Ruhsal Güçlerin Geliştirilmesi Doğal Ve İnsani Bir Süreçtir

out_of_the_limit

Kayıtlı Üye
Bir insanın ruhsal güçlerini (psişik yeteneklerini) geliştirmesi aslında doğal ve insani bir süreçtir. Bu süreçte gereksiz kuruntu, korku ve şüphelerle oyalanmamak için psişik yeteneklerin ne olduğu ve nasıl geliştirildiğiyle ilgili ciddi eserler okumanın veya ciddi araştırmalar yapan kurumlara danışmanın büyük faydası vardır.
Mucize ya da kerametle hiç ilgisi olmayan psişik yeteneklerin, nasıl ve niçin çalıştığı konusunda edinilecek sağlam bilgilerle, hayatınızda zıtlaşmalar yaratan iç çatışmalarınızı çözmeye başlayabilirsiniz. Bugüne kadar eksik ya da yanlış bildiğiniz ruhsallıkla ilgili konularda köklü bilgiler edinerek, kendiniz ve dünya hakkında sizi gerileten olumsuz inançlardan da yakanızı sıyırmaya başlayabilirsiniz.
Bu süreçte yaşanan kimi olaylar, önceleri sizi hayli şaşırtsa da, bu olayları bir gizem ya da korku atmosferi içinde ele almanız, gelişimi aksatır ve zorlaştırır. Oysa psişik yeteneklerin fizik duyularımızdan olan görme ya da işitmeden hiçbir farkı yoktur.

Herkeste az ya da çok doğuştan bazı ruhsal güçler (psişik yetenekler) vardır. Fakat bu yeteneklerin nasıl kullanılacağını ya da kontrol edileceğini pek az kişi bilir. Beş duyunun dışına taşan psişik becerilerimi neden geliştirmek isteyeyim ki diye sorabilirsiniz. Diğer becerilerimizi hangi sebeple geliştiriyorsak psişik becerilerimizi de o sebeple geliştiririz. Bu beceriler hayatımızın değerini arttırırlar. Hayata daha önce tatmadığımız bir boyut ilave ederler. Olaylara hakimiyetimiz artar. Günlük yaşamın çeşitli olaylarına direnme gücümüz artar. Yaşama karşı duyduğumuz ilgi çoğalır. Daha önce asla mümkün olamayacak pek çok şey gelişerek kendi geleceğimizi yaratmada bize yardım eder.
Ruhsal Güçlerini (psişik yeteneklerini) geliştiren bir kişi, çeşitli bilgi uygulamaları, sezgi ve ilham gücü ile de önce kendi hayatını sonra da başkalarının hayatını zenginleştirir. Fakat diğer becerilerde olduğu gibi psişik becerileri de başkalarını etkilemek için kullanmaktan kesinlikle kaçınılmalıdır. Her yeteneğin imana yüklediği bir sorumluluk vardır. Kendi kişisel gücümüz ve yeteneklerimiz hayatımızı kontrol altına almayı sağlayabilir. Başkalarının hayatını kontrol etmeye hiç hakkımız yoktur. Biz sadece onlara kendilerini nasıl kontrol edebileceklerini gösterebilir ama onlar adına bu işi biz yapamayız.
Herkes sadece kendisinden değil, başkalarından da sorumludur. İnsanların vicdanlarını kullanmasına yardım etmek gerekir. Herkes bizim gibi ihtiyaç sahibidir. Her varlık karşılıklı yardımlaşma, dayanışma gereği birbirlerinin ihtiyaçlarına destek olmak zorundadır. Bir başka insanın kendi vicdani ihtiyaçlarını yerine getirebilmesi için ona yapılacak çok çeşitli yardımlardan bir tanesi de o varlığı ruhsal dünyanın varlığından haberdar etmek, insanın pisişik yetenekleri de olduğunu bilmesini sağlamaktır. Zaman ve mekan ötesine taşan duyular dışı algılamaların ve onlardan haberdar oldukça edinilen bilgilerin, hayatı kolaylaştırmak, yeni bir bakış açısı oluşturmak ve yerinde, zamanında doğru kararlar alabilmek bakımından da yararları vardır.
Bazı insanlar diğerlerinin algılayamadıklarını algılarlar. Düşündüklerimiz ve hissettiklerimiz bizden çıkıp çevreye de yayılırlar. Bu duygu ve düşünceler mantal seviyede bizden yayılırken geleceği de meydana getirir, daha sonra oluşacak şartları yaratırlar. Biz çevremizi ne derecede etkilediğimizin farkında değiliz. Doğru kullanılan psişik becerilerimizin gelişmesi, yaşam sürecimizin şuurlu yönlendirilmesinde ve yaşamın verimli ve bereketli kılınmasında bize faydalı olur. Fiziki dünya ile ruhsal dünya arasında kurulan köprüler insan hayatına yepyeni bir anlam kazandırır.

Kaynak: İnternet
 
Diğerlerinin benden sorumlu olması fikrini seviyorum ben :). Böylece kendimi yalnız hissetmiyorum :). Aklıma bir de şu geldi.Mesela mabed de sevgi sözleri duymak istiyorum ya da benzer beklentilerim var evet, demek ki bunu istemem ve bunun karşılanması paranormalmiş :). Yani birbirimizden sorumlu olmamız açısından ve yardımlaşmanın ruhsallıkla doğrudan ilgili olması açısından ve evet mabedin amacı kişilere güzel sözler söylemek ve moral vermek olmasa da aslında ben bunları yaşadım kısa sürede:).Keşke bu durum mabedin amaçları içinde yer alsa birgün :) :D
 
Hızlı yazı yazdığım için cümlelerimde hatalar oluyor :(. Mesela güzel sözler duydum burada kısa sürede(çok yeni olmama rağmen) demek istemiştim..yani cümle kurumum hatalı olmuş galiba :(. Ve insanlara bana güzel sözler söyledikleri ve moral verdikleri için (ki çok büyük moral verdiler) çok teşekkür ederim..
 
Geri
Üst