Öncelikle uzun bir süredir yanıt almayan bir konuyu "hortlattığım" için üzgünüm. Gereksiz yere ek konu açıp kirlilik yapmak istemedim.
Bir video izledim ve ilk başta gezegen dışı varlıkların (uzaylıların) yaptığını düşünüyordum lakin şuan fikrim değişmiş durumda. Videoyu aşağıdan inceleyebilirsiniz. Türkçe altyazıyı açmayı unutmayın.
[video=youtube;Y8RigxxiilI]https://www.youtube.com/watch?v=Y8RigxxiilI[/video]
Videoda giysilerde bulunan radrasyon yanıkları için şu durum öne sürülüyor (Dakika: 09:22);
"Radyolojik çalışmalar normal şartlar altında 150 cm2'lik bir alan dakikada 5000 dağılmayı (dpm) aşmamalıdır. Kıyafetlerden sadece üç giyim eşyası 5000 dpm, 5600 dpm ve 9900 dpm'de bu sınırdan yüksek veya eşitti. Raporda bu konu ile ilgili yapılan tek açıklama ise: "... giysilere atmosferde bulunan radyoaktif tozlar bulaşmış olabilir veya giysiler radyoaktif maddelerle temas ettiğinde bulaşmaya açıktı." Diğer bir değişle bu işlemin nasıl olduğunu açıklayamıyorlardı. Ancak bu doğal işlemlerin bir sonucu olabileceğine inanmamak anlamına gelmiyor. Ama her ihtimale karşı bu durumun giysilerden kaynaklanabileceği alternatif bir açıklama olabilir. Kolevatov daha önce nükleer materyaller geliştiren bir tesiste çalışmıştı Krivonischenko ise nükleer silahlar için çok gizli plütonyum üretimi yapan bir tesiste çalışmıştı. Ve üç radyoaktivite tespit edilen üç giyside Kolevatov ve Krivonischenko'ya aitti."
Çadırı içeriden bıçakla yırtmaları için ise (Dakika: 13:22);
"Herşeyden önce, Neden çadırdan ayrıldılar? Bu bulmacanın en önemli parçası gibi gözüküyor. Terk etmelerine tek sebep olacak şeyin çadırın içinde oluşan bir tehdit olması gerekli. Örneğin dışarıda bir UFO veya hayvan olduğunu düşünelim , çadırı kesmeleri için hiçbir sebep olmazdı. Buna rağmen çığ olduğuna dair hiçbir işaret olmamasına rağmen çığın onlara doğru geldiğine inanıp kaçmış olabilirler. Bu teori ile ilgili sorun ayak izlerinin onların sakin ve düzgün bir şekilde yürüdüklerini göstermesi. Panikle sağa sola kaçmak yerine yamaç aşağı yürümeleri de ayrı bir problem. Yani bir şey çadır içinde paniklemelerine sebep oldu fakat çıktıklarında sakinleştiler ve bilinçli olarak yamaç aşağı yürümeye başladılar. Şimdi bu fotoğrafa bir göz atın (Dakika: 14:06). Çadır girişinin dışına yapışmış bu boru, içerideki ocağın egzoz borusudur. Grubun lideri sobayı kendisi inşa ettiği için bu tamamen benzersiz ve ev yapımı bir tasarımdı. Olay meydana gelmeden olay gününde ocağı kullandıklarını biliyoruz. Kısmen yenilen kızarmış jambon ve pastırma parçaları çadırın içinde bulundu. Sanırım sobayı çözdükten ve egzoz borusunu çıkardıktan sonra içindeki külleri yanlışlıkla tekrar tutuşturdular. Egzoz borusu çıkarıldığından , duman çadırı saniyeler içinde doldurdu. Ateşi kontrol altına almaya çalışırken çadırın üst kısmında birkaç delik açtılar, dumanın dışarı çıkmasını sağlamak için. Bu işe yaramadı ve çadırın içinde hava almak gittikce zorlaşmaya başladı, paniğe kapıldılar ve hepsi panikle dışarı kaçtılar. Bu teoriyi desteklemek için çok fazla kanıt var. Grubun çeşitli üyeleri, hem vücutlarında hem de kıyafetlerinde yanık izleri bulmuşlardı. Ama ağacın altında yakılmış olan doğaçlama ateşin bir sonucu da olabilirdi. Yada ateşi közlemek için kullandıkları sıcak soba metalinden kaynaklanmışta olabilir. Bazıları ağzının etrafında kanla bulundu ve kan öksürmek buna sebep olabilirdi. Duman solumanın bir belirtisi. Olaydan bir gün önce alınan bu fotoğraf var (Dakika: 15:24). Ceket yakılmış fakat nasıl? Ocağın kıvılcımlarının kazara ceketi alevlendirdiği bir olasılıkta olabilir. Tamam, dışarıya çıktılar ve korkunç bir durumun farkına vardılar. Sıfırın altında sıcaklık,barınacak bir yerin olmaması,sadece iç çamaşırlarının olması ve kar fırtınasının ortasında kalmak. Gecenin ortasında, hiçliğin ortasında.. Bu noktada bir veya birden fazlasının en yakınlarında bulunan sığınak yapabilecekleri bir alana gideceklerini düşünüyorum yani ormana. Bu kararın nedeni muhtemelen çok yönlüdür. Çadırdan çıkan dumana yakın olmak ve / veya dumanın içinde kalmak, çadırın alev aldığına inanmalarına neden olmuş olabilir. Bazıları sıcaklığa olan duyarlılıklarının yanısıra kararlarını etkileyebilecek derecede sarhoştu. Ve ormanında gerçekte olduğundan çok daha yakın olduğuna da inanmış olabilirler. Nihayet ormana ulaştılar ve hemen ateş yakmak için işe koyuldular. Bazıları ağaca tırmanıyor ve çevresini süpürüyor; daha düzgün giyinmiş olanlar ise ormanın daha derinlerine gidiyordu. Ağacın yaklaşık 75 metre ilerisinde, dört kişi hafif bir çığı tetiklediler. Yaklaşık 3 metre derinliğe sahip bir vadinin kenarında. Dibinde kayalar ve buz dolu olduğu için ölümcül yaralanmalar yaşadılar. Diğer beş yürüyüşcüden üçü çadırın içine geri dönmeye karar verdiler. Geriye kalan ikisi yavaşça solan bir alevin etrafında donarak öldüler."
Sonuç:
Bireysel görüşüm videonun başında da belirtildiği gibi çadırlarına geri dönmeye çalışmaları, ağaç parçaları toplmaları/denemeleri, ağaçlara yakın uzaklıkta bulunmaları ciddi bir ısı kaybı sonucu ısınmak için kaynak arama çabalarını gösteriyor. Bulunan kanlar, kesilmiş dil vb. aralarında giysiler için savaştıklarının göstergesi gibi duruyor. Çadırdan çıplak çıktıkları belirtiliyor, madem çıplak çıktılar o halde öldüklerinde üzerlerinde (bazılarının) neden/nasıl giysisi vardı? Ek olarak her durumda elbiselerde bulunan anormal radrasyon miktarını açıklamanın bir yolu yok, nükleer santralde çalışmaları vs. bir nedenden ötürü giysilerine radrasyon bulaşmış olabilir lakin sovyet döneminde hiç mi koruyucu giysi yoktu? Sürekli aynı giysileri mi giyiyorlardı? Şimdilik en iyimser ve mantıklı çıkarım, soğuktan dolayı hipotermi geçirdikleri (bu durum neden bazılarının kampa dönmeye çalıştıklarını açıklıyor) ve aralarında yaşanan kavgalar nedeniyle öldükleri yönünde.
Hatam varsa veya farklı çıkarımlarınız varsa paylaşırsanız sevinirim.