Davud ailesi.

Dünya gittikçe bu yöne doğru gidiyor.Umarim daha bilinçli bir hale geliriz...

Amerika'nın bütün teknoloji Marsdaki ifritler sayesinde elde ettiğini düşünüyorum.
Diğer boyuta insan kaçırmalar da oluyor sanırım, bir kitapta okudum ve kitabın yazarının da varlığı var.. içindeki birçok gerçek şeyin kendi deneyimlerinden diye dolayı doğru olduğunu biliyorum, birkaç kişiye sordum mümkün olabileceğini söylediler. Tabi bunun için vücuda belirli semboller çiziliyor. Bu tarz deneyimleri olan birisi yazmıştı, onun da kaçırılmadan dolayı mı bilmiyorum, fazla da bahsetmek istemiyorum onun durumu çok ciddi.
 
Diğer boyuta insan kaçırmalar da oluyor sanırım, bir kitapta okudum ve kitabın yazarının da varlığı var.. içindeki birçok gerçek şeyin kendi deneyimlerinden diye dolayı doğru olduğunu biliyorum, birkaç kişiye sordum mümkün olabileceğini söylediler. Tabi bunun için vücuda belirli semboller çiziliyor. Bu tarz deneyimleri olan birisi yazmıştı, onun da kaçırılmadan dolayı mı bilmiyorum, fazla da bahsetmek istemiyorum onun durumu çok ciddi.
Üst Akıl ne acaba düşünmek lazım...
 
Ezoterik örgütlerin piyasadaki müziklerde ve filmlerde hep mesajlar var semboller insanları birşeylere hazırlıyorlar...
 
Ezoterik örgütlerin piyasadaki müziklerde ve filmlerde hep mesajlar var semboller insanları birşeylere hazırlıyorlar...
Buna karşılık spritüel uyanış ta var ve bu da karşıt kutuplaşmayı oluşturuyor.

3. boyut algısında yaşayanların tamamı tuzağa düşecek. 4. boyutta yaşayanlar kendilerini muhafaza etmenin bir yolunu bulabilecekler.
Zihnini serbest bırakamayan, iç sezilerinin rehberliği ile buluşamayan hiç kimse tuzağı anlamayacak. Yapay eti de yiyecek, böcek te yiyecek, avatarından sıkılıp cinsiyet te değiştirecek, hayvan uzuvlarından kendine genetik takviye de yapacak, adam da öldürecek, sokak ortasında cinsel ilişkiye de girecek, can sıkıntısından birilerine musallat ta olacak, kan da içecek, kan içirerek büyü de yapacak...

Temelde yatan sebep :
Zihnini serbest bırakamayan, zihninin ötesine geçemeyen herkes 3b algılarının verdiği sıkışıklık ile iç daralması yaşar. Bu bir azap biçimidir. Israrla kendi ruhaniyetini reddeden kişi; zihin bilincinde ve madde algısında direterek ruhsal azaptan kaçış peşindedir. Macera arar. Sapkınlık onun için içki içerek gerçeklere kulak tıkaması olur. Şuur altından ruhunun çoşkun enerjisini hisseder ama onu madde algısı üzerinden bir türlü istediği gibi yaşayamaz. Şeytan işte tam bu noktada yetişir. Toxic duygulardan beslenme kapısını açar. Ve kişi misal veriyorum transeksüellik fikri ile sanki yeniden doğmuş gibi bir algıya kapılabilir. Satanizm artık onun macera kaynağı olabilir. Günah olan , vebal oluşturacak olan ne varsa özgürlük olarak kodlayabilir. Kısa bir süre içinde de veballer ve hakedişler birikir ve ızdırap daha da artar. Ama bunu bastırmak için daha sapkın işlere yönelir. Çünkü daha özgür hissetmek zaruret olur. Bu cenderede hele bir de haksızlığa uğradığını düşündüğünde, öldürücü hamlelere başvurmaktan çekinmez de. Kısacası ruhunun kutasala ulaştırma teklifini inkar eden, tüm coşkun duyguları şeytanın azdırması üzerinden kaçak yollarla yaşar. Yani ruhunu satar. Ruhunu sattığını da bilmez çünkü 3b algısından görür. bir kişinin Ruhunu sattığını anca ruha yükselenler görebilir.
 
Son düzenleme:
Peygamberlerin soyu Safkan irk uzaylı mi sizce?

Adem uzaylı olduğuna göre evet.

Genetik korunmuşluk ve ruhani kanal olarak tüm insanlar Ademe bağlanıyor.
Ama ben uzayın tamamen dışının da olduğunu düşünüyorum. Yani sonsuz uzay boşluğu olabilir evet. Ama uzayın haricinde de uzayı işleten bir varlık alanı daha var. Ve bu alem uzayın herhangi bir uzak köşesinde değil. Uzayın tüm ihtişamı ve mühendisliği ile bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Uzay olarak gördüğümüz şey tasarımdır. Tasarlayan, tasarlananın içini bilse de dışında da var olmalıdır.

Birde mavi kan olayları ne biliyormusunuz?

Mavi kan, empati yapamayan, demir eksikliği olan, demir eksikliğine dirençli olan, yılan, kertenkele, timsah gibi reptillerin özelliklerini taşıyan bir kan. Hipnotize olmaz, hipnotize eder. Etki altına alır. Tek boyutlu ve ben merkezli düşünmeye programlıdır. Bu yüzden de empatlara kolayca hükmederek onları bilinç olarak bağlayabilir. Dünyayı yöneten kadro zaaf göstermemelidir. O yüzden mavi kanlı olması gerekir. Şevkat merhamet sağduyu özellikleri olmaz mavi kanın. Ama transa sokma, psikomajik ve hinomajik özellikleri çok gelişmiştir.

Cinler ile insanların birleşimi ırklar falan detaylı bilginiz var mı?

Cinler davranışlarımızın arka planımızdaki gizli azmettiricilerdir. Evlilik mümkündür. Ama asla tavsiye edilmez.
Cinler insanlar gibi değildir. İnsan eşler kavga ettikleri zaman birbirlerine gücü yettiği kadar meydan okurlar. Cinler insanlarla evli iken sana kendi güçleri ile sahip olma eğilimi gösterir. Onla başedemezsiz. O kendini senden gizleyebilir sen kendini ondan gizleyemezsin.
Her an bir unutkanlık verebilir. Evlilik bağı gereği tüm beyninin için onun mahremidir. Kendi türündekilerle iletişimde bulunman en tahammül edemediği şeydir.


Kısacası aşık cinler çok tehlikelidir. Bu cinlerle evlilik te paçayı kaptırmak olur. Çünkü evlilik te imtihandir. Kriz yönetimidir. İnsan kıskandığı zaman sorun çıkarabilir. Cin kıskandığı zaman korkunç şeyler yapar. Hükmedemeyecek kişilerin cinlerle evlenmesi kadar hayat karartan birsey yoktur.
 
Son düzenleme:
Adem uzaylı olduğuna göre evet.

Genetik korunmuşluk ve ruhani kanal olarak tüm insanlar Ademe bağlanıyor.
Ama ben uzayın tamamen dışının da olduğunu düşünüyorum. Yani sonsuz uzay boşluğu olabilir evet. Ama uzayın haricinde de uzayı işleten bir varlık alanı daha var. Ve bu alem uzayın herhangi bir uzak köşesinde değil. Uzayın tüm ihtişamı ve mühendisliği ile bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Uzay olarak gördüğümüz şey tasarımdır. Tasarlayan, tasarlananın içini bilse de dışında da var olmalıdır.



Mavi kan, empati yapamayan, demir eksikliği olan, demir eksikliğine dirençli olan, yılan, kertenkele, timsah gibi reptillerin özelliklerini taşıyan bir kan. Hipnotize olmaz, hipnotize eder. Etki altına alır. Tek boyutlu ve ben merkezli düşünmeye programlıdır. Bu yüzden de empatlara kolayca hükmederek onları bilinç olarak bağlayabilir. Dünyayı yöneten kadro zaaf göstermemelidir. O yüzden mavi kanlı olması gerekir. Şevkat merhamet sağduyu özellikleri olmaz mavi kanın. Ama transa sokma, psikomajik ve hinomajik özellikleri çok gelişmiştir.



Cinler davranışlarımızın arka planımızdaki gizli azmettiricilerdir. Evlilik mümkündür. Ama asla tavsiye edilmez.
Cinler insanlar gibi değildir. İnsan eşler kavga ettikleri zaman birbirlerine gücü yettiği kadar meydan okurlar. Cinler insanlarla evli iken sana kendi güçleri ile sahip olma eğilimi gösterir. Onla başedemezsiz. O kendini senden gizleyebilir sen kendini ondan gizleyemezsin.
Her an bir unutkanlık verebilir. Evlilik bağı gereği tüm beyninin için onun mahremidir. Kendi türündekilerle iletişimde bulunman en tahammül edemediği şeydir.


Kısacası aşık cinler çok tehlikelidir. Bu cinlerle evlilik te paçayı kaptırmak olur. Çünkü evlilik te imtihandir. Kriz yönetimidir. İnsan kıskandığı zaman sorun çıkarabilir. Cin kıskandığı zaman korkunç şeyler yapar. Hükmedemeyecek kişilerin cinlerle evlenmesi kadar hayat karartan birsey yoktur.
Aşik musallatini iyi bilirim.10 seneden fazla çektim.Yahudi bir dişi cin ailesiyle beraber bana mussallat olmuştu.Bu sebebden dolayı Lise yıllarından beri karşı cins ile bir ilişki yaşamadım.Şimdi Bu görüştüm kişi beni kurtardı bir iki sene önce.Ama mussallat nasıl geldiğini söylemiyor.Ben Dedelerimle bir alıp veremediklerine olduğunu düşünüyorum.Çünkü Temizlemeden önce kurban diyeti yaptık.Şimdi iyiyim öteki alemle ilgili 10 senede fazla imtihan oldum.Bu beni güçlendirdi.Tasavvufla ile Allah ile hem hal etti.Şimdi temizim ama fiziki dünya beni hiç celp etmiyor.Öteki âleme o kadar alışmışım herşey boş geliyor.Bunun bir kader olduğunu düşünüyorum.Zaten bir şey elde etmeden sınava tabi tutuyorsun bedel ödüyorsun.
 
Ama mussallat nasıl geldiğini söylemiyor.

Nasıl geldiğinin bir önemi yok ki. Geldiyse orada bir hakadiş, açık kapı, ona ayrılmış eksik bir parçan vardır. Hal böyleyken de, bölgesinden geçersin, gelir. Büyü yaparlar, gelir. Nefsinin isteklerine karşı koymakta zorlanırsın, gelir. Birinin hakkına girersin, gelir. Başkasınını sahiplenmiştir ama sana da gelir. Yeni biri ile tanışırsın, gelir. Aileden biri ölür, en zayıf halka sensindir ve anlaşma senden devam etmek zorunda olur, gelir. Yerine getirilmemiş adağın vardır, gelir. Yaydığın enerji ile karşılaşır, gelir. Cinleri araştırmaya başlarsın, gelir. Gece gece musallatlı videolar izlersin korkarsın, gelir. Aşık olur, gelir. Seni çıplak görür, gelir. Cinselliği uyuşturucu gibi tüketiyorsundur, gelir. Fal bakarsın, gelir. Adını söylersin, gelir. Meydan okyursun, haddini bildirmek için gelir. Duş aldığın yere idrar yaparsın, direk uykunda saldırarak gelir...


Kısacası hangi sebeple geldiğinin bir önemi yok. İşlediğimiz tüm ameller koruyucu meleğimizi ya bize yaklaştırır, yüksek aydınlık verir ya da uzaklaştırır, simamız solar.

Sıralama şöyledir. İnsan , hemen arkasında tüm bedenini kuşatan meleği, ve meleğinin de arkasında pusuya yatmış şeytanlar. Melek her günahımız ile bir adım geriler. Çünkü şertanları kovma yetkisini elinden biz almış oluruz. Şeytanlar ise meleğimizin çaresizce gerilemesi ile bir adım öne gelirler ve meleğimize daha kolay kafa tutmaya başlarlar.

Namaz neden 5 vakit ? Çünkü sürekli sınırlara dayanan şeytanların içinde yaşıyoruz ve beynimizi en ufak bir rölantiye alınca hemen kurmaya başlıyor.

Geliş sebepleri genellikle günah olarak kategorize edilen amellerin ardından, auranın sönme noktasına gelmesi ve böylece cinlerin bizi tamamen farkedebilir alt enerji santrali olarak görmeleri ve sinsice bedene sızmaları ile olur. Tüm kilit nokta burası. Geldiklerini hemen belli etmezler. Çünkü günahını telafi edersen auran yeniden parlar ve tutunamazlar. O yüzden kim cinlendiyse ani karar verme sonra pişman olma sonra da bir anda sakinleşerek herşeyi unutma eğiliminde olur. Böylece gelen bir musallat artık bedene bilinç altıdaki saklı bir duygu ile saklanmış olur.
 
Son düzenleme:
Nasıl geldiğinin bir önemi yok ki. Geldiyse orada bir hakadiş, açık kapı, ona ayrılmış eksik bir parçan vardır. Hal böyleyken de, bölgesinden geçersin, gelir. Büyü yaparlar, gelir. Nefsinin isteklerine karşı koymakta zorlanırsın, gelir. Birinin hakkına girersin, gelir. Başkasınını sahiplenmiştir ama sana da gelir. Yeni biri ile tanışırsın, gelir. Aileden biri ölür, en zayıf halka sensindir ve anlaşma senden devam etmek zorunda olur, gelir. Yerine getirilmemiş adağın vardır, gelir. Yaydığın enerji ile karşılaşır, gelir. Cinleri araştırmaya başlarsın, gelir. Gece gece musallatlı videolar izlersin korkarsın, gelir. Aşık olur, gelir. Seni çıplak görür, gelir. Cinselliği uyuşturucu gibi tüketiyorsundur, gelir. Fal bakarsın, gelir. Adını söylersin, gelir. Meydan okyursun, haddini bildirmek için gelir. Duş aldığın yere idrar yaparsın, direk uykunda saldırarak gelir...


Kısacası hangi sebeple geldiğinin bir önemi yok. İşlediğimiz tüm ameller koruyucu meleğimizi ya bize yaklaştırır, yüksek aydınlık verir ya da uzaklaştırır, simamız solar.

Sıralama şöyledir. İnsan , hemen arkasında tüm bedenini kuşatan meleği, ve meleğinin de arkasında pusuya yatmış şeytanlar. Melek her günahımız ile bir adım geriler. Çünkü şertanları kovma yetkisini elinden biz almış oluruz. Şeytanlar ise meleğimizin çaresizce gerilemesi ile bir adım öne gelirler ve meleğimize daha kolay kafa tutmaya başlarlar.

Namaz neden 5 vakit ? Çünkü sürekli sınırlara dayanan şeytanların içinde yaşıyoruz ve beynimizi en ufak bir rölantiye alınca hemen kurmaya başlıyor.

Geliş sebepleri genellikle günah olarak kategorize edilen amellerin ardından, auranın sönme noktasına gelmesi ve böylece cinlerin bizi tamamen farkedebilir alt enerji santrali olarak görmeleri ve sinsice bedene sızmaları ile olur. Tüm kilit nokta burası. Geldiklerini hemen belli etmezler. Çünkü günahını telafi edersen auran yeniden parlar ve tutunamazlar. O yüzden kim cinlendiyse ani karar verme sonra pişman olma sonra da bir anda sakinleşerek herşeyi unutma eğiliminde olur. Böylece gelen bir musallat artık bedene bilinç altıdaki saklı bir duygu ile saklanmış olur.
Vallahi Şuanda eve gelen giden çok oluyor.Pek bir etkileri kalmadı artık.Köprüyü geçene kadarmış herşey.Eğer onlar gelmeseydi ben Allah a yakinlaşmayacaktim.Vuslat oldu benim için.
 
Amerika'nın bütün teknoloji Marsdaki ifritler sayesinde elde ettiğini düşünüyorum.
Şuan için bilmiyorum ama Mars yüzeyi Topraktır (beşer) ve zamanında orda yaşayanlar olsaydı uzun boylu ve ekvator bölgesinde kanyonlarda yaşam elverişli olurdu diyor bilim insanları çok enteresan bir bilgi ekliyelim bu kısıma (Bir ad kavmi var uzun boylu olmalarıyla meşhur kendi kavimlerinde bir kardeşleri var ismi Hud peygamber ve bu kavimdekileri uyarıyor ve kavim yola gelmediğinde onların kıyameti soğuk ile kopuyor ve bu soğuk devamlı kılınıyor helak hakkında hakka suresi 6 ayet bakabilirsiniz) kuran ayetleri ad kavmi bilimde mars gezegeni aynı yermiş gibi geldi bana....Venüs astrolojide bolluk bereket olarak biliniyor afrodit Belkıs denilen seba melikesi olan kişi ile çok benzer Zeus nedense Süleyman aleykümselam tasviri yapılmış gibi ve çarpıtılmış.... yada Merkür gezegeninde yaşam olsa uzun ömür gerçek olabilmesi orda piramitlerin olduğuna dair görseller güneşe yakınlığı ve 88 gün bu dünya için orda 1 sene olması bunlar beşeri alemlerde olan bir takım kalıntılar olabilme ihtimali kuvvetle ihtimaldir. uzun lafın kısası uzaylılar varsa onları da Allah yaratmıştır ve size bana benzerdi aksi durumda rabbim bunları güzel yarattın bizleri neden böyle yarattın derlerdi. bu yüzdendir ki Kuran'da zaten uzaylılar hakkinda bilgi mevcuttur güneş sistemi içinde halen daha yaşam olan yerlerde dünya dışı vardır bu sistem dışı bir yaşam aramak lazımsa (yorumlarda uzaylılar hakkında kısmı) da muhakak ki şira yıldızının da rabbi Allah'tır bizlerin Sirius dediği yıldız buda güneş sistemi dışı olarak bildiğimiz bir ekleme olsun... arkadaşlar şimdilik bu kadar olsun birkaç kişinin yorumlarını okudum kısa kısa cevaplarla aralara sıkıştırdığı için kusurabakmayin lütfen selam ile kalın
 
Geri
Üst