tesheba
Kayıtlı Üye
Her an mevcut olan ve eserleri ile zaten aşikar olan Yüce
Mevla'yı ortaya koymaya çalışmak gibi bir densizliği yaptığımız için
O İsmi Yüce Olan'dan af ve magfiret dileyerek konuya girelim.
Bu gün,var dediğimiz şeyleri şöyle bir düşünelim...
Başta kendimiz olmak üzere bir sürü var-lık olduğunu görüyor
ve biliyoruz.
Ben yokum ! diye bilirmisiniz?
Ya da Türkiye'de hiç akarsu yok ! diyebilir miyiz?
Diyemeyiz.
İşte,Allah cc.ın varlığını da bu şekilde aklımıza yatırabilir,
tıpkı kendi varlığımızı ve ülkemizde 500 den fazla akarsu
olduğunu bildiğimiz gibi bilebilir miyiz acaba?
Bilebiliriz,evet.
Burada şu önermeden yola çıkalım;
(Haşa...sümme haşa)Allah diye bir şey yoktur!
Bu durumda mantıken şöyle düşünmemiz icap eder:
Hiç bir şey yoktur!
Neden?
Çünkü,varlığın öncesine gitmek gerekiyor.
Çünkü,gördüğümüz ve bildiğimiz her var, süreksizdir.
Bizim O Ulu Olan yoktur dememizle birlikte tüm
varlığı mantıken, kendimiz de dahil inkar etmemiz icap eder.
Şimdi,hiç bir şey yoktur dediğimiz yokluğu yine de
mantıken inceleyelim:
Burada bir defa var olan şey sadece felsefi bir kavram
olur ki,o da ''mutlak hiçlik''' tir.
Neden felsefi kavram olur?
Çünkü,olmayan şeyin neyini inceleyeceksiniz?
Değil mi ya?
Hiçlik...mutlak hiçlik...
Burada hiç bir varlığın olmaması icap ediyor.
En küçük bir kırıntı,bir zırnık bile olmamalı.
Yani,hiç bir atom,molekül ve atomaltı(foton,nötrino vs.)
bir şey olmayan bir ortam.
Burada varlık yok ise--ki yoktur--o zaman,varlığın bir
tecellisi olan mekanda yoktur.
Bu durumda mekanın bir yansıması olan zamanda
yoktur burada.
Hiç bir şey yoktur yani.
Bu ''Mutlak Hiçlik''te zaman olmadığı için; (buraya dikkat)
Hiç bir zaman bu ''Hiç'' hali değişemezdir...kalıcıdır,
Hep bir hiçliğin olması gerekiyor yani.
Burada zaman,mekan ve varlık yok...Hiç yani.
Bir atasözümüz şöyle der:
'''Yoktan yonga çıkmaz''
Ne kadar doğru bir söz değil mi?
Ve,ne kadar da mantıklı...
Buradan şuraya gelelim:
Biz varız,Dünya var,Evren var.
Milyarlarca Galaksi ve trilyonlarca yıldız var.
Kentrilyonca asteroid,göktaşı,kuyruklu yıldız vs.var.
Sadece Dünyada börtüdür,böcektir,bitkidir...
Bakteridir,virustur...Kaç milyar tür var acaba?
Var da Var yani.
O halde tüm bu varların bir VAR'dan gelmesi,kaynak bulması
lazımdır.
Tamamen mantıken varılacak nokta budur.
Var görünen her şey,önceden yok iken;
zamanda bir noktada ortaya çıkmış ve yine zamanda
bir noktada yok olacak ise...
Öyle ise...hep BİR VAR'ın olması gerekir ki...
Ve,O VAR'ın da HEP VAR olması lazımdır ki;
Bu kadar varlık var olabilsin.
Yani-si,Mutlak Hiçliğin tersi,
Mutlak Varlık'tır.
O halde...Mutlak hiçlik diye bir şey yoktur.
Fakat,Mutlak Varlık diye bir şey vardır.
Hiçlik dediğimiz şey ise;
Henüz Mutlak Varlık'ın üzerinde düşünmediği alandır.
Yani,Mutlak Varlık bu mekanı da potansiyel olarak
örttüğü için mutlak hiçlik yoktur.
Mutlak Hiçlik yok ise--ki yoktur,olsa idi bu kadar
varlık nasıl olabilirdi--onun karşıtı olan Mutlak Varlık vardır.
Mutlak Varlık''ın varlık isbatı da kainattaki biz de dahil,
okuyan sizler de dahil var olan her şeydir.
Mutlak Hiçlikte neden hiç bir zaman bir varlığın
olamıyacağını yukarıda ince ince açıklamıştık.
O halde,Mutlak Hiçlik diye bir şey yoktur.
MUTLAK-BİR Varlık vardır.
Mantığın ve bilginin bizi getirdiği nokta budur.
Bu noktaya geldikten sonra;
Mutlak Varlık'a,ne ad verirseniz veriniz.
Önemli olan şudur;
O isimle neyi ifade etmeye çalışıyorsunuz...anlam,anlam.
O kelime değil;yüklediğiniz anlam önemlidir.
Zaten O Yüce Olan,gerçekte isimsizdir.
Yaratılanlar isim alırlar,amma...
Sonsuzluğun sahibi isimlendirilemez.
Bu gün O'nu ifade eden dinlerdeki tüm isimler,
aslında sadece birer sıfattan ibarettir.
Birinci tekil şahıs sıfatı.
O/Huve,El İlah-Allah,Yahveh,Brahma,Rahman,Amon-Ra,
Tanrı,God,Huda,Ulu Manitu,İlu, Ülgen...
hepsi...alayı sıfattır.
O'nun sonsuz yönlerinden sadece bir yönünü ifade
eden değil...etmeye çalışan sıfattırlar.
Mutlak Varlık.
Bir kısım bilgilerimizi paylaşalım.
O Yüce Olan,kadim dönemlerden beri Zat'ı ile alakalı
pek az bilgi vermiştir.
Bilgilerin azı ilham,çoğu ise çıkarsama ve mantık yürütmedir.
O Yüce Olan,sayısız varlığın asli kaynagı,oluştuğu,piştiği,
şekil aldığı ana fırındır.
O,Sahip olduğu ve çağrıştırdığı ''şey''ler nedeniyle sonsuzdur.
O,Bütün olmuşların,
Bütün olanların ve,
Olacak olanların potansiyelini barındıran sonsuz bir
Okyanustur.
O,kesintisiz bir şekilde hep vardır.Bu özellik doğasında ve
kendini yok edemez şekilde hep mevcuttur.
Bu mevcudiyet,asla eskimeyen,bozulmayan,azalmayan ve
çoğalmayan...değişmeyen bir mevcudiyettir.
O Yüce Olan TEK,kendi kendisini yok edemez ve
kendi eşini/benzerini yaratamaz.
Bu bir eksiklik değil,mükemmelliğinin garantisidir.
Zatı ve Azameti kendisini Rab'lığa mahkum kılar.
O,Yarattığı sayısız alemler,mahluklar ve kurduğu düzenlerin
mükemmelliği nedeni ile sonsuz bir zeka'ya sahiptir.
O,Madde değildir.Saf enerjidir(Nur üstüne Nur'dur).
Belki çok az bir madde yönü olsa da,bu oran
Zat'ında sıfıra yakın değerdedir.
Bu özellik zamandan ve mekandan beri/münezzeh olması ve
eskimez olması için şarttır.
O, Saf Enerji/Nur,aynı zamanda bilinçli bir enerjidir.
Bilince çok önem verdiğini ise zaten gizlemiyor.
Ey Muhammed de ki:
''Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?''
kelamı bunun net bir kanıtıdır.
Forumda ''Tanrı var mıdır?'' diye bir münazara başlığını
gördük ve bir ihtiyacın belirdiğini hissettik.
Önce o başlıga kısa bir cevap yazmayı düşündük.
Ancak daha detaylı bir izahat vermek gerekeceğini
düşünerek bağımsız bir başlıkta ifade etmeye çalıştık.
Sağlıcakla kalınız.
Tesheba.
Mevla'yı ortaya koymaya çalışmak gibi bir densizliği yaptığımız için
O İsmi Yüce Olan'dan af ve magfiret dileyerek konuya girelim.
Bu gün,var dediğimiz şeyleri şöyle bir düşünelim...
Başta kendimiz olmak üzere bir sürü var-lık olduğunu görüyor
ve biliyoruz.
Ben yokum ! diye bilirmisiniz?
Ya da Türkiye'de hiç akarsu yok ! diyebilir miyiz?
Diyemeyiz.
İşte,Allah cc.ın varlığını da bu şekilde aklımıza yatırabilir,
tıpkı kendi varlığımızı ve ülkemizde 500 den fazla akarsu
olduğunu bildiğimiz gibi bilebilir miyiz acaba?
Bilebiliriz,evet.
Burada şu önermeden yola çıkalım;
(Haşa...sümme haşa)Allah diye bir şey yoktur!
Bu durumda mantıken şöyle düşünmemiz icap eder:
Hiç bir şey yoktur!
Neden?
Çünkü,varlığın öncesine gitmek gerekiyor.
Çünkü,gördüğümüz ve bildiğimiz her var, süreksizdir.
Bizim O Ulu Olan yoktur dememizle birlikte tüm
varlığı mantıken, kendimiz de dahil inkar etmemiz icap eder.
Şimdi,hiç bir şey yoktur dediğimiz yokluğu yine de
mantıken inceleyelim:
Burada bir defa var olan şey sadece felsefi bir kavram
olur ki,o da ''mutlak hiçlik''' tir.
Neden felsefi kavram olur?
Çünkü,olmayan şeyin neyini inceleyeceksiniz?
Değil mi ya?
Hiçlik...mutlak hiçlik...
Burada hiç bir varlığın olmaması icap ediyor.
En küçük bir kırıntı,bir zırnık bile olmamalı.
Yani,hiç bir atom,molekül ve atomaltı(foton,nötrino vs.)
bir şey olmayan bir ortam.
Burada varlık yok ise--ki yoktur--o zaman,varlığın bir
tecellisi olan mekanda yoktur.
Bu durumda mekanın bir yansıması olan zamanda
yoktur burada.
Hiç bir şey yoktur yani.
Bu ''Mutlak Hiçlik''te zaman olmadığı için; (buraya dikkat)
Hiç bir zaman bu ''Hiç'' hali değişemezdir...kalıcıdır,
Hep bir hiçliğin olması gerekiyor yani.
Burada zaman,mekan ve varlık yok...Hiç yani.
Bir atasözümüz şöyle der:
'''Yoktan yonga çıkmaz''
Ne kadar doğru bir söz değil mi?
Ve,ne kadar da mantıklı...
Buradan şuraya gelelim:
Biz varız,Dünya var,Evren var.
Milyarlarca Galaksi ve trilyonlarca yıldız var.
Kentrilyonca asteroid,göktaşı,kuyruklu yıldız vs.var.
Sadece Dünyada börtüdür,böcektir,bitkidir...
Bakteridir,virustur...Kaç milyar tür var acaba?
Var da Var yani.
O halde tüm bu varların bir VAR'dan gelmesi,kaynak bulması
lazımdır.
Tamamen mantıken varılacak nokta budur.
Var görünen her şey,önceden yok iken;
zamanda bir noktada ortaya çıkmış ve yine zamanda
bir noktada yok olacak ise...
Öyle ise...hep BİR VAR'ın olması gerekir ki...
Ve,O VAR'ın da HEP VAR olması lazımdır ki;
Bu kadar varlık var olabilsin.
Yani-si,Mutlak Hiçliğin tersi,
Mutlak Varlık'tır.
O halde...Mutlak hiçlik diye bir şey yoktur.
Fakat,Mutlak Varlık diye bir şey vardır.
Hiçlik dediğimiz şey ise;
Henüz Mutlak Varlık'ın üzerinde düşünmediği alandır.
Yani,Mutlak Varlık bu mekanı da potansiyel olarak
örttüğü için mutlak hiçlik yoktur.
Mutlak Hiçlik yok ise--ki yoktur,olsa idi bu kadar
varlık nasıl olabilirdi--onun karşıtı olan Mutlak Varlık vardır.
Mutlak Varlık''ın varlık isbatı da kainattaki biz de dahil,
okuyan sizler de dahil var olan her şeydir.
Mutlak Hiçlikte neden hiç bir zaman bir varlığın
olamıyacağını yukarıda ince ince açıklamıştık.
O halde,Mutlak Hiçlik diye bir şey yoktur.
MUTLAK-BİR Varlık vardır.
Mantığın ve bilginin bizi getirdiği nokta budur.
Bu noktaya geldikten sonra;
Mutlak Varlık'a,ne ad verirseniz veriniz.
Önemli olan şudur;
O isimle neyi ifade etmeye çalışıyorsunuz...anlam,anlam.
O kelime değil;yüklediğiniz anlam önemlidir.
Zaten O Yüce Olan,gerçekte isimsizdir.
Yaratılanlar isim alırlar,amma...
Sonsuzluğun sahibi isimlendirilemez.
Bu gün O'nu ifade eden dinlerdeki tüm isimler,
aslında sadece birer sıfattan ibarettir.
Birinci tekil şahıs sıfatı.
O/Huve,El İlah-Allah,Yahveh,Brahma,Rahman,Amon-Ra,
Tanrı,God,Huda,Ulu Manitu,İlu, Ülgen...
hepsi...alayı sıfattır.
O'nun sonsuz yönlerinden sadece bir yönünü ifade
eden değil...etmeye çalışan sıfattırlar.
Mutlak Varlık.
Bir kısım bilgilerimizi paylaşalım.
O Yüce Olan,kadim dönemlerden beri Zat'ı ile alakalı
pek az bilgi vermiştir.
Bilgilerin azı ilham,çoğu ise çıkarsama ve mantık yürütmedir.
O Yüce Olan,sayısız varlığın asli kaynagı,oluştuğu,piştiği,
şekil aldığı ana fırındır.
O,Sahip olduğu ve çağrıştırdığı ''şey''ler nedeniyle sonsuzdur.
O,Bütün olmuşların,
Bütün olanların ve,
Olacak olanların potansiyelini barındıran sonsuz bir
Okyanustur.
O,kesintisiz bir şekilde hep vardır.Bu özellik doğasında ve
kendini yok edemez şekilde hep mevcuttur.
Bu mevcudiyet,asla eskimeyen,bozulmayan,azalmayan ve
çoğalmayan...değişmeyen bir mevcudiyettir.
O Yüce Olan TEK,kendi kendisini yok edemez ve
kendi eşini/benzerini yaratamaz.
Bu bir eksiklik değil,mükemmelliğinin garantisidir.
Zatı ve Azameti kendisini Rab'lığa mahkum kılar.
O,Yarattığı sayısız alemler,mahluklar ve kurduğu düzenlerin
mükemmelliği nedeni ile sonsuz bir zeka'ya sahiptir.
O,Madde değildir.Saf enerjidir(Nur üstüne Nur'dur).
Belki çok az bir madde yönü olsa da,bu oran
Zat'ında sıfıra yakın değerdedir.
Bu özellik zamandan ve mekandan beri/münezzeh olması ve
eskimez olması için şarttır.
O, Saf Enerji/Nur,aynı zamanda bilinçli bir enerjidir.
Bilince çok önem verdiğini ise zaten gizlemiyor.
Ey Muhammed de ki:
''Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?''
kelamı bunun net bir kanıtıdır.
Forumda ''Tanrı var mıdır?'' diye bir münazara başlığını
gördük ve bir ihtiyacın belirdiğini hissettik.
Önce o başlıga kısa bir cevap yazmayı düşündük.
Ancak daha detaylı bir izahat vermek gerekeceğini
düşünerek bağımsız bir başlıkta ifade etmeye çalıştık.
Sağlıcakla kalınız.
Tesheba.