sizin yani her bireyin kendi adina yapmak istedigi tercih var,Arzu eden bir beserin cok özlü sözünü kendine pusula edebilir, arzu eden sözü yaratanin ne dedigine bir bakayim der.. :)

Ve bu bana göre hayatin her acisi ve boyutu icin böyledir.Anlamiyorum bu gecmis zaman filozoflarinin fikirleri niye kendi fikirlerimizin olusmasini engeller, Bugun o filozoflardan birisi yasiyor olsa idi büyük ihtimal bir hakve makinasinda kahve pisirmek icin Sizden yardim isteyecekti :) yada ceptelefonu.

Amacim onlari kücümsemek degil,
Ama bir gercek varki her insan kendi hayatini kendi devrinde kendi imkanlari ile kendi akli hissiyati ile yasiyor, akimlar olur felsefeler olur gündem hep degisir.. Ama Kuran degismez :)
syg...
 
bende ateşten çok korkarım, bazen acaba Hindistanın eski geleneklerine göre eşler kocasıyla birlikte yakılırdı, o konuyla bir alakası varmı diye düşünürüm. mesela benlerimiz önceki hayatımızda ne şekilde öldüğümüzün göstergesi olduğunu okumuştum, benimde anlımda elle yapılmış gibi yarım cm büyüklüğünde ben var, aynı hintli kadınlar gibi... Oğlumun sırtında yara gibi büyük bir ben var, o da münakaşa eden insanları sevmez ve uzaklaşır hemen, bilgisayarda oynadığı bir savaş oyunu var, bir kez "beni asla sırtımdan vuramadıkları için bu oyun hoşuma gidiyor" demişti.. Astrolojide güney düğümün bulunduğu burç ve ev ruhun nerden geldiğini, eski hayatında neleri yanlış yaptığını ve bu hayatta neyi düzeltmesi gerektiğini gösterir, kuzey düğümü ise ruhun gideceği, kendini hazırlaması gereken hayatı..
 
benimde engel olamadığım bir korkum var ve bu kesinlikle önceki yaşantımdan kalmış,eminim..ayrıca reenkarnasyona inanan kişiler birşeyler hatırladıkları için inanır..
 
benimde engel olamadığım bir korkum var ve bu kesinlikle önceki yaşantımdan kalmış,eminim..ayrıca reenkarnasyona inanan kişiler birşeyler hatırladıkları için inanır..

'reenkarnasyona inanan insanlar laf olsun diye değil,geçmişten bir şeyler hatırladıkları için inanırlar.' yazdığın tarihe baktım da evet önce söylemişsin.=).
 
reenkarnasyon sadece oyun su sekil belirteyim eskiden
ilk önce kişileri reenkarnasyona inandırmıslar daha sonra bunu kullanmıslar bundaki sebepte insanların isyan etmesini engellemek mesela büyük padisahların liderlerin önceden köle oldugunu öldükten sonra padısah lider olduguna inandırarak o zaman daki kolelerde bizde bir gün padisah olacagız dusuncesıne burunmusler ve isyan etmemişer durum bundan ote değil yani sadece sacmalık zırvalama insanları halk hıkayesı dıye kandırmak ve busekıl de ınsanları guzelce kullanmıslar ve ısyanı bastırmıslar umarım anlatabilmişimdir
 
Bu sitedeki birçok insan bana olumsuz eleştiride bulunacak ama; ben yinede kişisel fikrimi söylemek istiyorum. Fikirlerimde kişilere yada bir görüşe saygısızlık söz konusu değildir.
Bu evrende, buna dünyamızda dahil herşeyin bir sonu vardır. Hayat başlangıçtan sona doğru tek yönde ilerleyen save'i ve load'ı ( burasını, anlaşılması için bilerek yazdım. ) yani geri dönüşü olmayan her saniyesini tek bir defa yaşabileceğimiz gerçek bir oyun gibidir. Bu oyun kimi insanda kısa, kimi insanda uzun sürer. Oyunun sonucunda insan kendince ya başarılıdır yada başarısızdır. Reenkarnasyon ise bu anlattığım olaya bağlı olarak insanların çoğunun hayatlarındaki başarısızlıklardan, yaptıkları yanlışlardan, toplumda bir yer edinemeyişlerinden, hayatlarındaki amaçlarına ulaşamadıklarından, pişmanlıklarından, menfaatlerinden veya acımasızlıklarından vb... ( bunları dahada çoğaltabiliriz. ) oluşturdukları bir kaçış ve telkin yoludur. Çok az bir kısımda böyle bir olasılığın gerçekten olup olmadığını araştıracak kadar bilinçlidir. Gerçi günümüzde bu ve bunun gibi bir çok parapsikoloji, dini, ruhsal vb... konularda insanlar hem kullanıyor hemde kendilerini kullandırıyor. Bunun en büyük nedeni insanların kendi egolarını ( nefis,irade,benlik vb ) tatmin etmek, güçlü olmak ve diğer insanlardan bir farklarının olmasını istediklerinden diye düşünüyorum.
 
Ara sayfalara bakmadan konunun geldiği noktada katılacağım arkadaşlar,
Reenkarnasyon konusunda hep kararsız olmuşumdur ama zaman kayması , genetik hafıza vb gibi yeni kavramlarla tanıştıkça reenkarnasyon var inancından uzaklaşmaya başladım. temelde beni belki de en çok var demeye zorlayan çocukluktan kalma bir anımdı. her gece uyumadan hemen evvel yorganı kafamı çeker ve annemden ışıları sonra söndürmesini isterdim çünkü başka türlü olduğunda hep duvardan çıkan kırmızı bir kaömyon benim üzerime gelirdi. Dinlediğim mahalli enkarne hikayelerin de etkisiyle herhalde ben de enkarneyim ve daha önceki hayatım kırmızı bir kamyonun beni ezmesi ile son buldu sonucuna varmıştım. Daha sonra bir ara sevgili urum'un bir yerlerde minik çocukların hafızalarına kaydettiklerini sonraki yaşlarda anımsama şekilleri üzerine bir kaç satırına rastladım. <üzerinden aylar geçti, ama o kaldı. geçenlerde babamı aradım ve ona ben küçükken yaşadığımız X yerde kırmızı bir kamyon var mıydı diye sorum. Doğuda ücra bir yer. o tarihlerde vardıysa mutlaka hatırlar diye düşündüm. varmış. Kentteki tek kırmızı kamyon. sanıyorum çocukken bir şekilde o kamyonla karşılaştım yaşım o zaman 1,5-2. Kaldı hafızamda ve yıllar yılı kalan anı beni enkarne oldum mu şüphesiyle oyaladı.Kesinlikle yoktur demem tabii zor ama şu aşamada vardır tezinde savunduğum çok nokta yeni bilgilerle çürümüş gibi görünüyor. vardıysa bile bu bizim sandığımız şekilde değil sanırım :s
 
Selam arkadaşlar bu konu üzerinde çok değindim bu aslında reankarnasyona giriyor ama benim sorum farklı Örneğin insanların fobileri yani korkuları denizde boğularak ölen bir insan bir sonraki yaşamında deniz korkusu olduğu suya girememe boğulma korkusu olduğunu biliyormuydunuz?
rahmetli kemal sunalın uçak korkusu olduğu bir Önceki yaşamında uçak kazasında öldüğü gibi. bir çok aklımı kemiren sorular var sizlerinde fikirlerini bu konuda merak ediyorum..

bize din öğretmenimiz dejavu yaşadıgımızda bu olayı bir önceki hayatımızda yaşadıgımızı söylemişti
 
Reenkarnason olayına pek inanmıyorum açıkçası. 'Ruhun olgunlaşması' cümlesinden ruhsal bilgiler, ölümden sonrasına dair fikirlerden falan bahsediyorsak, ilk insanlar bile günümüzde başka bedenlerde dolaşıyor olur. O yüzden pek bir inanasım gelmiyor.
 
bene asya ülkelirine hAYRANIM ÇOCUKLAUGUMDAN BERİ KAFAMI TAKMIŞIM.GALİBA BİR ÖNCEKİ HAYATIMDA BİR ASYALIYDIM...
 
Reankarnasyona inanmıyorum.

Kemal Sunal'ın uçak fobisi var önceki yaşamında ucak kazasında ölmüş diyorsunuz eski tarihlerde uçak pek yaygın değildi bu tezinizide bu çürütüyor .
 
Benim görüşümde aynı fikirde çünkü, cehennemde veya cennette çekeceğimiz azap zaman kavramında yaşadığımız hayatın milyon katı fazla ise bence bir insanı ortalama 70-80 yılda sınamak mümkün değil gibi geliyor bana.Ve şimdiki hayatta yaşadığımız zorluklar,talihsizlikler,üzüntüler,acılar,şans dediğimiz şeylerin diğer hayatımızdan kalıntılar bile olabilir.Ve ben bir paralel dünya olduğunada inanmaktayım...
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst