Ölüm diye bir şey yok

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Aces High

Kayıtlı Üye
Evet yanlış okumadınız. Ölüm dediğimiz koca bir yalandan ibaret. Sadece bir illüzyon. Kimse ölmüyor aslında. Etrafınızda ölen insanları gördükçe kendinizinde öleceğini zannettiniz. Etrafınızdaki ölen insanlar nereye gidiyor diye soracak olursanız hiçbir yere gitmiyorlar. Kendi gerçekliklerinde yaşamaya devam ediyorlar...
 
Ölüm var, iyiki de var. Ölüm, doğum kadar gerçek. Bu dünyadan, bu boyuttan ayrılma biletimiz.
Beden ölür ruh başka bir boyutta yoluna devam eder.
 
Dediğiniz şey o kadar ters birşeyki yaratılışa.Herşey bir oyun o zamana geliyor muhabbeT
Yaratılışın nasıl başladığını biliyormusun ki yaratılışa ters diyebilirsin? Osho'nun çok sevdiğim bir sözü var kendi deneyimine dayalı olmayan her şeyi bir varsayım olarak kabul et...

Ölüm var, iyiki de var. Ölüm, doğum kadar gerçek. Bu dünyadan, bu boyuttan ayrılma biletimiz.
Beden ölür ruh başka bir boyutta yoluna devam eder.
O boyut senin gerçekliğin oluyor işte...
 
"Ölüm" , 3B bir tabirdir. Kutunun içinden bakarak sadece kutunun içini görüp, hakikati yalnızca ilk değerlendirmelere göre zahirden yorumlamaktır. Canlı Varlıklar zamanla işlev kaybı yaşarayak ölüm denen biyolojik iflas edişlerle aramızdan silinip giderler.

4B ara katmanından bakıldığında ise "ölüm" bir "ayrışmadır". Uzaya çıkan bir roket belli yüksekliklerde nasıl ki itiş modüllerini ardında bırakıyorsa, beden de ruhu daha ileriye taşıyacak görevini yapmış ve artık kendi atmosferinde kalarak geriye (toprağa) dönmüş olur. Kurana göre bir çok insan uzay roketi değil, uzay roketini ittiren yakıt modülü mertebesinde olduğu için ileri varlık alemlerinde karşılık bulamazlar.

5B den bakıldığında ise 'ölüm' biraz daha derinlemesine anlam kazanır. "Ayrışma" artık yeterli anlam ifade etmez 5B için. 5B'de ölüm "portal" anlamına gelir. Ait olduğun aleme transit geçtiğin bir portala doğru planlı bir şekilde iletilirsin. Belki 5B+ ye ilerlersin, belki 3B ye gerilersin. Belki de kendi kendini hiçbir zaman bilemedin ve varlık iddian da hiç oluşmadı derinlerinde.

Daha üst boyutlarda ölümün çok farklı alametif harikaları da olabilir. Müjde veya hüsran, kavuşma veya uykudan uyanma gibi. 3B'de köklenme yaşayan ve seçimlerini sadece 3b' den yana kullanan insanımsılar için ölüm, her türlü tatkaçıran ve hayvanlaştıran bir düşüncedir. Çünkü sadece hayvanlarda ölüm duygusu ve sorgulama yoktur. Dürtüselliğe sapan insan öleceğini taa ölene kadar farkedemez çünkü.
 
Etrafınızdaki ölen insanlar nereye gidiyor diye soracak olursanız hiçbir yere gitmiyorlar. Kendi gerçekliklerinde yaşamaya devam ediyorlar...
Madem ölüm sonrasına hakimsiniz, bizi de aydınlatın. Beden öldükten sonra kendi gerçekliğini yaşayan nedir ?

Ayrıca ölüm yok demişsiniz. Doğum ve ölüm zamansal bir algıdır. Öncesi ve sonrası perspektifi için ele alınan kırılma anlarıdır. Bireyin maddesel plandaki varlığını doğumu ve ölümü olmadan nasıl tanımlayabilirsiniz ?
 
"Ölüm" , 3B bir tabirdir. Kutunun içinden bakarak sadece kutunun içini görüp, hakikati yalnızca ilk değerlendirmelere göre zahirden yorumlamaktır. Canlı Varlıklar zamanla işlev kaybı yaşarayak ölüm denen biyolojik iflas edişlerle aramızdan silinip giderler.

4B ara katmanından bakıldığında ise "ölüm" bir "ayrışmadır". Uzaya çıkan bir roket belli yüksekliklerde nasıl ki itiş modüllerini ardında bırakıyorsa, beden de ruhu daha ileriye taşıyacak görevini yapmış ve artık kendi atmosferinde kalarak geriye (toprağa) dönmüş olur. Kurana göre bir çok insan uzay roketi değil, uzay roketini ittiren yakıt modülü mertebesinde olduğu için ileri varlık alemlerinde karşılık bulamazlar.

5B den bakıldığında ise 'ölüm' biraz daha derinlemesine anlam kazanır. "Ayrışma" artık yeterli anlam ifade etmez 5B için. 5B'de ölüm "portal" anlamına gelir. Ait olduğun aleme transit geçtiğin bir portala doğru planlı bir şekilde iletilirsin. Belki 5B+ ye ilerlersin, belki 3B ye gerilersin. Belki de kendi kendini hiçbir zaman bilemedin ve varlık iddian da hiç oluşmadı derinlerinde.

Daha üst boyutlarda ölümün çok farklı alametif harikaları da olabilir. Müjde veya hüsran, kavuşma veya uykudan uyanma gibi. 3B'de köklenme yaşayan ve seçimlerini sadece 3b' den yana kullanan insanımsılar için ölüm, her türlü tatkaçıran ve hayvanlaştıran bir düşüncedir. Çünkü sadece hayvanlarda ölüm duygusu ve sorgulama yoktur. Dürtüselliğe sapan insan öleceğini taa ölene kadar farkedemez çünkü.

Madem ölüm sonrasına hakimsiniz, bizi de aydınlatın. Beden öldükten sonra kendi gerçekliğini yaşayan nedir ?

Ayrıca ölüm yok demişsiniz. Doğum ve ölüm zamansal bir algıdır. Öncesi ve sonrası perspektifi için ele alınan kırılma anlarıdır. Bireyin maddesel plandaki varlığını doğumu ve ölümü olmadan nasıl tanımlayabilirsiniz ?
Tanımlamaya gerek yok. Yaşam diye bir şey yok ki ölüm diye bir şey olsun. Şu dualiteden çıkın artık.
 
"Ölüm" , 3B bir tabirdir. Kutunun içinden bakarak sadece kutunun içini görüp, hakikati yalnızca ilk değerlendirmelere göre zahirden yorumlamaktır. Canlı Varlıklar zamanla işlev kaybı yaşarayak ölüm denen biyolojik iflas edişlerle aramızdan silinip giderler.

4B ara katmanından bakıldığında ise "ölüm" bir "ayrışmadır". Uzaya çıkan bir roket belli yüksekliklerde nasıl ki itiş modüllerini ardında bırakıyorsa, beden de ruhu daha ileriye taşıyacak görevini yapmış ve artık kendi atmosferinde kalarak geriye (toprağa) dönmüş olur. Kurana göre bir çok insan uzay roketi değil, uzay roketini ittiren yakıt modülü mertebesinde olduğu için ileri varlık alemlerinde karşılık bulamazlar.

5B den bakıldığında ise 'ölüm' biraz daha derinlemesine anlam kazanır. "Ayrışma" artık yeterli anlam ifade etmez 5B için. 5B'de ölüm "portal" anlamına gelir. Ait olduğun aleme transit geçtiğin bir portala doğru planlı bir şekilde iletilirsin. Belki 5B+ ye ilerlersin, belki 3B ye gerilersin. Belki de kendi kendini hiçbir zaman bilemedin ve varlık iddian da hiç oluşmadı derinlerinde.

Daha üst boyutlarda ölümün çok farklı alametif harikaları da olabilir. Müjde veya hüsran, kavuşma veya uykudan uyanma gibi. 3B'de köklenme yaşayan ve seçimlerini sadece 3b' den yana kullanan insanımsılar için ölüm, her türlü tatkaçıran ve hayvanlaştıran bir düşüncedir. Çünkü sadece hayvanlarda ölüm duygusu ve sorgulama yoktur. Dürtüselliğe sapan insan öleceğini taa ölene kadar farkedemez çünkü.
Bak bu güzel bir inanç, hoşuma gitti. Belki ileride bu inancı benimseyebilirim..
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst