Hz. Peygamber güneşin batıdan doğmasını kıyamet alameti olarak betimleyen şu sözü söylemiştir: “Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz Güneşin batıdan doğduğunu gören insanlar iman etmeye kalkışacaklar ama o anda yapacakları iman onlara bir fayda sağlamayacaktır.” (İbn Mâce, Fiten, 32).
Âlûsî, “Rabbinin onları imana mecbur bırakacak bazı alametleri geldiği gün, daha önceden iman etmemiş ya da imanlı olarak bir hayır kazanmamış olan kimseye artık o andaki imanı bir fayda sağlamaz.” (En‘âm 6/158) ayetinin güneşin batıdan doğmasına işaret ettiğini söylemiştir (Âlusî, 1994, ss. 3-4/305). Zamanı geldiğinde güneşin batıdan doğacağını kapalı olarak belirten belki de şu ayettir (Kocabaş; 2001, s. 152): “İbrahim: “Benim Allah’ım güneşi doğudan doğdurur, haydi, sen de güneşi batıdan doğdur” deyince (Nemrud) şaşırıp kaldı.” (Bakara 2/258).
Güneşin batı yönünden doğması, artık iman etmenin fayda vermeyeceği bir vakte girildiğini göstermesi bakımından önemlidir. Tövbenin kabul edilmeyeceği önemli bir eşik olan bu an, insanlar artık yapıp ettikleri ile ölüp dirilecekleri bir evreye girmiş olurlar. Ebû Hüreyre’nin nakline göre, Hz. Peygamber şöyle demiştir: “Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz. Güneş batıdan doğduğunda ve insanlar onu gördüğünde hepsi birden iman ederler. İşte bu, daha önceden inanmamış veya imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye artık imanın bir fayda sağlamayacağı vakittir. (Buhârî, Rikâk, 40).
Kur’an-ı Kerim’de güneşin batıdan doğmasını kıyamet alameti olarak söyleyen açık bir ayet yoktur. Şu an ki mevcut bilgiler böyle bir olayınnasıll meydana geleceğini tam olarak açıklamaktan uzaktır. İslâm inanç geleneğinde güneşin batıdan doğması hakkındaki Hz. Peygamber’in hadisleri delil kabul edilmiştir. Güneşin batıdan doğması açık manasıyla söylenerek te’vile ihtiyaç bulunmadan alınmıştır. Güneşin batıdan doğması artık kıyamet vaktinin geldiğinin bildirilmesi demektir.
Alıntı.
Âlûsî, “Rabbinin onları imana mecbur bırakacak bazı alametleri geldiği gün, daha önceden iman etmemiş ya da imanlı olarak bir hayır kazanmamış olan kimseye artık o andaki imanı bir fayda sağlamaz.” (En‘âm 6/158) ayetinin güneşin batıdan doğmasına işaret ettiğini söylemiştir (Âlusî, 1994, ss. 3-4/305). Zamanı geldiğinde güneşin batıdan doğacağını kapalı olarak belirten belki de şu ayettir (Kocabaş; 2001, s. 152): “İbrahim: “Benim Allah’ım güneşi doğudan doğdurur, haydi, sen de güneşi batıdan doğdur” deyince (Nemrud) şaşırıp kaldı.” (Bakara 2/258).
Güneşin batı yönünden doğması, artık iman etmenin fayda vermeyeceği bir vakte girildiğini göstermesi bakımından önemlidir. Tövbenin kabul edilmeyeceği önemli bir eşik olan bu an, insanlar artık yapıp ettikleri ile ölüp dirilecekleri bir evreye girmiş olurlar. Ebû Hüreyre’nin nakline göre, Hz. Peygamber şöyle demiştir: “Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz. Güneş batıdan doğduğunda ve insanlar onu gördüğünde hepsi birden iman ederler. İşte bu, daha önceden inanmamış veya imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye artık imanın bir fayda sağlamayacağı vakittir. (Buhârî, Rikâk, 40).
Kur’an-ı Kerim’de güneşin batıdan doğmasını kıyamet alameti olarak söyleyen açık bir ayet yoktur. Şu an ki mevcut bilgiler böyle bir olayınnasıll meydana geleceğini tam olarak açıklamaktan uzaktır. İslâm inanç geleneğinde güneşin batıdan doğması hakkındaki Hz. Peygamber’in hadisleri delil kabul edilmiştir. Güneşin batıdan doğması açık manasıyla söylenerek te’vile ihtiyaç bulunmadan alınmıştır. Güneşin batıdan doğması artık kıyamet vaktinin geldiğinin bildirilmesi demektir.
Alıntı.
