El-Bâis İsm-i Şerîfi

DylanObrien

Banlı Kullanıcı
Bâis ismi, sözlükte "harekete geçirme, bir tarafa yöneltip gönderme, bir işle görevlendirme, uykudan uyandırma, diriltme" anlamlarına gelen ba's kökünden türemiştir. Istılahta ise "ölüleri dirilten" anlamında kullanılmaktadır.[1][2][3] Dirilme günü halkı dirilten, kabirlerden halkı kaldıran, gönüllerde saklı olanları meydana çıkaran demektir.[8]

Bâis ile hâlık vb. isimler arasında bir anlam benzerliği olduğu çeşitli İslam âlimleri tarafından vurgulanmaktadır. Abdulkâhir el-Bağdâdî, bais'in kökünde ölüleri diriltme, peygamber ya da resul gönderme ve harekete geçme, yani canlıların faaliyetlerini yaratma anlamlarının bulunduğunu belirtirken; Gazzâli de böyle bir şeyin olduğunu kabul etmekle beraber, özellikle ba's kökünün sadece âhiret hayatındaki ikinci ve son hayatı ifade etmediğini, bunun yanında ilk yaratmadan sonraki bir çok yaratmanın her biri için de kullanılabileceğini belirtmiştir.[4][3]

Bâis ismi için İmam Gazâlî, “ikinci bir inşa ile ölüleri dirilten” mânâsı verir. Bu mânâ, aklımıza şöyle bir tefekkür levhası açar: Ölü elementleri bir araya getirip insan bedeni haline koyan Allah, ruhun bedenden ayrılmasıyla ölümü tattırdığı insana, ahiret âlemine münasip bir ceset giydirerek, yeniden dirilişi tattıracak ve böylece insan, Cennet yahut Cehennemle son bulacak olan ikinci bir yolculuğa başlamış olacaktır.

Ruhun hayatı devamlıdır. Bedenden ayrılması, onun hayatında bir noksanlık meydana getirmez. Buna göre, Bâis ismine, "ölüleri dirilten" diye mânâ verdiğimizde, cesetlerin yeniden hayata kavuşmasını kastederiz.

Bâis kelimesi, Kurân-ı Kerîm'de müstakil olarak geçmemekle beraber, aynı kökten türeyen elliden fazla çeşitli kelime, Allah'a nispet edilmektedir. Bunun yanında birçok hadis-i şerifte de bâis ve bundan türeyen birçok kelime geçmektedir.[5][6][7][3]

Allah'ın bu yüce ismine ışık tutacak iki âyet-i kerîme mealini verelim: [3]

عَلَى أَن نُّبَدِّلَ أَمْثَالَكُمْ وَنُنشِئَكُمْ فِي مَا لَا تَعْلَمُونَ
"Böylece sizin yerinize benzerlerinizi getirelim ve sizi bilmediğiniz bir âlemde tekrar var edelim diye (ölümü takdir ettik.)" [9]

يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِن كُنتُمْ فِي رَيْبٍ مِّنَ الْبَعْثِ فَإِنَّا خَلَقْنَاكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ مِن مُّضْغَةٍ مُّخَلَّقَةٍ وَغَيْرِ مُخَلَّقَةٍ لِّنُبَيِّنَ لَكُمْ وَنُقِرُّ فِي الْأَرْحَامِ مَا نَشَاء إِلَى أَجَلٍ مُّسَمًّى ثُمَّ نُخْرِجُكُمْ طِفْلاً ثُمَّ لِتَبْلُغُوا أَشُدَّكُمْ وَمِنكُم مَّن يُتَوَفَّى وَمِنكُم مَّن يُرَدُّ إِلَى أَرْذَلِ الْعُمُرِ لِكَيْلَا يَعْلَمَ مِن بَعْدِ عِلْمٍ شَيْئاً وَتَرَى الْأَرْضَ هَامِدَةً فَإِذَا أَنزَلْنَا عَلَيْهَا الْمَاء اهْتَزَّتْ وَرَبَتْ وَأَنبَتَتْ مِن كُلِّ زَوْجٍ بَهِيجٍ
"Ey insanlar! Eğer beas edilmekten (tekrar diriltilmekten) şüphe içinde iseniz... Oysa muhakkak ki Biz sizi, size beyan edelim (açıklayalım) diye (önce) topraktan (inorganik ve organik maddelerden), sonra bir nutfeden (bir damladan), sonra bir alakadan (rahim duvarına bir noktadan bağlı duran embriyodan), sonra şekillendirilmiş ve şekillendirilmemiş (bir çiğnemlik et görünümünde) mudgadan yarattık. Ve (sizi), dilediğimiz süreye kadar rahimlerde tutarız. Sonra sizi, ergenlik çağına ulaşmak üzere bebek olarak çıkarırız. Ve sizden bir kısmınız vefat ettirilir. Ve sizden bir kısmınız, sonradan ilimden bir şey bilemez hale gelsin diye ömrünün ihtiyarlık çağına döndürülür. Ve arzı (yeryüzünü) kurumuş görürsün. Fakat ona su indirdiğimiz zaman hareketlenir ve kabarır ve bütün güzel çiftlerden bitkiler yetiştirir." [10]

el-Bâis İsminin Havassı ve Faydaları

Bu adı ikram gücü zayıf olanlarla kalplerindeki nur körlenmiş olanların anmalarında yarar vardır. Çünkü bu adı çokça anmakla hayırlı işlere yönelmek ve ikram istekliği de o nispetle artmış ve kuvvetlenmiş olur.[11]

Bu ismin zikrine devam eden kimseden Allah, gafleti ve şiddeti izale eder, giderir. "Yâ Fettâh" ism-i şerîfiyle beraber zikrine devam eden kimsenin bütün haceti giderilir.

"El-Bâis" vefk-i şerifi bir kağıt üzerine yazılıp üstüne 573 defa "Yâ Bâis" ve "Yâ Fettâh" okuduktan sonra bir dükkanın münasip bir yerine asılırsa, o dükkanın müşterisi artar, alış-verişi çoğalır: [12]

Ekli dosyayı görüntüle 6797

Bu ad için bazı kimseler, bu adın, insan bedenine sağlık getireceğini ve aklın da gücünü artıracağını, bedeni kuvvetlendireceğini söylüyorlar. Eğer bu anlatılanlara sahip olmak istiyorsanız, tam bir vücud ve ruh temizliği ile bir halvete boş bir mide ile girip u adı kalp huzur ile üzerinize cezbe (kendinden geçme hali) gelinceye kadar anmanız gerekir. Bu şekilde Allah, size istediğiniz sağlığı, gücü ve aklı vermiş olur. Bundan sonra da artık ibadetinize devam edersiniz.

Bu adın sayı kıymeti 573'tür. Bunda (E) ve (Ayın) harfleri oldukları yerde kalırlar. Sebebi de ayakta duran Elif'tir. Ve her şeyin müsebbibi odur. Bu ismin diğer vefki, aşağıdadır: [11]

Ekli dosyayı görüntüle 6798

Kaynaklar:

[1] Râğıb el-İsfehâni, "el-Müfredat", "ba's" maddesi.
[2] Lisânü'l-arap, "ba's" maddesi.
[3] Yrd. Doç. Dr. Niyâzî Beki, "Abdülkâdir Geylâni ve Esmâ’ül-Hüsnâ Kasidesi", Sultan Yayınevi, İstanbul 2001, s.138-140.
[4] Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, "bâis" maddesi, Diyanet İslam Ansiklopedisi, cilt: 4, s. 525.
[5] M. F. Abdulbâki, "Mu'cem", "ba's" maddesi.
[6] İbn Mâce, "Dua", 10.
[7] Tirmizi, "Da'vat", 82.
[8] İmam-ı Gazâlî, "Esmâ’ül Hüsnâ Şerhi", Merve Yayın-Dağıtım, s.162-163.
[9] el-Vâkıa, 56/61.
[10] el-Hac, 22/5.
[11] İmam Ahmed Bin Ali el-Bûnî, "Sems'ül Maârif el-Kübrâ", Seda Yayınları, c: 1-2, s.696-697.
[12] es-Seyyid Süleyman el-Hüseynî, "Kenz'ül-Havas", Esma Yayınları, s.120-121.
 
Geri
Üst